KÜRT KÜLTÜRÜNDE YAŞAYAN GELENEK: DENGBEJLİK

KÜRT KÜLTÜRÜNDE YAŞAYAN GELENEK: DENGBEJLİK

Doğu Anadolu`da filizlenen, yöre halkının yaşam biçimini, gelenek, göreneklerini yansıtan ve Kürt kültüründe önemli bir yere sahip olan "Dengbejlik" geleneği, yıllardır bölgede etkisini devam ettiriyor.

FATMA GÜVEN`İN ÖZEL HABERİ
Uzun yıllar Kürt sözlü ve yazılı edebiyatı alanında araştırmalar yapan araştırmacı-yazar Ahmet Aras, yaptığı açıklamada, sadece Kürt kültürüne has bir gelenek olan Dengbejlik geleneğinin bölgede sürdüğünü açıkladı.
Dengbejliğin Kürt kökenli bir kelime olduğunu ifade eden Aras, şöyle devam etti:
"Sözcüğünün kelime anlamı deng `ses`, bej ise `söyle` anlamındadır. Dengbejliğin ana merkezi, Ağrı ve çevre illerdir. Dengbejlik geleneği, Kürt kültürünün en eski sözlü edebiyatıdır. Dengbejlik, ilk olarak serhat bölgesi dediğimiz, Ağrı ve diğer Doğu Anadolu illerinde ortaya çıkmıştır. Dengbejlik aynı zamanda Kürt kültürünün önemli sembollerinden biridir. Toplumun yaşam biçimini anlatır. Bu coğrafyada yaşayan insanların yaşam biçimini, gelenek ve göreneklerini anlamak için dengbejleri dinlemek lazım. Dengbejler, klam (türkü) dediğimiz eserleri, çıplak sesle seslendirirler. Bu eserleri dengbej kendisi üretir ve kendine has bir söyleyiş tarzı vardır. Bir dengbejin en önemli özelliği öncelikle gördüğü her şeyi anında klam haline getirmesidir. Kabiliyetli ve gür sesli olmalı."
- "Dengbejler, toplumun yaşam biçimini yansıtır"
Dengbejliğin ana kaynağının toplum yaşamı olduğunu ifade eden Aras, dengbejlerin yaşadıkları coğrafyaya özgü ürettikleri klamların birer tarihi belge niteliği taşıdığını aktardı.
Gördükleri, yaşadıkları veya tanık oldukları her toplumsal olayı klam haline getiren dengbejlerin, toplumun birer aynası olduklarını dile getiren Aras, şunları kaydetti:
"Bir dengbej, aşk, göç, savaş, ölüm, yas, sevinç gibi bütün toplumsal olayları klam haline getirir. Dengbejler genellikle köyden köye dolaşarak, hayatlarını söyledikleri destanlar, klamlar, ilahiler ve hikayeler ile sürdürmektedirler. Dengbejler, herhangi bir çalgı aleti kullanmadan, gırtlak gücüne dayanarak sanatlarını icra ederler. Dengbejler, bu coğrafyada olup biten her şeyi klam haline getirdikleri için toplumun yaşam biçimini yansıtırlar. Bu coğrafyada yaşayan insanlar ağlarken, gülerken, savaşta, barışta , kavgada, cenazelerini bile defnederken bunları klamlaştırmışlar. Her klamın ayrı bir anlamı ve hikayesi vardır. Dengbejler, yıllardır toplum üzerinde büyük etki bırakmışlar. Bu etki hala devam ediyor. Eskiden toplumun ileri gelenlerinin, padişahların, aşiret reislerinin, beylerin özel dengbejleri vardı. Eğer bunlardan birinin dengbeji yoksa bu kişinin halk arasında pek itibarı olmazmış."
Evdale Zeynike`nin çok önemli bir dengbej olduğunu belirten Aras, "Evdale Zeynike, özellikle dengbejlerin şahıdır. Efsaneleşmiştir. Onun dışında Gula Fıle, Mustafaye Xele Heyran, Reso, Ferze, Hacı Abdulkerim, Zübeyit, Mustafaye Çiftboru, Şakiro, Nuroye Meter, Faqiye Kızkapane, Bedihe Çavzerin, Kağus Ağa, Ayşe Şan, Meryemhan, Bıre, Tahırxanıye Kelaniye bunlar Ağrı yöresinde yaşayan ünlü dengbejlerdir. Eskiden özellikle kış aylarında bütün köylüler, bir odada toplanır ve dengbejlerin söylediği klamlar eşliğinde sabaha kadar eğlenirlerdi. Şevbek denirdi bu geleneğe. Sinema, konser yerine geçerdi bu eğlence. Şimdi de birçok köyde bu gelenek hala devam ediyor" diye konuştu.
- "Klam söylerken o an o olayı yaşıyorum"
Yaklaşık 10 yıldır dengbej Havin Salduz ise dengbejliği babasından öğrendiğini ve yıllardır kendini bu alanda geliştirmeye çalıştığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben Iğdır`da dengbejlik yapıyorum. Bunu bir meslek haline getirmedik sadece ata yadigarımızı yaşatmaya çalışıyorum. Dengbejliği çok seviyorum. Her klamın ayrı bir hikayesi var. Hepsi yaşanmış gerçek hikayelerdir. Klam söylerken o an o olayı yaşıyormuşum gibi hissediyorum kendimi. Şimdi 27 yaşımdayım ama 6 yaşımdan beri dengbejleri dinliyorum. Düğünlerde, festivallerde, mitinglerde, kına gecelerinde ve akraba toplantılarında klam söylüyorum. Bütün klamlar bir hikaye üzerine söylendiği için klam söylerken çoğu zaman insanlar gözyaşlarını tutamıyorlar. Mesela `Bave Serkan` diye bir klam var onu sık sık söylüyorum. Bunu söylerken özellikle annelerimiz o sırada ağlıyor. Bu klam, Iğdır`da yıllar önce Sekan diye bir çocuğun babasının suçsuz yere öldürülmesi ve Serkan`ın yetim kalması üzerine çıkarılmış bir klamdır."
Dengbej Muşlu Memet ise 45 yıldır dengbej olduğunu ve yöre yöre, köy köy gezerek klam söylediğini ifade ederek, "Dengbejlik, yaşadığımız hüzünleri, sevinçleri, aşkları, hasretleri, ölümleri ana dilimizle çıplak sesimizle yürekten söylememizdir. Dengbejliğin verdiği haz kadar güzel bir duygu yoktur bana göre. Yıllardır bu coğrafyalarda yaşanmış bütün sıkıntıları dile getiriyoruz. Annelerimizin ağıtlarını klamlara döküyoruz. Gençlerimizin aşklarını klamlara döküyoruz" ifadesini kullandı.



Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor