Bilindiği gibi, Kahramanmaraş başta olmak üzere 10 il depremden etkilendi. Ve halen yaralar sarılmaya çalışılıyor. 

On binlerce insanımız öldü. Yüzbinlercesi yaralandı.

Doğubayazıt’ta depremzedeler için toplanan yardımlar, yerlerine ulaştırılmaya çalışıldı.  

Buda bir gerçektir ki, Büyük bir felaketle karşı karşıyayız.
İnsanlarımızın, karda kışta evleri yıkıldı, enkaz altında yaşam kavgası verdi, anasını babasını, çoluğunu çocuğunu kaybeden  felaketzedelerle empati yaptığında çıldıracak gibi oluyor.
Düşünün bir anda her şeyinizi kaybediyor, sıfır oluyorsunuz...
Yani sözün bittiği  yerdeyiz.

1990 yılından bu yana aralıksız olarak Doğubayazıt´ın ve Ağrı´nın sorunlarını yazmaya çalışıyorum.

Yardımlaşma ve dayanışmanın en üst seviyede yaşandığı bu depremi sözüm ona bazı siyasetle uğraşan hemşehrilerimiz gerekse sözde iş adamı insanlar, yardım yaptım amacıyla medyada bol bol foto ve caka atmakla kaldı.

Yok efendim ben 5 milyon bağışladım. Yok 1 milyon bağışladım. Vs. bunların bir çoğu sadece söylemlerde kaldı.

Bu işin takipçisiyim. Verilen sözleri yerine getirmeyen kişileri yakında gazetemizin sütunlarında yazacağım.

Aslında BAZI hayırsever hemşerimiz bu depremde gizli ya da alenen çeşitli yardımlar yaptılar. Buna denecek yok.

Sözüm ona, yardımlar öyle sosyal medya mecralarında insanın gözüne sokarcasına yalandan olmaz. Ne diyelim, Allah içinize merhamet koysun. 

Bence artık reklamı bıraksalar iyi olur.

Bir elin verdiğini diğer elin görmemesi lazım.

Öyle yardımlar CAKA ATMAKLA, SOSYAL MEDYADA BOY GÖSTERMEKLE OLMUYOR…