Kırılıyor kalem gönül dayanmayınca; 
	susmuş, susmuşuz hepimiz zamaneye uyunca. 
	Yağmurlar boşanınca kör ve sağır bir gece çöküyor. 
	Köşebaşında bir çocuk gözleri oyuk, sesi boğuk... 
	Önünde çöp torbaları, elinde kutuları 
	ve gözünde kanlarıyla, gergin 
	ve tedirgin bakışlarıyla yüzünü geceye dönüp 
	kara torbalarda aydınlık arıyor. 
	Aydınlık dediğin kitaplara sıkışmış değil, 
	güneş alazı değil... 
	Aydınlık bir ekmek kokusu 
	ve giderilmiş bir dayak korkusu... 
	Bu kadar ucuza satıyor hayatını ve yağmur 
	ıslatıyor çocuğun saçlarını. 
	Yaşı belki dokuz, belki de yüz... 
	doğduğu yer belki dağdır, belki de düz... 
	Dışında bahar başlıyor, içinde güz. 
	Ve bizler karınlarımız tok 
	ve yerineyken gücümüz hepimiz en az 
	geceler kadar körüz. 
	İnceden bir yağmur, ince bellide ıhlamur, 
	o ince, tedirgin çocuk unutulur… UNUTULUR…
10908,62%-1,37
42,09% 0,10
48,47% 0,01
5402,59% -0,34
8827,54% -1,08
Ağrı
04.11.2025