İNSAN YOLU, TÜM İNSANLARIN ORTAKLIĞIYLA YERDEN ATMOSFER DIŞINA UZANACAK OLAN BİR BORUDAN İBARET OLACAK. Bu yolun inşası ekonomikmen tek bir kişinin imkanı dahilinde olsa bile, bir kişiye ait olacak bir şey değildir. İnsanlığın bir yol birliğinde kenetlenme ihtiyacı için, yol üzerinde tek hak diye birşey sözkonusu Olmayacak. En yoksul kişi de bu ortaklığa eşit ölçüde dahil olmalı, ki mesele sadece dünyadan çıkış değilde, aynı zamanda dünyanın sürdürülebilir sosyal refah düzeyinin yükselmeside olmalıdır. Sekiz milyar küsür insanın havayı ortak şekilde soluduğu gibi bu yol, nefes misali herkesin insani ortaklığa dair farkındalık kaynağı olacaktır.
Bu yol kişi ömrü, ihtiyacı ve istifade miktarı itibarı ile herkese ait olmaya denktir.
İNSANLIĞIN BU ORTAK DİKEY YOLU, ÇADIR SÜTUNU GİBİ BİRLİKTELİK MARİFETİNİN SÜTUNU OLACAKTIR.
Yol, yapım esnasındaki maliyeti ile sınırlı kalmayıp ayakta durma zamanlarında da herkese maliyet olmaya devam edecektir. Bu işe tüm dünya el birliği ile attığında, büyük maliyetliği küçülmüş olacak. O yüzden herkesin bu yol çalışmasına katkısı olduğu zaman yapım ve yapının havada tutunma işi kolaylaşır.
Öncelikle olurluğu için prototipi yapılacak. Olurluk eminliği somut örneklerle yüzde yüze çıktığında birbirine kenetlenecek olan uçan parçaların üretimi için fabrikaların kurulumuna başlanacak. Ortak yapımda ortak istifade olacağı için, fabrikaların çalışma elemanları ve mali kaynağı her taraftan karşılıksız olarak karşılanacak. Kurulacakları yerlere ekonomik bir faydası olması halinde dünyanın en yoksul bölgelerinde kurulmaları uygun olur.
Gereken miktardaki üretim tamamlandığında, ömrü dolacak olan parçaları yenilemek üzere minimum düzeyde üretim devam edecek.
BORUYU OLUŞTURACAK PARÇALAR, AYRILIP İNİŞE GEÇEBİLME ÖZELLİĞİNDE OLACAKLARI İÇİN, KULLANIM DIŞI ZAMANLARDA TASARRUF İÇİN İNEBİLECEKLER. İnsanlığın dünya dışı yaşam yeteneğini geliştirebilmesi için oralara uygun eşya üretim fabrikalarıda olacak.
Dünya dışı birlikteliğinin, dünyadaki bazı gayri insani vaziyetlerin anlamsızlaşmasına vesile olabilme boyutunu önemsemek, insan yolunu yapmayı önemseye katkısı olacaktır. Yolun, beraberliğin önündeki engelleri aşabilme azmini her tarafa kazandırma olasılığı yüksek olur.
BU HAYAL HERKESİN BULUŞMA NOKTASI OLDUĞUNDA VE BU BUNDAN DOLAYI HERKES BU HAYAL İÇİN BİRER GRAM KIMILDADIĞINDA, HAYALİN GERÇEKLEŞMESİNE DOĞRU İLK ADIM OLACAKTIR.
Yol için kımıldanış başladığında, ortak bir yol ahlakının oluşumuda başlamış olur. Yol, birbirimize karşı saygı mecburiyetinin gerekçesi olacaktır.
Bir salon dolusu insan bir sinema filimine kilitlendiğinde, kimse kimseyle uğraşmaz ve Hepsi aynı heyecanda buluşuk vaziyette birbirlerinin heyecandaşı olurlar.
İNSAN YOLUNUN YAPIMI, DÜNYA İNSANI İÇİN ORTAK HEYECAN KAYNAĞI OLARAK BİRBİRLERİ İLE UĞRAŞMA ENERJİLERİNİ KENDİNE ÇEKECEKTİR. Bu heyecan ortaklığı yolun hayal kısmından başlayacaktır.
Uçan halkalar, beş metre yüksekliğinde salyangoz tipi yuvarlak bir bandın üzerinde dizili şekilde akıp orta merkezde birbirlerinin ardından birbirlerine takıla takıla yukarıya doğru uçarak boru şeklini alacaklar. Görüntüsü, yerden yukarıya doğru görsel bir şölen mahiyetinde uzadıkça uzayan bir gökdelene benzeyecek. İnişe geçerkende tersine bir akım ile halkalar, salyangoz tipi çember bandın üzerindeki yerierine geçmek üzere en alttan başlayıp sırayla yerlerine doğru ilerleyecekler. Hepsi için yerde 70_80 kilometre karelik alan lazım olacak.
SANİYEDE BİR KALKIŞ OLARAK HESAP ETTİĞİMİZDE, ÜÇER METRE YÜKSEKLİĞİNDEKİ 133.200 ADET HALKA, YUKARIYA DOĞRU TESPİH MİSALİ DİZLİMİNİ 37 SAATTE TAMAMLAYACAKTIR. Dizilimin böyle bir sürede tamamlanması halinde borunun, daimi şekilde havada durmasına gerek kalmaz. Taşınacak malzeme birikimi olduğunda yol kurulur. Taşıma işlemi bittiğinde halkalar, tekrar yerlerine geçmek üzere inerler.
BU HAYALİ HEP BİRLİKTE KURMAYA BAŞLAYALIM. BİLİNDİĞİ GİBİ HER İŞİN BAŞLANGIÇ YERİ HAYALDİR. Böyle bir işin somut şekilde yapımından ziyade, sadece hayali bile sosyal yaşam üzerinde pozitif etkiye sahip olur.
İNSAN YOLUNA DAİR HAYAL, PSİKOLOJİDE HASRETE DÖNÜŞÜNCEYE KADAR DEVAM ETMELİDİR. Hasret, hayale göre daha çok girişim enerjisi verir. Diğer kişisel eşyalara olan hasretin yerini uzay yolculuğu hasreti aldığı zaman, yeni ufuklara doğru kapı aralanmış olacak.
YOL ESKİ NESİL İÇİN HEVES, YENİ NESİL İÇİN BİR İHTİYAÇ OLACAKTIR. O yüzden yola dair en sağlıklı ve samimi kararlar yeni nesilden beklenir olacak. Eski nesilin öteki ve düşman anlayışı, yola odaklanmaya engel teşkil edeceği açıktır. Önceki koşulların psikolojiye yüklediklerinden dolayı eskiler, genel çaplı 'biz' oluşta yeniler kadar başarılı olamazlar. Çatışmacı anlayışın önünde biz olmaya giden yol olsada yolu bulup, yola girip ve yolda yürümesi zordur. Şeytani nefisin karşıdakini yok etmekten duyduğu hazzın yerine, rahmani ruhun bilimden duyduğu haz geçecektir. Hakimiyet nefiste değil ruhta olacaktır.
MALİYET KONUSU
Herkes eşit şekilde katkıda bulunacak.
Günlük kişi başı bir kuruş olacak. Yani her ülkenin en küçük para birimi ne ise, o ülkede yaşayanların günlük ödemesi o kadar olacak. Yol hakkına dair eşitlik ilkesinin gereği olarak, kendini bir adım önde görüş psikolojisinin oluşmasına engel olmak için belirlenen miktarın üzerinde herhangi bir katkı alınmayacak.
HER ÜLKEDE BİR YOL BANKASI VE ŞUBELERİ OLACAK. Bir tek kuruşun yol dışı harcanmaması ve kaybolmaması için sistemler geliştirilecek. Herkes, girdileri ve çıktıları bir uygulama ile cep telefonundan anında takip edebilecek. Bunun yanında dünyanın her tarafında muhasebe takip görevlileride olacaktır.
BAŞLAMAK İÇİN ÖNÜMÜZDE İKİ YÖNTEM VARDIR. BİRİNCİSİ, PİLOT BÖLGE OLARAK BAŞLAYIP, TÜM DÜNYAYI SARACAK ŞEKİLDE ÇEMBERİ BÜYÜTMEK. Bu yöntem, 'ben yaptım' bencilliğini içermesi ve hevese dayalı olmasından dolayı, yol hakkı eşitlik ilkesine uymayacaktır.
İKİNCİSİ, hayalin tüm dünyaya yayılıp yine tüm dünyaca onaylanması sonrasında hep birlikte başlama şeklinde olacak. Bu şekil, sabır ve biz içerikli olmasından dolayı yolun geleceği açısından en sağlıklı yöntem olacaktır.
Bazı hayaller vardır ki tek başına taşınmazdır.
İnsan hayalsiz değildir. Yemeği düşünmekte bir hayaldir. Hal böyle iken hayal ortaklığıyla daha verimli işlere dönük olabiliriz. Mademki hayalsiz değiliz, neden hayaller gereksiz ve zararlı işlerden kurtulup ortaya faydalı bir eser çıkarmaya dönük olmasın.?
Çin seddi, dönemin imkanlarına göre bahsettiğimiz projeden yüzlerce belkide binlerce kat daha zordu. Bahsettiğimiz bu yeni proje için teknolojik imkan ve bilgi düzenimiz yeterlidir. Tek zorluğumuz, hayal ortaklığından yola çıkıp karınca el birliğine ulaşabilmektir. Küçük karıncalar büyük marifetleri ile her yerde yuva kurabiliyorlar. Bu birliktelik marifeti bizlere, dünya dışı işler için önemli bir ilham kaynağı konumundadır.
Çin seddinde dağların tepelerine o kadar taşların taşınımı beden gücüyle olabildiyse, buna binaen, bugünki nüfus ve teknoloji itibarı ile neler inşa edebileceğimizi düşünebiliriz.
Başka bir açıdan baktığımızda, büyük düşünmenin psikolojiyi olumlu yönde şekillendirdiğini görürüz. Büyük sorunlara sepep olabilen bazı durum ve eşyayi varlıklar, önemsemeyecek kadar küçük görünebiliyorlar.
İNSAN YOLU ASLEN ANLAM OLARAK, İNSANIN EŞREFİ MAHLUKATLIK ÖZELLİĞİ VE FERASETİ İTİBARI İLE DAİMA KENDİNE YAKIŞANA DOĞRU OLMASIDIR. İnsan yolu ile yeni bir dünya'ya adım atacak olan insan yapısı, içinde yaşadığı dünyayı asıl evi belleyecek kadar feraset sahibi olacak. Herkes dünyanın refahı için düşünsel boyutta vergi mükellefi olacaktır. DÜNYA GİDİŞATINI UMURSAMAK, İNSANİ VE AHLAKİ BİR GEREKLİLİK OLACAK. Yirmi birinci yüz yılda insan, kendisine yakışık olan öz anlamını içerecek ve temsil edecek şekilde somut olarak bir yol yapacak. Yani sevgi, saygı, barış ve huzur temeli üzerinde birlikte ÇALIŞMA YOLU...