Covid-19 pandemisinin etkileri nedeniyle, dünyanın tüm ülkelerinde büyük zorlukların yaşandığı bir dönemde Çin Ulusal İstatistik Bürosunun (NBS) yayımladığı verilere göre, ülkenin gayri safi yurt içi hasılası (GDP) geçen yıl 101,60 trilyon yuan (15,68 trilyon dolar) seviyesini gördü. Ekonomisi 2020 yılında yüzde 2,3 büyüyen Çin, Ekim-Aralık arasına denk gelen 2020'nin son çeyreğinde ise önceki yılın aynı çeyrek dönemine kıyasla yüzde 6,5 büyüdü. Böylelikle 2020'nin ilk çeyreğinde yüzde 6,8 küçülen Çin ekonomisi, son 3 çeyrek dönemdir büyüme gösteriyor.
Bilindiği üzere Covid-19, Çin'den dünyaya yayıldı ve bugün dünyanın tüm ülkeleri covid-19 pandemisinden dolayı bir çok zorluğu yaşıyor.Covid-19 pandemisi neredeyse tüm alışkanlıklarımızı değiştirdiği gibi dijital alandan büyük bir ivmenin oluşmasına zemin hazırladı.
Ticaret Bakanlığı’nın E-Ticaret Bilgi Platformu (ETBİS) verilerine göre, 2019 yılında Türkiye’de dijital ticaret hacmi 136 milyar TL olarak gerçekleşmiş, 2020 yılının ilk 6 ayında ise toplam hacim 91,7 milyar TL olarak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 64 daha yüksek bir seviyede gerçekleşmiştir. Toplam ticaret hacminin yüzde 91 gibi büyük bir bölümü ülke içerisinde yapılan harcamalara aittir, e-ihracatın payı yüzde 4, e-ithalatın payı ise yüzde 5’tir.Türkiye, dünyanın içinden geçtiği dijital dönüşüme ayak uydurması hatta dönüşümün öncülerinden olması artık çok büyük önem ihtiva ediliyor. Bu kapsamda Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasını güçlendirebilmesi için dijital ticaret altyapısını geliştirmesi ve dünya çapındaki dijital ekosistemi içerisindeki konumunu güçlendirmesi öncelik taşıyan en önemli konuların arasında yer almaktadır.
Türkiye ihracat noktasında gümrüklerde yaşanan aksaklıkları gidermelidir.
Covid-19 un bize gösterdiği en büyük gerçeklerden biride dünyanın bir köyden ibaret olduğu gerçekliğidir. Ticaret içinde en büyük gerçeklik ürünlerini dünya pazarına sunarak etkili, sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirmek için gerekli olan dönüşüm ve gelişimi sürekli yapmaktır. Dijital ticarette öncü konumunda olan Çin'den bugün bir sipariş verildiğinde bu ürün 3-4 günde Türkiye'ye teslim edilirken, Türkiye'den sipariş edilen bir ürün, gümrüklerde ve ihracatta yaşanan prosedürlerden ve aksaklıklardan dolayı 30 günde ancak Çin'e ulaşmaktadır.
Dünyada dijital ticarette başarılı olabilmek için üç unsurun güçlü olması gerekir. Bunlar “ürün”, “dijital altyapı” ve “lojistik”tir.
Bugün Türkiye dünya standartlarının üzerinde ürün üretebilen bir konumda bulunmasına rahmen “dijital altyapı” ve lojistikte maalesef istenilen seviyede olmadığını görmekteyiz. “Dijital altyapı” noktasında, dijital ticaret kapasitesinin artırılması ve bu alanda dünyada öncü konumda olan Çin ile iş birliği, Türkiye için önemli faydalar getireceği ve yatırımcının ülkemize çekilmesi çok büyük önem sağlıyor.
“Dijital altyapı” noktasında bu konuda öncü konumunda bulunan Çin'in birikiminden istifade edilmesi gerektiğini düşünüyorum. “Lojistik” noktasında gümrüklerde yaşanan sıkıntıların giderilmesi ve dış ticarette yaşanan aksaklık ile ihracatçıya zorluk çıkaran uygulamaların yeniden gözden geçirilerek düzenlenmesinde Türkiye için büyük yararlar getireceğine inanıyorum.
Türkiye'nin dijital altyapının geliştirilmesi ve bununla birlikte Küçük ve büyük üretici firmaların küresel dijital ticaret platformlarında daha fazla yer almalarıyla hem dijital ticaret kapasitesinin artacağı hem de e-ihracata, Türkiye’nin mal ticaretindeki açığının kapatılması büyük katkı sunacağını düşünüyorum.
Ayrıca dünyanın tüm ülkelerine açılabilecek, Amazon, Ali baba gibi dijital ticaret altyapısının oluşturulması Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınma ve dış ticaretine muazzam katkıları olacağını düşünüyorum.