DEPREM GERÇEĞİ VE DOĞU ANADOLU

Dr. Mimar CENGİZ ÇELİK’İN KALEMİNDEN

Yaşam 7.03.2025 16:11:00 0
DEPREM GERÇEĞİ VE DOĞU ANADOLU

Deprem Sadece Doğa Olayları Demek Değildir

Türkiye, deprem kuşağında yer alan ve bu gerçeği her an hisseden bir ülkedir. Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi, geçmişte yaşanan büyük felaketlerle sık sık gündeme gelmiş, bu bölgedeki yapılaşma ve sosyal altyapı sorunları da deprem riskiyle birlikte sürekli tartışılan konular arasında yer almıştır.

Doğu Anadolu, hem coğrafi hem de sismik olarak oldukça aktif bir bölgede yer alıyor. Erzincan, Elazığ, Van gibi iller yıllar içinde büyük yıkımlara yol açan depremler yaşamış ve bu durum, bölgenin ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. 1939 Erzincan Depremi, 1999 Gölcük Depremi, 2011 Van Depremi, 2020 İzmir Depremi ve 2023 Kahramanmaraş depremleri gibi felaketler, bölgenin ve Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesini zorunlu kılmaktadır.

Bununla birlikte, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki deprem riski sadece doğa olaylarıyla sınırlı değildir. Bölgenin iç yapısal sorunları, yetersiz altyapı, yanlış imar planı revizeleri, yanlış ruhsat onayları, geç güncellenen şehir alt yapı-üst yapı imar revize uygulamaları ve çoğu zaman ihmal edilen denetim kontrol süreçleri büyük depremlerin yıkıcı etkilerini kat kat artırmaktadır. Hızla büyüyen şehirler, plansız yapılaşma ve riskli alanlarda yapılan inşaatlar, bölge halkının güvenliğini tehdit eden önemli unsurlar arasında yer alıyor.

Yerel yönetimlerin bu konuda alacağı önlemler en önemli öncelikli görev. Ancak sadece belediyelerle sınırlı kalmak yerine, tüm kurum ve kuruluşlarla bu konuda sorumluluk alarak, önceden alınacak önlemlerle büyük felaketlerin etkilerini en aza indirmek mümkün olabilir. Ayrıca, halkı bilinçlendirme ve deprem anında nasıl hareket edilmesi gerektiği konusunda eğitimlerin verilmesi, tatbikatların yapılması, yaşam kültürüne eklenmesi ve devamlılığının sağlanması hayati bir önem taşımaktadır.

Deprem gerçeğiyle yüzleşmek, onu sadece doğal bir olay olarak kabul etmek değil, aynı zamanda yaşam alanlarımızı, toplumumuzu ve şehirlerimizi bu gerçeğe uygun şekilde dönüştürmektir. Doğu Anadolu’daki depremler, bir uyarıdır. Eğer tedbirler alınmazsa, gelecekteki olası bir büyük deprem, geçmişte yaşananların çok ötesinde bir yıkıma yol açabilir.

Toplum için görev alan başta yöneticiler olmak üzere her birimiz, bu felaketten kaçmak yerine onunla başa çıkmak için sorumluluk taşımalıyız. Türkiye’nin deprem gerçeğini kabul edip, bu konuda sağduyu ve bilimsel verilerle hareket etmemiz, sadece Doğu Anadolu’yu değil, tüm ülkemizi güvence altına alabilir.

Depreme karşı düzeltici ve önleyici önlem her yönetici için vicdan meselesidir.

Selam ve Sevgilerimle

Dr. Mimar Cengiz ÇELİK

 

 

 

 

Anahtar Kelimeler: DEPREM GERÇEĞİ ANADOLU
  • BIST 100

    10403,43%-0,18
  • DOLAR

    36,57% 0,07
  • EURO

    39,90% 0,72
  • GRAM ALTIN

    3414,36% 0,58
  • Ç. ALTIN

    5532,22% 0,00

Egazete


  • Salı -0.3 ° / -8.3 ° Sisli
  • Çarşamba -0.3 ° / -9.5 ° false
  • Perşembe -0.3 ° / -10.9 ° Güneşli

Ağrı

11.03.2025

  • İMSAK 04:56
  • GÜNEŞ 06:19
  • ÖĞLE 12:23
  • İKİNDİ 15:40
  • AKŞAM 18:17
  • YATSI 19:34