NEZİR ÇELİK YAZIYOR

Bilmem farkında mısınız, Umumi tuvaletlerin kapı arkasındaki yazılar, sokak duvarlardaki yazılar ve otobüslerin koltuk arkasına yazılan ve hatta kazınan yazılarda büyük oranda bir azalma oldu. İnsanlar artık tüm kurtlarını sosyal medya mecralarında döker oldular.

Teknolojiden herkesin maksimum yararlanabildiği bir dönemdeyiz. Herkesin cebinde bir tane bilgisayar var. Apayrı bir dünyadan söz ediyoruz. Adına sosyal medya diyorlar.

Sosyal medyada olup bitenlerden sanırım haberdarsınız. Sosyal medyadaki paylaşımlardan falan bahsetmeyeceğim. Sosyal medya sitelerinin yasaklanmasına falan da değinmeyeceğim. Sosyal medya hayatımızın artık neredeyse tamamında yer alıyor.

Gelişen teknolojiyi çok fazla yakından takip etmeye başladık. İnsanlar evlerinde bile realiteden uzak bir yaşantı sürdürmeye başladı. Eskiden bir mahallede birkaç telefon olurdu. Hele köylerimizde bile bundan birkaç yıl öncesine kadar telefon bir tek muhtarın evinde vardı. Köy halkı telefon ihtiyacını muhtarın evinden karşılardı. Belki de telefonu olduğu için muhtar seçiliyordu.

Artık günümüzde böyle bir sıkıntı kalmadı. Her evde fert başına bir telefon düşüyor. Hatta bazı insanların iki telefon birden kullandığını görüyoruz. Farkında mısınız, eskisi gibi muhabbet ortamları bile kalmadı?

Sosyal medya hayatımıza girdi gireli neler değişti,… Hayatımızdaki hangi değerleri kazandık.… Hangi değerleri kaybettik.… Size bunlardan bahsedeceğim.

Yazıma sosyal medyanın hayatımıza kattığı olumlu değerlerden girerek başlamak istiyorum.

Hayatınızda hiç günlük tuttunuz mu? Eskiden günlük tutulurdu. Şu an belki hala tutan vardır ama sosyal medyayla birlikte insanlar düşünce ve duygularını daha çok bu platformlarda paylaşır oldular.

Anlatmak istediklerini veya birine tabir-i caizse laf sokmak istediği zaman açıyor.

Facebookunu veya Twitterını yazıyor da yazıyor aklına ne eserse veya o an ne hissediyorsa, bir laf vardır ya lafı buradan bir koyuyorum, taa nereye kadar kapak oluyor,” aynı o misal.… Bununla birlikte bilmem farkında mısınız… İnsanlar artık tüm kurtlarını sosyal medya mecralarında döker oldular. Bu da sosyal medyanın insanları rahatlatma yönündeki bir etkisidir aslında.…

Artık insanlar eskisi gibi dışarıda sosyal değil ve sadece sosyal paylaşım sitelerinde birbirleriyle anlaşmaya çalışıyorlar.

Akıllı telefonlar ile cepte taşınmaya başlanan ve her an her yerde ulaşılabilen sosyal medyada insanlar kendilerini istedikleri gibi bir kişilikle sunuyor ve gerçek kimliklerini yansıtmıyorlar.

İnsanlar başkaları görür de rezil olurum diye normal hayatta yapamadıklarını sosyal medyada kimse görmüyor düşüncesi ile yapmaya başladı ve bu nedenle eşler arasında geçimsizlik çoğaldı.

İnsanlar kahvaltıda neler yediğini, öğle yemeğinde nerede kuzu çevirdiğini, akşam yemeğinde nasıl bir sofra kurulduğundan söz ediyor. Nerede ne yedi, ne içti, kiminle oturdu, nasıl yürüdü, gülerken hangi dişi göründü, daha sayamadığım, saymak istemediğim nice haller var bu sosyal medyada.
Siyasetçiler hasta ziyaretlerini, taziye ziyaretlerini, esnaf ziyaretlerini sosyal medyadan duyurarak politika yapıyor. İşadamları yardımlarını, desteklerini buradan açıklıyor. Oldu olacak yarın bir de sosyal medya üzerinden zekatlarınızı dağıtın.

Ha bu arada. Sosyal medya sayesinde. Ağrı meilletvekillerimizin nerde nasıl tvit attıklarını da görüyoruz ara sıra. Eeee bundan daha güzel bir şey olabilirmi?...