Gürültü Kirliliği Cep Telefonu

Gürültü Kirliliği Cep Telefonu

Telefon hiç bu kadar basitleşmemiş ve ayaklar altına düşmemiştir.

Gürültü Kirliliği Cep Telefonu


Hamza SALMAN


         Telefon belki de icat edildiği 18. yüzyıl ortalarından günümüze kadar olan geçmiş tarihi serüveni içinde hiç bu kadar basitleşmemiş ve ayaklar altına düşmemiştir diye düşünüyorum.


         Telefon bir teknoloji harikası olduğu doğru buna bir itirazım yok.


         Ancak şu anda bu güzel icat, içinde bulunduğu komik duruma ne diyeceğimi bilmiyorum doğrusu. Günümüzde teknolojinin bu koca harikasına şöyle bir baktığınız zaman insan elinde tiyatro sahnelerinde ve normal hayatta nasıl komediye malzeme olduğunu göreceğiz. şehirde, kasabada, köyde, halka açık bütün mekanlarda hasılı aklınıza gelen her yerde cep telefonunun hakimiyetini görüyoruz.


         Ancak telefonun bu hakimiyeti o kadar basite indirgenmiş ki bu komedi ne yazılarak ve nede anlatılarak izahı mümkün değildir. ınsan elinde sadece komedi malzemesi olarak kalmamış, elden ele dolaşan bir çocuk oyuncağı haline gelmiştir. Çünkü artık çocuklar da ısrarla oyuncak yerine kullanmak üzere cep telefonu istiyorlar ebeveynlerinden. Elinde cep telefonu çaldığı zaman uzun süre telefonun ekranına bakıp, benim son model cep telefonum var izlenimi veren ve melodisini bütün ahaliye dinleterek çocuklaşan yetişkinlerin nasıl bir komedi sergiledikleri herhalde farkındasınız.


         Acaba çevredekiler seviyor mu dinletilen melodiyi? Diğer insanlar neden bu melodiyi dinlemek zorunda bırakılıyor? Neden sükûnet içinde olan bir ortamda herkesi rahatsız etmek ihtiyacı duyuluyor? Telefonun menüsünde bulunan sessiz modu neden o esnada devreye alınmıyor? Düşünüyorum da cep telefonu kullanımı bu kadar yaygınlaşmadan önce nasıldık hatırlıyor musunuz? Telefon kulübeleri vardı, hala var ama eskisi gibi pek rağbet görmüyor, kulübeye giren kişi karşı tarafla konuşurken ahizeye yapışır, eğilir ve kimse duymasın diye de kulübenin kapısını sıkı sıkıya kapatırdı. O dönemde sanki biraz daha telefona saygı duyuluyordu. Ne zaman ki cep telefonu icat oldu, daha doğrusu Türkiye ye giriş yaptı işte o zaman bir tuhaf olduk. Göstere göstere, melodisini dinlete dinlete ve en önemlisi de bağıra bağıra konuşur hale geldik.


         Her konuda insanın faydalanması için teknoloji ürünü olarak icat edilen cihazlar, insanlık için bir nimettir. Ancak bu harika icatlar azınlıkta bile olsalar bazı insanların kötü emellerine alet olunca gerçekten huzursuzluğa neden oluyor. şu anda belki de cep telefonu kadar yararlı bir cihaz daha icat edilmedi ancak yeri, zamanı, ve usulüne göre bu aleti kullanmak bence her şeyden daha önemlidir.


         Zor durumlarda kaldığımızda, sevinçlerimizi paylaşmağa ihtiyaç duyduğumuzda, uzaktaki yakınlarımızla hal hatır sormak gerektiğinde ilk elimize aldığımız alet cep telefonudur. Burada dikkat çekmek istediğim konu şudur. Cep telefonu kullanırken toplum içersinde çevremizdekileri rahatsız ettiğimizin hatırlatmasını yapmaktır. Dikkat ettiyseniz toplu halde girilip çıkılan mekânlarda herkesin görebileceği bir yere asılmış lütfen cep telefonunuzu kapatın diye bir ikazla karşılaşırsınız. Cami ve mescitlerimizde de bu ikaz uygun bir yere asılarak namaz kılmak için gelen cemaat dikkati çekilmiştir. Ancak üzülerek söylemek istiyorum ki bazı insanlar namaz kılmak için camiye girdiklerinde buna dikkat etmiyorlar ve namaza durdukları esnada olan oluyor işte.


         Duruma göre camide namaza duranların içinde iki kişiden başlayıp dört beş kişiye kadar değişik melodi sesiyle cep telefonlarının çaldığı ve bir anda namaz halinde olanların dikkati darmadağın olduğu uzun süredir alışılagelmiş bir vakadır. Geçtiğimiz Cuma günü bir camide huşu içinde Cuma namazı kılarken yanımdaki arkadaşın telefonu bir anda çalmaya başladı. Üstelik telefonda kayıtlı melodi bir hindi sesiydi. şimdi bu olaya güler misin ağlar mısın? Tabiî ki namazda olduğum için bu duruma ne gülebildim ve nede ağladım. Sadece üzülerek sessiz bir şekilde bütün cemaat gibi imama uygunluğumu sürdürdüm ve namaz kılmaya devam ettim, ta ki telefon sesi kesilinceye kadar.


         O gün bir kez daha anladım ki bizler toplum olarak bazı yerlerde uyulması gereken kurallara uymak konusunda çok eksiğimiz var. Nasıl ki yemek yemenin bir adabı bir kuralı varsa, toplum içersinde telefonla konuşmanın da kuralları vardır. Bu kurallara uymak ve en azından gürültü kirliliğine neden olacak davranışlardan kaçınmalıyız?





Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor