Bazen bizlerde konunun neresinde başlayacağımızı bilemiyoruz.

Şöyleki

Yazılarımızda sürekli diyoruzki Ağrı’ya atanmış vekiller, Ağrı’ya eğer vekiller atanmamış değilde, seçilmiş olsalardı, sözüm ona Ağrı’nın sorun ve sıkıntılarına vakıf olurdular.

Onlara sorsanız, muhalefet olduklarını deklere ederler, meclise öneride bulunuyorlar, kimse onları ciddiye almıyormuş. Vs. vs.

İyi güzel de madem sizler Ağrı’nın sorunlarını meclise taşıyamayacaksanız yada hiçbir vatandaşın sıkıntılarına vakıf olmayacaksanız o zaman sizin PARLAMENTO’da ne işiniz var.

HER NEYSE

Kabul etmek gerekir ki son dönemlerde seçilen Ağrı milletvekilliği çok rahat, bankamatik memurları gibi. İlin, sorun ve sıkıntıları hakkında sorumlulukları yokmuş gibi davranıyorlar. Hemşerilerimiz de, bu duruma alıştıkları için Ağrı milletvekilleri, gayet rahatlar.

Birde

Arada bir siyasetçilerimiz konuştular mı hepsi birer uzman.

Kanımca partiler, sanki kendi yakınlarını bir yerlere getirmek gibi atama yapıyorlar. Öyle bir durum ortaya çıkıyor. Bir nevi torpil gibi. Yada Ağrı'da aklımızın ermediği sosyolojik bir deney yapılıyor.

Tamamen parti liderlerinin ya da lidere yakın kişiler tarafından merkezi usullerle belirlenen bir yöntem. 

Bir çok yerde olduğu gibi siyasetin Ağrı'daki normları da, ne yazık ki böyle. 

Onun içindir ki seçilebilir noktalarda, yada liste başları Ağrılı değil, veya Ağrı'yı çok bilmiyorlar, tanımıyorlar.  

Ağrı'ya tamam biganeler. Sadece Ağrı orijinli olmak, Ağrılı olmak anlamına gelmiyor. Böyle politikacılardan  yarar sağlanamaz. 

Çünkü ne onlar Ağrıyı tanıyor, ne de Ağrı onları... 

Bir iki yıl sadece tanışma ile geçiyor. Sonrasında yeni seçimler ve yine tanınmayan adaylar

Deniliyor ki Ak Partinin liste birincisi olan Ruken Kilerci yabancı değil, Patnosluların torunudur.

Bizim, Ruken Kilerci'nin şahsına bir itirazımız yok.  Biz diyoruz ki Ağrıyı bilen, tanıyan, sorun ve sıkıntılarına vakıf olanlar milletvekili olsun.

ARADA BİR
Bu konular hakkında da Ağrı Eski Milletvekili M.Hanifi Alır ile tamaşa ettiğimiz de oluyor…