Sustum
Kanayarak
Ayrılıklarla dönüştü yüreğim
Bir intihar çekimi bir yaşama sevinci arasında
Mekik dokudum
Ardımda da önümde de yalnızlıklar
Kanlı geçitlerinden geçtim tarihin
Adak ağaçlarında umarsızlık
Düş mumlarında yakarış
Ne ay korunak ne güneş sığınak
Yaslasam göğsüne başımı
Yeryüzü değişecek
Künyesi künyesizliğe yazılmışların
Şarkılarından dökülür keder
Yakamozlar ne anlatır ki kimsesizlikte
Gülümsemeler yaralı
Söz eksik
Teğelledim kendimi kendime
Teğet geçtim hayatı
Erteledim umudu
Ertelendi yaşam
Ayrıksılık aykırılıktan
Evcimenlik rahatlıktan
Oysa yasakları tatma zamanı yenilenmek için
Günsüz seviler
Yurtsuz sevdalar
Yüzün bir ayrıntı olmasın
Eskimesin baharlar
Beklemenin adı sen ol
Yoldaşım ol sırdaşım ol
Sesimiz değsin yeryüzüne
HÜLYA KÖKSAL
……………………………………
ASİ TÜRKÜLER DİLİMDE
Kederi çürüttüm
Çözdüm düğümlerini düşün
Acıdan damıttığım sevinci
Bir güzel harmanladım
Örselenmiş sesimde ünlemler
Ama öznesiyim tümcelerimin
Kan kaybetse de anlamlar
Can veriyor yaşamanın ezgisi
Henüz yanıtı bilenmeyen sorularla
Karşılıyorum günü
Şakaklarımda ağırlaşan ve ağaran zaman
Çağırıyor ormanlar beni
Kentin çıkmaz sokaklarında
Yüreğimde deli taylar
Asi türküler dilimde
Sınırsız rüzgarlar saçlarımda
Dolduruyorum içime
Yaşamdan yana ne varsa
HÜLYA KÖKSAL
……………………………………….
SESİN ANADOLU KOKUYOR
Bir sessizlik ormanı içinde
Kalabalık çağlayansın
Derin yaraların miras çocukluğundan
Ruhunun engisizyonu onlar
Aynı biçimde uzuyor gece ve ihanet
Delilikle dahilik arasında ince bir çizgisidesin
Düşüncen kınında
Bir uzun kanlı geçmiş
Bir umut vaadi yakın gelecek
Değişmez coğrafyanda
Sesin Anadolu kokuyor
Koşarsın bir gün sen de güneşle
Coşarsın akarsular gibi
Taşar sevgin
Sevincin birikir o büyük deltanda
Gözlerin konuşuyor dilsiz günü
Ellerin işliyor yaşamı yorumsuz
Unutulur acılar
Bir kendini
Bir de Anadolu'yu
Unutma
HÜLYA KÖKSAL
……………………………………
YAĞMUR KOKULU SEVGİLER DÜŞER YÜREKLERE
Gün eksilir
Çoğalır yazılacak olan
Ses değişir
Anlam çıkmazlara düşer
Herkes bildiği gibi mi yaşamalı
Olan her zaman olacaklara gebe mi
Çöl ne bilsin akarsuyun güzelliğini
Kent vermez dağ rüzgarlarına kendini
Öksüz ve yetimdir sevdasız olan
Yaralı ceylanlar gibi ürkektir hayat
Mor sarı kara hakim düşlere
Acı biçim değiştiriyor çağ atladıkça
Ham düşünce boyuyor yeryüzünü kana
Baharı damıtıp serpelim güze
Konaklayalım yerleşik uykularda
Günü gelir küllenir nefret
Yağmur kokulu sevgiler düşer yüreklere
HÜLYA KÖKSA