Çünkü hiçbir dönem esnaflarımız bu kadar çok sıkıntı içerisine girmemişlerdir.
Bir tarafta sanal ortamdaki alışveriş avantajları diğer bir tarafta da büyük marketlerin sürümden kazanma amacı ile yarattıkları rekabet bakkal, büfe veya küçük esnafları zor durumda bırakıyor.
Küçük esnafın büyük işletmeler karşısında rekabet gücü gün geçtikçe azalıyor.
Çünkü her büyük bir market demek onlarca küçük esnafın kepenk kapanması anlamına geliyor.
Tabi yerel esnafa çıkma çerçevesinde büyük marketler önemli bir faktördür.
Ancak küçük esnafın yaşadığı sıkıntıları sadece büyük market sayısının artmasına bağlamak ve bununla ilgili bir basın açıklaması ile yetinmek kolaycı bir yaklaşımdan öteye bir tutum değildir.
Hem market sayısının artışı nasıl durdurabilir, yerel esnafın destekleyecek bir duyarlılık yaratmak, sorunun başka sebeplerini de bulup onlarla mücadele etmekte gerekir.
Küçük esnafların içinde bulunduğu sıkıntılara dikkat çekmek için yazdığım bu yazı bile onlara destek amacı iledir.
Yanlış anlaşılmasın ben küçük esnafın desteklenmesin demiyorum, destekleyelim desteklenmesine ancak küçük esnafında odalarında öncelikle üzerine düşen görev ve sorumluklar vardır.
Esnafın belini büken en önemli faktör fahiş kira oranları, vergi, sigorta, elektrik fiyatlarıdır.
Yine kredi faizlerinin yüksek olması gibi birçok neden daha sayıla bilinir.
Bu sorunlar için acaba odanın bir çalışması oldu mu bu güne kadar?
Küçük esnafa gelince öncelikle hijyen, temizlik, kalite noktasında ve fiyat konusunda tüketiciye yeteri kadar güven verebiliyorlar mı?
Yani daha avantajlı ve kaliteli hizmet sunabiliyorlar mı?
Tüketicilere güçlü bağlar ve iletişim kurabiliyorlar mı?
Onların öncelikle kendiişlerine ve ticaretine sahip çıkmaları gerekir.
Çıkmazlarsa kimseden destek isteme hakları yoktur.
Yani esnafa sahip çıkılmalı çıkmasına da öncelikle üyesi oldukları odalar ve her şeyden öncede onların kendilerine sahip çıkmaları gerekmez mi? (RECEP KAVUŞ)
