FIRAT BEYAZIT Yazıyor
Doğubayazıt insanı “nan’dardır” vefalıdır, özünün insanı, sözünün eri, iyilik sever, merttir.
Bunların son örneği ise Doğubayazıt’lı hayırsever bayanlar yaptıkları yardımlarlan tüm topluma “kadının da adı var” örneğini teşkil ettiler.”acaba becerebilirmiyiz?” dediler,ve hak ettikleri ödülleride topladılar.
Her kes evinde oturup, rahatına bakarken, onlar derviş oldular, mertlik hırkasını giyip, yardım için yollara düştüler, dağ aştılar, taş yardılar, köy köy gezip ihtiyacı olan vatandaşlarımıza ulaştılar.
Kimdir bunlar, neler yapıyorlar, nerden çıktı bayanların böyle bir duyarlılığı, yaptıkları yardımlar ile toplumun içinde ne kadar söz sahibi oldular,bu yardımları ilk ve son mu,olacak yoksa devamı gelecekmi?...
Sekiz köşe kasketli Memed Xalo’ya ışık olup evine nur saçtılar, Xatiya Xecı’nın evine aş oldular, Nur yüzlü Gülistan’a arkadaş oldular, keskin bakışlı, güler yüzlü, Baran’a, Bedirhan’a abla oldular, Heybetli Ağrıdağı’nın bakışlarıyla her kese, can oldular, cana can kattılar. Ehmede Xanı’den feyz aldılar.
Kısacası dertliye derman oldular. Doğubayazıt’lı oldular, Doğubayazıt’ta doğdular, ve “merhaba Doğubayazıt” deyip her kesimi kucakladılar...
Basının peşinde koşup, kendilerinde bu konuda tek bir bilgi almaz iken, ”Önce bir yardımları yapalım daha sonra bilgi veririz,” dediler, haniya, Kürtçe de bir söz var ya! “Em Peşiye bıkın hun paşı bışkrinin” ve zamanı geldiğinde benimle bir araya gelip dertleştiler.
Tüm bu soruların cevabını ve yanıtını pek yakında tüm açıklığı ile gazetemizde...