Araştırmacı yazar Dr. Hüseyin Demir’den İstanbul seçimleri hakkında çarpıcı açıklamalar.
İstanbul seçmeninin talepleri sıralayan Araştırmacı yazar Dr. Hüseyin Demir,’ İstanbul seçmeni, Güvenle oturacağı Konutlar, Trafik sorunundan kurtulma, Altyapı sorunlarının çözümü, Konut, eğitim, sağlık ve diğer sosyal hizmetlerdeki taleplerin karşılanması gibi temel insan yaşamı için gerekli olan ihtiyacının karşılanmasını talep etmektedir. Bu temel ihtiyaçları karşılamak için 5 yıl yetki alanların bu sorunları çözmek yerine, 5 yıl yan gelip yatıp, bu talepleri karşılayamayanların 5 yıl daha süre istemek için tekrar aday olan siyasiler, siyasetten men edilmelidir.’dedi
VATANDAŞI ALDATAN ADAYLAR SİYASETTEN MEN EDİLMELİ.
Yıl 1991, seçim öncesi tütün için her parti bir vaatte bulunuyor. Noktayı rahmetli Süleyman Demirel koyuyor: “Kim ne veriyorsa ben 5 fazlasını veriyorum.” Noktasını aşan Adayların, Ne vereyim abime moduna yasal düzenlemenin şart olduğunun vurgulayan Araştırmacı yazar Dr. Hüseyin Demir, ‘Şehirleri 5 yıl idare edecek belediye başkanlarını seçmek için 31 mart günü sandık başına gideceğiz. Gideceğiz gitmesine de 5 yıl önce verilen sözleri tutmayan belediye başkanlarının tekrar aday olarak vatandaşın karşısına çıktığını görüyoruz. Şimdi bu başkanların verdiği sözler neticesinde bu duruma inanıp oy veren seçmen, söz verildiği halde yerine getirilmeyen vaatler noktasındaki mağduriyeti ne olacak? , kaybettiği zaman ne olacak?, siyaset kurumuna duyulan güvenin zedelenmesi nasıl tesis edilecek? Vb. birçok problem seçimlerde başka adaya oy vererek maalesef çözüme kavuşturulamıyor. Olan vatandaşa oluyor ve bunu en iyi özetleyen cümle her şey çok güzel olacak diyenlerin hiçbir şeyi güzelleştiremediği bir 5 yılımız heba edildi. Şu söylenebilir inanmasaydın, inanılacak bir aday değildi, onda bu çap yok vb. gibi karşı argümanlar söylenebilir elbette ama bu argümanları kullanan kişilerin söylemleri de aynı durumda.20 yıldır İstanbul’u depreme hazırlamayanlar 5 yılda hazırlayabilir mi? Bence hazırlayamaz ama hazırlaması gerekiyor. Çünkü zamanında söz verip sözlerinde durmadıkları için bu kısa zamanda, İstanbul’u depreme karşı dirençli bir şehir haline getirme zorunluluğumuz var ve kısa bir zamanımız var. Eğer önceki başkanlar sözlerinde durmadığı için bir bedel ödeseydi, bugün belki İstanbul’un işi daha kolaydı. Bundan dolayı vatandaşı aldatan tüm siyasiler bedel ödemeli diye düşünüyorum. Aksi halde gelen aldatacak, giden aldatacak.’ dedi.
Başkan adaylarından, Kimse mega beton yığınları istemiyor. İsrafı önle, çalma ve çaldırma, vatandaşın önceliklerine çözüm bul, işin özü bu kadar.
Vatandaşın gerçek sorunları dururken, vatandaşa size yeni bir ağrı dağı yapacağım demenin bir anlamı olmadığını hatırlatan Araştırmacı yazar Dr. Hüseyin Demir, ‘Ekonomik koşullar belli, kıt kamu kaynakları da belli, kentlerde yaşanan sorunlar da belli, belediyelerin bütçeleri de belli olduğuna göre belediye başkanlarının israfa karşı maksimum tasarruf, vatandaşın sorunlarını çözmek için planlama yapması çok önemli bir noktadadır. Mevcut belediye hizmetleri için her zaman yeterli kaynak olduğuna göre birde israf olmaz ise yapılmayacak hizmet yoktur. Genel değerlendirme anahtar kelime çok nettir ve Türkiye’nin her yerinde geçerli olan İsrafı önle, çalma ve çaldırma, vatandaşın önceliklerine çözüm bulmadan oluşur. Bu anahtar kelimeleri uygulayacağınıza halk inanır ise bu halk sizi başkan yapacaktır. Aksi durumda bol keseden sallanan vaatlerin hiçbir önemi yoktur. ’dedi.
VATANDAŞ BAŞKAN ADAYLARININ ZİYARETE GİTTİĞİ BÖLGELERE NE KAZANDIRACAĞINI MERAK EDİYOR.
Adaylara tavsiyede bulunan Araştırmacı yazar Dr. Hüseyin Demir, ‘Aday olarak vatandaşın karşısına çıkma iradesi ortaya koyan tüm siyasetçileri, şahsen çok kıymetli buluyor ve başarılar diliyorum. Fakat vatandaşa yapamayacağı vaatler ile giden adayları çok değersiz buluyorum. Adaylara tavsiyem;
Adayların, uçuk vaatler yerine, planlanması iyi yapılmış, kaynağı açıklanabilir, vatandaş için gerekli vizyoner vaatleri sunması adaylar ve memleket için çok önemlidir.
Klasik belediye hizmetlerini az, çok tüm adayların yapabileceği herkesin malumudur. Burada önemli olan vatandaşın taleplerinin doğru tespit edilerek, vatandaşın beklentisinden daha iyisinin yapılabileceğini göstermek ve bunu yapan bir başkan olacağınızı göstermektir.
Vatandaşın çok iyi bir gözlemci olduğunu bilerek ekibinizin vatandaşa itici gelen kişilerden olmadığına çok dikkat etmenizde fayda var. İşinin ehli kadrolar ile çalışacağınızı göstermek, sizleri başkanlığa daha da yaklaştıracaktır.
Vatandaş, parasının iyi yönetilmesine çok önem verir. Vatandaşa, belediye başkanı olduğunuzda belediyenin her kuruşunun vatandaşa israf etmeden hizmet için harcanacağını hissettirmek, sizleri başkanlığa daha da yaklaştıracaktır.’dedi.