Kelimelerin Üzerimizdeki Etkileri
?Bittim, tükendim, mahvoldum, bundan sonra asla yüzüm gülmez.?
Bu gibi sözleri zaman içinde birçok defa söylemişizdir.
Bu sözleri sarf ettiğimiz zamanlar genelde, hiç beklemediğimiz anda, olayların ani gelişmelerinde, çokça telefuz ederiz.
Paranızımı kaybettiniz?
Yoksa sevgilinizdenmi ayrıldınız?
Yada, işinizmi düzgün gitmiyor?
Sınıfımı geçemediniz?
Geçirdiğiniz hastalığa çokmu takılıyorsunuz ?
Tüm bunlara rağmen mahvolmadınız bitip tükenmedinizde. Madden bitmiş tükenmiş ola bilirsiniz.
Sevgilinizden ayrılmışlığın stresiyle belki iştahınız kesilmiş, biraz zayıflamışsınızdır.
ışinizden ayrıldığınız için, taksitlerinizi ödeyemediniz, bu yüzden sıkıntılısınız
Sınıfı geçemediğiniz için, ailenizden utanıyorsunuz, arkadaşlarınızla bir araya gelmekten kaçınıyorsunuz.
Hastalığınızın daha fazla ilerlemesinden, kötü sonuçlar doğuracağına dair endişelisiniz.
Ama manen bitip tükenmek henüz başlamamıştır.
Nezamanki, ?bittim, tükendim, hayatım mahvoldu? demeye başlarsanız, işte ozaman manen bitmeye başlamışsınız demektir.
Araştırmalara göre, ?kişinin, bittim, tükendim, mahvoldum? gibi düşünmeye başlarsa,
Beyindeki moral ve heyecan salgılayan sıvının azalması ve kişinin psikolojisin bozulmasına sebep olmakta.
Güçlü olmamız gereken en güç durumlardan biriyle karşı karşıyasınız demektir.
Destek alacağımız iki şey vardır.
Bunlardan biri kendimize olan güvenimiz.
Diğer ise inancımızdır.
Kendinize güvenin :
Karşılaştığınız durum her ne olursa olsun, bu sorununda altından kalkacağınızı düşünün, sizden daha kötü şartlarda yaşana başkalarını düşünün.
ışinizi kaybettiniz, yâda iflas ettiniz. Sokaktaki dilencileri düşüne bilirsiniz mesela.
yada bulunduğunuz şehrin, meczup semtlerinden bir eve girip, yoksulluk içinde yaşayan insanları ziyaret edin.
Evliliği düşündüğünüz Sevgilinizle ayrıldınızmı?
Sebeplerini sorgulayın, mutlaka haklı sebepleriniz vardır.
?Ya evlenseydim nasıl olurdu? diye düşünün, iyiki ayrılmışım diyeceğiniz noktaları bulun hatadan geçte olsa dönmüş olduğunuzu fark edip, bunun için sevinin.
Rahatsızlığımın ilerlediğini öğrendiğim günlerde, Dünyam tersine dönmüş, hiç bir şeyden zevk almıyordum.
Girdiğim ortamlar tat vermiyordu. Hayatım monoton yumağı olmuştu
Sabaha karşı ıskenderun sahilinde yürürken, heykelin altında tekerlekli sandalyesiyle bir şeyler satmaya hazırlanan birini gördüm, bacaklarından sakat bir koluda yoktu. Dikkatimi çeken bu adamın yanına gidip biraz sohbet etmiştim.
kol ve bacağından yoksun birinin hayat sevincini gözlerinde parlıyordu.
kendimden utanmıştım.
Ben o insan gibi sakat değildim, onun gibi hayat şartlarının yükü omuzlarımda da değildi. O dakikadan itibaren rahatsızlığımı unutup, yokmuş gibi davrandım. Sonraki süreçte de rahatsızlığın bir hayli küçülüp gitti.
ınancınızı kullanın :
Kaderimizde her şey elimizde değildir mesela ölüm gelip çattığında, itiraz etmeksizin sonsuz âleme ruhumuzu yolcularız.
Bunun dışındaki hayatımızın bütününü cüzi irademizle yönlendiriyoruz.
Bunlar, hayatımızdaki hedefler, düşündüklerimizi hayata geçirme planları.
Bu planları yaparken, her şeyin olumlu güzel yönlerini ele alıp, akşam bu rüyayı görür sabah bu hayallerle uyandınız, Bunun içinde bütün varlığınız hayallerinizle çabalar gösterdiniz.
Zaman içinde, hayal ettikleriniz gerçekleşmemiş, içinizi kemiren hayal kırıklığı hücrelerinize kadar işlemiştir.
Düşündüğünüz evi alamadınız.
Planladığınız işi kuramadınız. Çocuklarınız için gelecek sağlayamadınız.
Artık bundan sonra düzelmesi imkansız !
90?lı yıllarda meteor taşının hızla Dünyamıza yaklaştığı haberleri, Dünya kamuoyunda derin sarsıntılara sebep olmuştu. ınsanlar öleceği korkusu ile bodrum katlarında yaşıyor, kimileride yerin onlarca metre altında sığınaklarda barınıyordu.
Hatta ölüm korkusuyla, intahar edenler dahi olmuştu.
Madem ölümden korkarlar, neden intihar ederlerki ?
Sonra o meteor dünyaya çarpmadı, kimse ölmedi Amerika kıtası yok olmadı, endişelerin tümüde yersizdi.
Yarın savaş çıkacak olsa, yada yeni bir meteor taşının dünyamıza hızla yaklaştığında duyduğumuz korku, endişeler, bu olacaklara engel ola bilirmi ?
Olacağı varsa olur, Kudret sahibinin iradesi neyi takdir ederse, inanmış insanlarında baş göz üstüne deyip kabullenmesi gerekir.
Kaderde ne yazılmışsa olacak olan başa gelir, korkunun ecele faydasıda yoktur.
ışten ayrıldınız, iflas ettiniz, sevgilinizle ayrıldınız ve hastalığınızdan çokça endişe duyuyorsunuz.
Bu anda duruş şekliniz, Allahın hükmü neyse o olacaktır. endişe ve sıkıntılar içinde kıvranmaktan vaz geçip, daha güçlü, daha idealist daha emin adımlarla, tekrar yola koluyup sıfırdan başlayama gayret etmelisiniz.
Ayşe olmaz Fatma olur, demekki hakkınızda hayırlısı budur
ışinizi kaybettiniz, ama rızkınız sizi başka bir kapıda beklemektedir.
Bataklıktaki kurt?un rızkını dahi unutmayan Kudret sahibi, sizin rızkınızı da unutmayacaktır.
Hastalığınız neticesinde belki öleceksiniz yada sakat kalacaksınız, ama tam bir teslimiyet ve şükürle, karşılığını ötelerde alacaksınız.
Bütün sorunlara karşı göğüs gerdiniz, arkanıza bakmadan ilerlemeye karar verdiniz
Ve şimdi biraz daha güçlüsünüz.
Bükük belinizi doğrultma vakti gelmiş demektir, geçirdiğiniz olaylar neticesinde birazda pişmanlık duymuşsunuzdur.
Bu pişmanlıkları kararınızda törpü olarak kulanın. Daha iyisini yapacağınız konusunda hırsınızı bir kat daha artırın.
Unutmayın, Dertlerinizi nimet sayacak yüzlerce belki binlerce dertli vardır.
Bu yüzden halinize şükür edin.
Düşüncelerimizin ruhumuzdaki olumlu ve olumsuz etkilerini daha iyi anlamamız için,
Olumsuz : ışimi kaybettim, mahf oldum, bittim tükendim. Her şeyim bitti tülekendi
Olumlu : Bu işimi kaybetmiş olsamda, yeni bir işe başlarım, daha iyi olacağından eminim, kaybettiklerimi tekrar kazanırım.
Olumsuz : Sevgilimden ayrıldım, mahf oldum, bittim tükendim. Her şeyimi aldı elimden, bundan sonra kimseyle asla!
Olumlu : Ayrılmışsam demekki hakkımda hayırlısı buymuş, sevgimi hak eden başka birini bulurum, iyiki daha fazla uzamadan ayrılmışım, evlendiğimizde daha kötü olacaktı.
Olumsuz : Bu hastalıktan kurtulamayacağım, mahvoldum, bittim tükendim. Artık bundan sonra hiç bir şeyin anlamı yok!
Olumlu : Bu hastalığın sonucu ne olursa olsun, öleceksemde mutlu yaşayarak ölürüm, hayatımın geri kalan kısmını, boş yere üzülmekle mahvedemem, bundan sonra yaşayamadığım bütün güzellikleri biran evvel yaşamak için çalışacağım.
üsteki tabloyu okurken Aradaki farkın en bariz örneği, girmiş olduğunuz ruh halinizdir.
Bitmek, tükenmek, mahvolmak, en mükemmel cümlelerin içine, bu gibi kelimeleri sığdırıp tekrar okuyun.
Göreceksinizki, en nadide şiir mısralarında duyduğunuz o çoşku, birkaç olumsuz kelimelerle kaybolacaktır.
Kelimeler insan üzerinde hiç bu kadar etkili değildir.
Mesela, sürekli arabesk dinleyen biriyle, devamlı hareketli müzik dinleyen başka birinin ruh yapısı ve konuşmalarına dikkat edin.
Biri daha içine kapanık, efkârlı.
Diğeri ise hayata bakışı daha coşkuludur.
Unutmayınki, karşılaştığınız olay ne olursa olsun, kaybettiğiniz şey maddendir. Kaybettiğinizi düşündüğünüz andan kaybetmişliğin gerçek yüzüyle karşılaşacaksınız.
Kaybettiğinizi düşündüğünüz noktandan, tekrar kazanmaya başlamanız ve Hayatınızın her anında umut var olmanız dileğiyle.
Hayırla kalın.
Aykut KAYA