Son zamanlarda yurtdışı çıkış harcının 150 TL’den 1000-1500 TL’ye yükseltileceği yolundaki haberler, Türkiye’de özellikle sınır ticareti yapan günübirlikçi bireyler için büyük bir ekonomik zorluk yaşatacak.  Böyle bir harç değişikliği, özellikle geçimlerini sınır ticaretiyle sağlayan aileleri derinden etkiler.

Türkiye’nin doğu ve güney doğusunda yer alan sınır bölgelerinde yaşayan bir kısım insanlar, geçimlerini büyük ölçüde sınır ticaretinden sağlıyorlar. Özellikle İran sınırında yapılan bu ticaret, hem Türkiye hem de İran için önemli bir ekonomik faaliyettir. Bu ticaret genellikle gıda maddeleri, temel tüketim ürünleri gibi malların sınırdan geçirilmesiyle yapılır. Bu ticaret, bölgemizde işsizlik oranlarını düşürmekte ve ekonomik refaha kısmen katkı yapmaktadır.

Yurtdışı çıkış harcının yükseltilmesi durumunda , sınır ticareti yapan bireylerin maliyetlerini ciddi ölçüde artıracaktır. Bu artış, birçok kişinin bu faaliyeti sürdürmesini imkansız hale getirebilir. Sonuç olarak, sınır ticareti azalacak ve bu da bölgedeki ekonomik daralmayı beraberinde getirecektir.

Günübirlik Sınır ticaretinin azalması, sosyal sorunlara da yol açabilir. Ailelerin geçim sıkıntısı çekmesi, çocukların eğitimine ve sağlık hizmetlerine erişimini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, işsizlik ve yoksulluk, hırsızlık gibi suç oranlarının artmasına ve sosyal huzursuzluğa neden olabilir.

Sınır bölgelerinde alternatif iş olanaklarının sınırlı olması, insanların göç etmesine veya hırsızlık gibi yasadışı yollara başvurmasına neden olabilir. Bu durum, hem bölgesel hem de ulusal düzeyde ekonomik ve sosyal istikrarsızlığa yol açabilir.

Binaenaleyh, sınır ticaretinin devamlılığı ve bölge halkının ekonomik refahının korunması için, bu tür politikaların dikkatle değerlendirilmesi ve olası etkilerinin göz önünde bulundurulması gerekir. Sınır ticareti yapan bireylerin desteklenmesi ya da alternatif geçim kaynaklarının yaratılması, bu tür olumsuz etkilerin azaltılmasında önemli bir rol oynayacaktır.