Tarih: 05.11.2014 10:31

KÖMÜRLER NEREDEN GELİYOR

Facebook Twitter Linked-in

Halit Beytüt Yazıyor
Son zamanlarda ülkemizin çeşitli illerindeki maden ocaklarında yaşanan üzüntü verici olaylar tüm gözleri bu kesime çevirirken, arada bir çıkan iddialar da mide bulandırmaya başlamış bulunmaktadır. Bazı ulusal medyanın gazetelerinde hükümetin kış aylarında vatandaşların ısınmasını sağlayan ve fakir halka ücretsiz olarak dağıtılan kömürlerin ruhsatsız olarak çalışan madenlerden alındığını iddia etmektedirler.
Ruhsatsız ve hiçbir önlemi almadan onlarca insanın ölümüne neden olanların madenlerinden çıkan kömürler ucuz alınarak halka dağıtılıyorsa bu kömürü halkımız kesinlikle istememektedir. Bir yemeği bile binlerce metre yer altında çalışan emekçi maden işçilerinden esirgeyenlerin insana verdikleri değer ortadayken hükümetin bu kendini bilmezlerden kömür almaları ve fakir halka dağıtmaları (doğruysa eğer) ölümle her gün yüz yüze olan bu insanların emeğini hiçe sayanların kömürünü kesinlikle istenmeyecektir.
İlimizde de Sosyal Yardımlaşma ve dayanışma vakfınca dağıtılan kömürün şayet bu emek hırsızlarından alındığı gerçekse bizlerde bu kömürü kesinlikle istemeyiz ve başımızın çaresine nasıl kömür dağıtımı olmadan önce baktıysak yine kendimizi ısıtmanın çaresini buluruz. Bir himmet olarak veriliyorsa bu kömür aman vermeyin bizde hiç olmazsa maden işçilerine bir yemeği bile çok görenlerin ve onların ölümlerine neden olanların kömürü ile ısınmayalım daha yerinde bir karar olacaktır.
Daha dün soma’da 301 maden işçisi hayatını kaybederken ve onların yaraları sarılmazken şimdide Ermenek’te 18 gariban işçimizin sular altında kalması ve ne yazık ki hala kendilerine ulaşılamaması yürekleri dağlarken bu insanları sadaka verir gibi ücretle çalıştıranların kömürünü şayet devlet alıyorsa bu kömürleri yakmak bizim kendi insanımızın canını yakmak kadar acı gelecektir. Bu yüzden ben bu iddiaların sadece söylemden öteye gitmemesini diliyorum. Ölenlerin alın terini görmezlikten gelip bu insanları yerin 600 metre derinliğinde ölüme mahkum eden paragözlere hala insan gözüyle bakılıyorsa bunun hesabını sormayanların iki yakası da bir araya gelmeyecektir.
Bir yemek molası bile verilmeden yemeklerini yerin 350 metre derinliğinde yemeleri talimatını verenler ve onlara yemek bedelini bile vermeyecek kadar paragöz olan bu maden patronlarına daha ne zamana kadar göz yumulacak ve bunların kömürünü kim ya da kimler satın alıp gönül rahatlığı ile kışın ısınacak doğrusunu söylemek gerekirse hangi vicdan bunu hazmedecek diye merak ediyorum.
İlimizde dağıtılan kömürlerin bir kısmının kömür hak edenler tarafından satıldığını daha önce yazmıştık. Bu kömürlerin dağıtımı da son derece ilginçtir. Sanırım kömür dağıtımı ilimize sığınan Suriye ve diğer mültecilere öncelik tanınmaktadır.
Ben bu dağıtım şeklini de benimsemediğimi ifade etmek istiyorum çünkü önce can sonra canan zihniyeti ile dağıtılması daha mantıklı olurdu diye düşünüyorum. Biz önce kendi fakirimizi doyuralım sonra başkasına bakalım diye bir gerçek var. Bu kömürler de yukarıda değindiğim şekilde alınıp dağıtılıyorsa bu kömürü de fakirimiz istememektedir. Mültecilere dağıtılsın talepleri vardır.
Bu ülkenin insanı onurludur. Bu ülkenin insanı madenlerde 35 lira gündelikle yerin 450 metre altında ekmek parası için çalıştırılıp kendilerine bir yemeği bile çok görenlere lanetler yağdırmaktadır. Bunun böyle bilinmesinde yarar olacaktır.
Yüzlerce garibin alın terini hiçe sayan ancak sadece kendi çıkarlarını insanların canının üstünde gören zihniyetleri dün olduğu gibi bundan sonra da lanetlerle anacaktır.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —