Halkımızdan Özür Diliyoruz

Halkımızdan Özür Diliyoruz

Aliriza AYDEMıR Yazıyor

Halkımızdan Özür Diliyoruz...


Aliriza AYDEMıR


 Bir kıdemli büyüğüm söylerdi personelciler sürekli giyimlerine özen gösterip sabah işe akşam eve mantığıyla çalışırlar, ne kadar haklı olduğunu şimdi anladım.


         Gerçekten öyle olmadımı, yakın zamanda gördüğümüz atamalarda bunlara şahit olduk, kimse alınmasın ama personelci mantığıyla bir kenti yönetmek bence biraz dar kafalılık olur, düşünün bir defa yönetici (personelci bürokrat)ne yapar sabah işe gelince imza defterini alır karşısına ve kim geç geldi, kim gelmedi ve sonra imzalanacak evrak varsa imzalar ve sonra koltuğuna kurulur ziyaretçiler varsa onlarla gününü gün eder, işte personelci zihniyeti böyle bir şey,yani at gözlüğü derler ya oradan bakar.


         Olması gereken bir kentin en büyük bürokratı nasıl bir vatandaş gibi gidip geziyorsa bu caddelerde ve nasıl tozunu yutabiliyorsa (arabadan inebiliyorsa eğer), bir Ak Partili yetkili kalkıp TV programında asfaltsız köy kalmadı (şamil Tayyar)diyebiliyorsa benim bürokratımda aman bu beni buraya atayan partinin bu iddiası var en azından mahcup olmayayım hiç olmazsa bir kaçköyü asfalta kavuşturayım diyebiliyorsa işte bütün mesele burada.


        Yazık 9 yılımızı verdik oylarımızla Türkiye?nin birinci partisi yaptık, yaptık ama bize zere kadar faydası olmadı, belki ulusalda çok şeyler yapıldı ama yerele inince fakir kaldık.


        Kalkınmada 1 sıradayız ama istitastiklere bakınca da en son sıradayız Kalkınma Bakanı geldi biraz kalkındık ama yetmedi!


        Gönül isterdi ki o kentin Valisi ve bürokratları ele ele verip hiç olmazsa kalıcı bir eser bırakabilselerdi ama olmadı Sayın Valimiz hiç taşın altına elini sokmadı ne yazık ki (ne kadar sevinmiştik ilimiz ilk defa bir vali gördü diye ama hayal kırıklığına uğradık) kusura bakmasın ama hiç sosyal olamadı ilimizi tam bir personelci mantığıyla yönetti bence


       Testi kırıldıktan sonra bunları yazmaya başladık halkımızdan özür diliyoruz, ve son söz olarak sayın Belediye Başkanına sesleniyoruz.


       Derler ya; "Yol medeniyettir"


      Gerçekten de öyledir.


      Yol ne kadar medeniyet olduysa kaldırımların ne suçu var.


O halde kaldırımlarda özellikle kalabalık kentlerde medeniyetin hasıdır.
        Babasıdır.


       Kentin medeni davranışının ne durumda olduğunu açıkça ortaya koyar.


       Kenti kimlerin yönettiğine anlamanıza yardımcı olur.


        ınsana, yaşama, hizmete saygıyı ortaya koyar.


       Bizim gibi küçük kentlerde herkes birbirini tanıdığı için insanların daha özverili  olması beklenir.


       Ama bizde öyle değil.


      Tam aksine.


       Belediye Başkanlarının, Başkan yardımcılarının, meclis üyelerinin, Zabıta müdürlerinin yapması gereken görevlerden biri de sokağın adaletini sağlamaktır.


      Yolların, işletmelerin ve o yollardan geçenlerin hakkını hukukunu korumak ve güvence altına almaktır.


      Daha doğrusu biz öyle biliyorduk.


        O kentin vatandaşlarının ulaşım hakkını sağlamakla görevli yöneticiler bu kısımlarda işgale izin vermemekle yükümlü.


      Ama öyle olmuyor.


     Zaman zaman yaptığımız çağrılardan önce kendileri rahatsız oluyorlar.


        ısteyen istediği gibi davranıyor.    


        Belediye Başkanı, Başkan Yardımcıları, iktidar muhalefet meclis üyeleri, Zabıta Müdürü ve ilgili denetçiler göz göre göre suç işliyor.





Anahtar Kelimeler:
  • BIST 100

    9367,77%3,72
  • DOLAR

    34,47% 0,05
  • EURO

    36,42% 0,21
  • GRAM ALTIN

    2956,00% 0,72
  • Ç. ALTIN

    4956,37% 0,55

Egazete


  • Cuma 7.8 ° / 0.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 9.9 ° / 0.8 ° Güneşli
  • Pazar 9.1 ° / 0.9 ° false

Ağrı

22.11.2024

  • İMSAK 06:23
  • GÜNEŞ 07:53
  • ÖĞLE 12:55
  • İKİNDİ 15:25
  • AKŞAM 17:48
  • YATSI 19:12