Tarih: 14.12.2022 15:27

M.HANİFİ ALIR’IN GÜRCİSTAN’DA DÜZENLENEN SEMPOZYUMDAKİ KONUŞMASI

Facebook Twitter Linked-in

Gürcistan'da düzenlenen, konuşmacı olarak davet edildiğim, bir haftalık süren, uluslararası sempozyoma katkılarından dolayı Erzurum Üniversitesi hocalarına Iğdır Üniversitesi rektör ve hocalarına, Kültür Bakanlığı yöneticilerine, Ağrı İl Kültür müdürüne ve bilhassa Doğubeyazıtlı hemşirimiz Ahmet Ertuğrul Bey'e teşekkür ediyorum.

İNGİLİZCE OLARAK YAPTIĞIM KONŞMANIN ÖZETİ :

DÜNYA KUTSAL METİNLERİNE GÖRE NUH TUFANI

Dünyanın bütün (mitoloji,destan,tablet,anıt, tarih ve kutsal metinler) yazılı ve sözlü kaynaklarının tamamında üç temel ortak nokta vardır. 

Birincisi: Hepsinde tanrılar adına kesilen sunaklar ve kurbanlar vardır. 

İkincisi: hepsinde de çoğunlukla kötülüğü temsil eden devler, cinler veya şeytanlar vardır. 

Üçüncüsü: hepsinde de yaradılış hikayesi, tufan ,ölümsüzlük arayışı ve tufan sonrası yeni bir hayat hikayesi vardır.

BİZ Tarihi olayları ve konuları incelerken,sonuca bu üç şekilden biri ile ulaşırız:

• Jeoloji, antropoloji, arkeoloji vb gibi bilimsel metotları kullanarak sonuca ulaşırız;

• Ya mitoloji, hikâye, destan ve efsanelerden metodolojik tahliller yaparak sonuca varırız; 

• Veya tablet,anıt, yazılı kutsal kitaplar gib kaynaklardan sonuca ulaşırız.

Tufan konusu; bütün dünyaya mal olmuştur. Yazılı ve sözlü kültürlerin hepsinde yer almştır. Tufan olayı;

-insanlara hayat dersi verir,

-insanlara ahlak dersi verir,

-yaşamı anlamlandırır,

-aşırılıkları sınırlandırırve kutsiyet arz eden bir insanlık hikâyesidir.

Tufan hangi tarihte oldu?

Bilimsel olarak böyle bir tufan olmuş mudur?

Neden ve hangi sebeplerden meydana geldi? 

tufan hangi coğrafyada meydana geldi? 

tufan tüm dünydada mı oldu? yoksa bölgesel miydi 

Dünya efsanelerinde nasıl geçiyor? 

Tablet, yazıt ve yazılı tarihi kaynaklarda nasıl geçiyor? 

Kutsal kitaplarda nasıl söz ediliyor? 

Tufanla alakalı kutsal metinlerdeki ortak noktalar ile ayrı noktalar nelerdir?

Bilimsel bulgular dünyada büyük bir tufanın yaşandığını göstermektedir ve Karadeniz’in sonradan oluştuğunu göstermektedir. Bu da demektir ki olayın geçtiği yer; bilimsel olarak Mezopotamya ve çevresidir. Yani geminin karaya oturduğu yer Zağros, Toroslar ve Kafkas sıra dağlarının en yüksek noktası olan Ağrı Dağıdır.

Elimizdeki en zengin ve en eski kaynaklar daha çok Mezopotamya, Yunan ve Aryan yazılı ve sözlü kaynaklarıdır. Mezopotamya kaynakları en eski kaynaklardır. Temelini Sümerlerin Gılgamış destanından alıp daha sonra Akadlar, Babiller ve Asurlar kanalıyla devam eder. Sümerlerin tarihi beş bin yıllık bir tarihsel sürece dayanmakta ve Sümer tarihinde tufandan söz edilmektedir. Aynı zamanda göbekli tepenin de on iki bin yıllık bir tarihi bulunmaktadır. Bu tarihsel süreçler göz önünde tutulduğunda tufan olayının tarihi ile ilgili varsayımlarda bulunmak daha kolay olabilir.

Kutsal kitaplardan başka Mezopotamya, Aryan, Yunan, Çin, Hint ve diğer coğrafi ve toplum mitoloji ve efsanelerinde tufan hikâyesi geçmektedir.

KUTSAL KİTAPLARDA NUH GEMİSİ VE TUFAN

Kutsal kitaplarda Nuh peygamber,gemi ve tufan olayı; yer, sebep ve sonucu insanlara ders mahiyetinde detylı bir şekilde anlatılmaktadır.

Nuh Peygamberin ismi ve Tufan olayı Kutsal Kitaplarda;

- zerduştun kitabı Avesta’da 1 yerde tufan olarak, 

-1 yerde Zebur’da(MEZMURLARDA) ,

-İncil’de Nuh Peygamber ve tufan olayı olarak 6 yerde,

-Tevrat’ta 7 yerde ve Geminin nerde oturduğuna,

-Kuranı Kerimde ise Hz. Nuh’un ismi 43 yerde geçmekte olup ayrıca geminin nerde karaya oturduğunu da anlatmaktadır.

Nuh'un Gemisi, tufan olayı; Tevrat'ta geminin yapımı, karaya oturduğu yer çok detaylı anlatılır. Kuran'da Nuh'un kavminin kötülüklerini anlatır.Allah, insanlık ders alınsın diye onlara ceza verir.Geminin en yüksek noktada otuduğunu anlatır.

İnsanlığın ikinci babası Nuh Peygamber'ın hikayesinin geçtiği yerin bir parçası KUR nehridir. Kur nehri Türkiye'den Kars'tan Ardahan'dan selamımızı Gurcistan'a getirir.Gürcistan'dan da selemımızı Azerbeycan'a ve Hazar Gölüne götürür.

Kur nehrinin bizim kültürümüzde,şarkılarımızda,hikayelerimizde, ayrı bir yeri vardır.Türkçe, Azerice, Kürtçe ,belki Gürcüce Kur nehri üstünde şarkılar vardır.

Öreneğin Türkiyede Kur nehri üstünde söylenen bir kürtçe şarkıyı hatırlıyorum. Şöyleki:

Kura Çayi Tapı qersi 

Xwedi Xerbike Deweta Sılı Besi

Kura Çayı ber Zınara

Şera mın ketiye dest van neyara

KUR Kürtçede çok derin veya çok kuvvetli,çok sert anlamına gelmektedir. Şarkının hikayesi, bir aşk olayı kızı seven genç baş örtüsünü kaçırır.

Kur nehri kayaların içindedir

örtüm düşmanın elindedir.vs iye anlatır.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —