Mehmet Koç Yazıyor
Siyasi partilerin aday adaylarına baktığımızda en çok başvurunun yapıldığı siyasi partinin BDP olduğu anlaşılıyor.
Doğu Beyazıt Belediye Başkan Adaylığı için tam 22 kişi aday adaylığı müracaatı yapmıştır. İktidar partisi AKP’ye sadece iki kişinin başvuruda bulunduğu nazara alındığında, BDP’ye olan ilginin ne denli yüksek olduğu anlaşılıyor. Ağrı merkez ve diğer ilçelerinde de başvurular aynı oranda yüksektir.
Mart 2014 tarihinde yapılacak yerel seçimlerin en ilginç özelliği, Barış ve Demokrasi Partisine yapılan adaylık başvurularının çokluğu ve BDP adaylarının diğer parti adayları gibi halk arasında yaptıkları siyasi propaganda faaliyetleri olarak görülüyor.
Başka bir anlatımla BDP aday adayı bir kişi kendi partisine mensup olmayan seçmenlerden de destek isteyebiliyor. Bundan da anlaşılıyor ki BDP, eski BDP değildir. Çünkü önceki seçimlerde aday adaylığı diye bir durum yoktu bu partide. Adaylar BDP tarafından resen belirleniyordu ve kimsenin de itirazı söz konusu olmuyordu.
Daha da ilginç tarafı Mart 2014 seçimleri için BDP ye başvuran aday adayları biri birleri ile de kıyasıya bir mücadele yapıyorlar. BDP aday adayları parti farkı gözetmeksizin her kes ile görüşüp, seçilmeleri halinde yapacakları hizmetleri de anlatıyorlar.
Öyle eskisi gibi sırf ideolojik amaçlar ön planda değil, aday adayları, bu seçimde daha çok yapacakları hizmetleri ön plana çıkarıyorlar, bu amaçla propaganda için hazırlamış oldukları projeler hakkında seçmenlere açıklamalarda bulunuyorlar.
Görülüyor ki Barış Sürecinin başlaması ile birlikte BDP de, siyasi faaliyetler tabana yayılmış, seçimlere girmek isteyenler, kendi iradelerine dayanarak rahatlıkla aday adayı olma özgürlüğünü kullanabiliyorlar. Bu da demokrasi adına sevindirici bir durumdur.
Çünkü bu güne kadar yapılan seçimlerde BDP daha çok vatandaşlardan ideolojik amaçla oy istiyordu. Vatandaşlar da aynı şekilde daha iyi bir yerel hizmet almak için değil, BDP ye ideolojik olarak oy veriyorlardı.
Görülüyor ki Kürt siyasi anlayışı açık bir şekilde değişime uğramış, Barış Sürecinin başlaması ile beraber BDP de kabuk değiştirmiş, tabana yayılan bir hizmet partisi olma yoluna girmiştir.
Nitekim BDP adaylarına bakıldığında, onlar da tıpkı diğer siyasi parti adayları gibi göreve gelmeleri durumda daha çok yapacakları hizmetlerden söz ediyorlar. Bu da gösteriyor ki BDP de büyük bir değişim yaşanıyor.
Sonuç olarak Barış Sürecinin başlaması ile birlikte BDP de bir Türkiye Partisi olmaya başladı. Önceki seçimlerde çoğu insan aday adaylığı için BDP den uzak dururken, bu seçimde BDP ye olan ilginin artmış olması, bunun açık bir göstergesidir.
Bu itibarla BDP’nın uyguladığı politika doğru bir yaklaşımdır. Çünkü Yerel idareler halka hizmet sunmak için vardır. O sebeple belediyeler sadece hizmet üretmelidir. Siyasi faaliyetler ise tamamen Siyasi Partilere bırakılmalıdır.