DEPREM DERSLERİ 60

DEPREM DERSLERİ 60

ÇAĞRI DAĞINDAN İNSANLIĞA SESLENİŞ 10

Ey insanlar...

Arada bir ayna'ya bakmada fayda vardır.

Aralarında anlaşmazlık çekişme ve kavga olan on kişi bir arada yaşama mecburiyetinde olsun.

Önlerine küçükten büyüğe silah sıralaması dizilsin.

Kılıç, tüfek, otomatik tüfek, bomba, top, tank, uçak vs. nükleere kadar uzasın.

Her bir türün arasında kilometrelerce mesafe olsun. 

Hakimiyet güce göre olduğu için grup, hakimiyet için silaha doğru yarış şeklinde koşmaktadır. Silaha varıncaya kadar hepsi yorgun düşer. Dinlenme molası süresince hakimiyet, yeni bulunan silahı ilk kapan da olur. Bu süre içinde aynı benzer silah, hemen herkesin eline geçer. Hakimiyet dengesi bozulur ve büyük vuruşma başlar.

Birbirlerini tarumar etme yorgunluğunun dinlenmesinden sonra yeni bir silah için koşu maratonu devam eder. İkinci bir üst silaha vardıklarında aynı vaziyet tekrar eder. Üçüncü--dördüncü-beşinci basamaklar hep aynı vaziyeti yaşarlar.

Bulunan her tür silahın savaşı yaşanır ve sonrakini arama yoluna geçilir.

Bu misal, aynanızın yansıttığı görüntüdür.

Sırada nükleerin aynı vaziyeti yaşatma bekleyişi vardır. Sizler, kullanma konusunda kendinizden emin olsanız bile bu eminlik, torununuz için şimdiden söz konusu değildir. Siz sadece öncekileriniz gibi kısacık ömrünüzle bulunduğunuz dönemi kalıcı dönem hesabıyla ele aldığınız için, sonrakileri umursama psikolojisine varamıyorsunuz.

Hakimiyet konunuzun çözümü için sizlere daha önceki seslenişlerimde bazı tavsiyelerde bulunmuştum. Üzerine düşünüp geliştirmenizi tekraren tavsiye ederim.

"Birbirlerine karşı sürekli silaha doğru koşanların akıbetleri ne olur" diye, dört tane cevap şıkkını en tembel öğrencilerin önüne koyun.

Mademki hakimiyet silahtan ruhsaliyete geçmiyor... Tüm silahi gücü bir noktaya toplayın ve herkesin bağlı olduğu tek nokta olsun.

Akıl şuur noktasıda aynı şekilde olsun.

Çok kutuplu dünya denilen yol, büyük vuruşmaya giden yoldur. Asıl çok kutupluluk, bahsi geçen bütün herkesin içinde olduğu kutuptur. Bu tür çokluya yüksek pozitif anlam yüklü olur. Enerjileriniz silaha doğru koşmaktan kurtulacaklar. İnsan oluş yolundaki eksiklerinizi tamamlamaya doğru koşacaksınız.

Tüm dünyaya hakim olma dürtüsü olan varsa dürtüsünü açıklasın. Buna karşı da tüm dünya, bir günlük olarak ona tabi oluşunu ilan etsin...

Neler yapmak istediğini o gün dünyaya açıklasın.

Not: şahıs'sal noktaya yazılan makaleler döneminde "itfaiye helikopteri" projesi vardı.

Yazıld mı patent için saklı mı tutuldu hatırlanmıyor.

Eğer patent için saklı tutulduysa, bu vebalin bedelini yaşarken, sebebini hatırlayıp dersler çıkarmak nasip olsun.

Beyana çıkarıldıysa, beyanları dikkate almayanlar ile ısrarsız beyanın vebal ortaklığı söz konusu olur ki, bedel olarak gözyaşı yerine alın teri dökmeyi umut etme durumu olur.

Bu kadar imkanlı devirde helikopter araçlarıyla sarkıtılacak sepetlerle hem pencerelerden insan tahliyesi mümkün olurdu, hemde södürme işinin kolaylığı olurdu.

Buna dair ortalıkta ne fikir nede hazırlık olmaması, yaşatmaktan çok öldürme ve eğlence odaklı olmanın eseri olsa gerek.

Daha öncelerde haber bülteni, görünmez palerini diye bir icattan bahsederken, onunla düşman askerinin kuşatılma kolaylığından da bahsetmişti. Halbuki bir hayvan belgeselcininde işinin kolaylaşacağından bahsedebilirdi.

Negatif tarihin aşısı o kadar baskın ki, ikinci fikir akla gelemedi demekki...

Helikopter deyince savaş akla geliyorsa, bunu sorgulamak düşer.

Ambulans ve taksi helikopteri de son dönemlerin yaygın olmayan cüzi cılız sesine benziyor.

İtfaiye helikopteri fikri, dar sokaktan dolayı mevcut tür itfaiye aracının yangına ulaşamamasından akla gelmişti galiba.

Her bir durum ayrı bir düşünceye sevk edişe sebeptir.

Geçicilik gerçeğini dikkate alış derecesinin, karşıdakini yeme açlığından baskın gelebilmesi dileğiyle...                                                                          



Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor