Doğubayazıt  İş adamları Dernek Başkanı değerli hemşerimiz Mehmet Nuri Taşdemir ile bölge ve kalkınma  konuları hakkında bir görüşme yaptık.

BÖLGE KALKINMASI İÇİN DEVLETİN VE ÖZELLİKLE HÜKÜMETİN BÖLGEMİZE BAKIŞ AÇISINI DEĞİŞTİRMESİ LAZIM…

 M. Nuri Taşdemir  Türkiye'de özellikle doğu ve güneydoğu da hükümet tarafından her gün binlerce bahanelerle kalkınmanın önüne hendekler kazılmaktadır.

Nitekim 12 Eylül 1014 tarihinde yayınlanan tebliğlerle Doğubayazıt Gürbulak Gümrüğünde yapılan gıda ithalatı ve hediyelik pasaj ürünlerinin ithalatı ve pasaj ürünleri ithalatını Gürbulak  (Doğubayazıt) Gümrüğü yasaklanması ardından Doğubayazıttaki Pasaj esnafına yapılan baskın operasyonları ve tekrarında 15 Şubat 2015 tarihli genelgeler ile Gümrük genel tebliğleri genelgeleriyle yasaklara yasak katmıştır. Bu yasaklarla Ülkede bölgeler arası ayrımcılığa gidildiği aşikârdır.

Şöyle ki Türkiye coğrafyası göz önüne alındığında Doğu ve Güneydoğu illerini resmen ayırırcasına bir politika izlendiği gözlenmektedir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Gürbulak Gümrüğü (Dogubayazıt)  İthalat yetkisinin alınıp batı illerine verilmesi Anayasanın  Ticaret ilkesine aykırıdır.Bu demektir ki bölgedeki tüm ticari kanalları tıkayıp Batı illerine peşkeş çekmektir.Öte taraftan Kalkınma Bakanlığının Bölgeyi 6. bölge teşvikleri kapsamına alması hükümetin kararının ne denli ters olduğunu göstermektedir. Bölge kalkınma ve eğitim istatistiklerinde en sonlarda olması alınan bu kararların ne kadar yanlış olduğu ve milliyetçilik duygularının açık belirtisi olmuştur. Bir taraftan kalkınma diyeceksin, eğitim diyeceksin diğer taraftan halkı işsizliğe iteceksin” diyen, İş Adamlar Dernek Başkanı Mehmet Nuri Taşdemir soruna çare bulmak için Danıştay ‘a yürütmenin durdurulması için dava açtığını ve bu davada haklı olduklarını kazanacaklarını dile getirdi.

Mehmet Nuri Taşdemir Danıştaya açtığımız bu haklı davamızla bölgenin resmen gasp edilen  elinden alınan ekonomik hakları iade edileceğini umut ediyoruz.Bir kez daha altını çizmek istiyoruz. Bölgede halen ön yargının militarizm duyguların devam ettiği, barış sürecine gerekli önemin verilmediği halen bölgede askeri yatırımların devam ettiği,

 Ekolojik dengeyi bozacak HES yatırımların ön plana çıktığı eğitim ve öğretimin batı ile doğu arasındaki farklılıkların giderilmediği, enerji alt yapısının hala üretimde kullanabilecek standartta ulaşılmadığı doğalgaz alt yapı ağının bölgeden geçtiği halde bölgeye doğalgazın verilmemesi SSK ve tüm vergilerin bölgeye has bir avantaj sağlamadığı bir bölgede yaşamanın eziyet ve zulmüne katlanan bir halk olarak direneceğiz. Bizler bölge halkı olarak görüyoruz ki Türkiye deki devlet yapısının Ankara eksenli olması, bölgemizin zararınadır, Türkiye deki bu hantal devlet yapısının yerelden yatay bir şekilde bölgelerin kendilerine öz program ve projelerle demokratik özerklik temelinde kalkınmasının yerinde olacağı gibi kalkınmada yeni bir hamle olacaktır” dedi.