Tarih: 08.03.2010 00:00

Doğubayazıt Sazlığı; Babil`in Asma Bahçeleri!

Facebook Twitter Linked-in

Doğubayazıt Sazlığı; Babil?in Asma Bahçeleri!


Yrd. Doç. Dr. Erkan KONYAR


            Doğubayazıt-Karabulak Köyü ile Ağrı Dağı arasında kalan alanda, Doğubayazıt?ın yaklaşık 6,5 km kuzeyinde, bugün su havzaları oldukça daraltılmış olan Saz Gölü ve şeyhli Gölü yer alır. Tendürek, Ağrı dağlarından ve Balık Gölü Deresi?nden gelen sular bu gölleri besler.


            Doğubayazıt Ovasının en önemli su kaynağı, Sarısu da Kaynağını Tendürek dağlarından alır. Sarısu, ıran topraklarına geçtiğinde Zengimar adını  alarak Aras nehrine bağlanır. Sarısu?nun aktığı vadi aynı zamanda Doğu Anadolu?yu, ıran?ı doğu dünyasına bağlayan en kullanışlı geçidi oluşturur. Tarihsel süreçte bu güzergâh her iki bölge için önde gelen bağlantı noktasını oluşturmuştur.


Doğal olarak bugün de aynı noktada kurulan Gürbulak sınır kapısı ile bağlantı sağlanmaktadır.


            Sarısu?yun yatağının derinleştirilmesi, bölgede açılan drenaj kanalları ne yazık ki, şeyhli ve Saz gölünü önemli ölçüde kurutmuştur. Eskinin önemli sazlık alanları bugün özellikle kış ayları  dışında kurak bir bölgeye, yer yer bataklığa dönüşmüştür.
Doğubayazıt Sazlığı, sazları önemli bir gelir kaynağı olmak yanında bölgede yaşayanlar için de önemli bir simgedir. Atasözlerine, manilere, şarkılara konu olmuştur. Bazen de memleket hasreti bu sazlara dem vurularak ağıtlara dökülmüştür
            Bölgede bazı toplumsal olaylara karışan, önderlik eden aşiret beyi ailesiyle birlikte Maraş?a sürgüne yollanır. Söylenene göre beyin karısı Maraş?da, kendisiyle getirdiği eşyalar arasında Karabulak sazlarından yapılmış  ?Singir?i (yün eğirmede kullanılan ve ince sazdan yapılan bir araç) görür ve bunu üzerine bir ağıt yakar. Doğubayazıt Sazlığı/Karabulak sazlığı üzerine. Bu durumdan oldukça etkilenen bey ne yapıp eder memleketine geri döner.


            Bu hikâye biraz da dünyanın yedi harikası arasında sayılan Babil?in Asma Bahçeleri?nin yapılış amacıyla ilgili efsaneleri anımsatır bize. Malum hikâyede ıran dağlarından Babil kralı Nebukednezar?a gelin gelen Semiramis, dağların ormanlarla kaplı olduğu memleketini özler. Zira Babil kentinin kurulduğu Güney Mezopotamya oldukça düzlük bir arazidir en ufak bir yükseklik yoktur. Hele ormanlık alan hiç yoktur. Kral da karısının memleket hasretini bir nebze olsun gidermek için Babil kentinde, teraslar üzerinde bağlık bahçelik alanlar oluşturur. ışte Dünya?nın yedi harikası arasında sayılan Babil?in efsane bahçeleri ile ilgili klasik kaynakların anlattığı hikâyenin ana hatları böyledir. Doğubayazıt Sazlığı da bir memleket hasretini yansıtmıştır bizim hikâyemizde.
            Deniz seviyesinden 1520 m. Yükseklikte bulunan Doğubayazıt Sazlığı, 8750 ha. bir alanı kapsar. Türkiye?nin önemli kuş alanlarından biridir. Bu iki göl alanı çayır delicesi, erguvani balıkçıl, boz ördek, pasbaş patka, turna, kılıçgaga ve kılıçbacak gibi kuş türleri barındırır. Daha önceleri bölgede Telli Turna?nın da yaşadığı söylenir.
Doğubayazıt Sazlığı  olarak adlandırılan bu göl alanları şimdilerde neredeyse tamamen işlevini yitirmiş durumdadır.


            Bugün kısmen sulak olan bu alanda sadece hayvancılık, ot kesimi yapılır ve kimi alanlardaki sazlar biçilir. Türkiye?nin önemli 100 kuş cenneti arasında sayılan Doğubayazıt Sazlığı?nın işlevinin neredeyse tamamen yitirmesi, dahası bu sorunun giderilmesi için hiçbir girişimde bulunulmaması düşündürücüdür.


            En azından bu alanın herhangi bir koruma statüsü olmadığı anlaşılmaktadır. Sarısu?ya yapılan bilinçsiz müdahaleler sazlık alanların oldukça daralmasına, dahası su seviyesinin oldukça düşmesine neden olmuştur.
            Öncelikle Doğubayazıt Sazlığı?nın tescillenmesi ve koruma altına alınması gerekmektedir. Bölgede bugüne değin kimi bilimsel çalışmalar yapılmış ve kuş varlığı, çeşitliliğine dair makaleler, tezler yazılmıştır.


            Bu çerçevede özellikle kuş çeşitliliği açısından oldukça zengin olduğu anlaşılan bu bölgenin eski doğal yapısına kavuşturulması için yeni önlemler alınması ve durumun daha da kötüye gitmesine neden olan etmenlerin de ortadan kaldırılması gerekmektedir.


            Bunun yanında uygun alanlara kuş gözlem istasyonlarının kurulması için de hiçbir sakınca yoktur, gerek yerli gerekse yabancı turistleri çekecek yeni alternatif alanlarımız neden olmasın?..



 





Orjinal Habere Git
— HABER SONU —