Tarih: 23.12.2023 10:58

DEPREM DERSLERİ (24)

Facebook Twitter Linked-in

ŞEYTANA YAKALANMAK VE ŞEYTANI YAKALAMAK

Yazılara başlarken enaniyet bulaşıklığına karşı isim ve fotoğraf kullanılması isteği yoktu fakat, gazetenin prosedürü gereği "neyse" ile geçiştirilmişti.

Son günlerde hazırlanan yazıların benzerleri ve aynıları yazı henüz yayına verilmeden medyada görülür oldu.

Bu tür şeyler, aklın yolu bir olduğu için bir sorun ve ihtiyacın aynı buluş ve çözüm yoluna çıkmalarından olabiliyor.

Hayatta bu tür örneklere çokça rastlamak mümkündür. 

Asıl mesele ise, bu benzerlik durumunun psikolojik yapının aldığı şekile röntgen filmi olmasıdır.

Yazı henüz yayına verilmeden benzerinin görülmesi, az miktarda da olsa kalbin negatif anlamda çarpmasına sebep olmuştur.

Bu sebep üzerine düşünüldüğünde, tahmini yüzde yirmilerde enaniyetin varlığına ulaşılmıştır.

Olması gereken şuydu: ilaç sadece hastalığa karşı üretildiyse, benzerinin çıkması pozitif etkiye sebep olması gerekirdi. 

Bu durum uyandırma özelliği taşımıştır.

Bu uyanış o enaniyet derecesini bitirmesede çoğalmasını önleyebilir.

- bırak şimdi şunu bunu da, senin bu açıklaman bile enaniyet artırımıdır.

- nasıl yani...?

- güya kendini ele verip temize çıkarma ayağıyla bilinç altına "vaybe kendisini deşifre eden adam" dedirtmeyi amaçlıyorsun.

- evet seni ele verip bana senin eserin olabilecek nahoş şeylerin yaptırma olasılığının varlığını beyan ediyorum.

- kendinden başka bir varlıktan mı bahsediyorsun?

- evet senden bahsediyorum.

- ben kimim? Sen kimsin? 

- literatürde sana şeytan banada ruh diyorlar.

- yani şeytanlı olduğunu kabul edip bunu itiraf mı ediyorsun?

- senin olmadığın yer mi var? 

- bu söyleşiyi yazman, enaniyetin kendisi olup büyümesidir.

- doğru söylüyorsun ama, bununla beraber senin açığa çıkman da önemlidir. Yazarken kalp atışının beğenilme pozitifi içinde oluşu var ve bu bir şekilde enaniyettir. Buda sensin ve sayendedir.

- bak bunuda beyan etmekle yine aynı hesaptasın. Bensiz olmak istiyorsan dağ gibi sesiz ve durgun olacaksın. Ben yazıyorsam ben den uzak dur yazma o zaman.

- seni ele vermek, senden dolayı olacak olan yine senin alkışlarını  da ele vermek olur. 

Sen heryerdesin. Yazmayıp köşeme işime çekilsem ne olacak... nede olasa oralarda da bulunup oralardaki işlerede karışmaya devam edeceksin. En iyisi seninle beraber böyle sahnede olayım da, başka ruhlarda seni kendinden ayrı bilmeyi öğrensin. 

- öğrensin ha... Bilgiçlik taşıyorsun. Bu açık bir ukalalıktır. Sanki başkalarının benden haberi yokmuş gibi yazıyorsun. Beni başkalarından öğrenmiş değillmisin.

- teşekkürler. Bilenler seni hatırlasın bilmeyenler ise öğrensin. 

- uyanık ve yakalayıcıymışsın. Hemde benden çok ve beni aratmıyorsun. Şimdi okuyucular hangimizin sen hangimizin ben olduğunu nasıl anlayacaklar...? Çık şimdi işin içinden bakalım.

- sen ve ben onlarda da varız. Onlar da kendilerinden bunu netleştirebilecekler. 

Bir işin sebep ve sonucu üzerinde geçicilik hakikatinide katarak derince düşünseler, ilham ile vesvese yi net görebilecekler.

- neyse.. madem yazıların aynısı var, ve benide deşifre etfin, o zaman artık boşuna kendini yorup akıl vermene gerek yok. Git başka işlerinde benimle mücadelene devam et.

- yani bu alanda beni kandıracaklarımla baş başa bırak diyorsun öylemi? 

- kandırması nice inşalar benim eserimdir.

- o inşalar ruh'un da bedende olmasını hazm edemeyen bir varlıktansa, o inşaların sebep olacağı nice yıkımlar var demektir.

- benim işleyişata katkılarım vardır. Tüm yıkılımları bana mal etmekle katkısal emeklerimi görmezden geliyorsun.

- uzun ve kısa vadede verdiğinden fazlasını alan katkı katkı değildir. 

Boşuna çırpınma. Dünya ya bir verip iki alan olduğunu saklayamazsın. 

Ruhun ilmi senin vesvesenin önünde olacak.

- işini gücünü bırakıp benimle uğraşmaya devam et o zaman. Devam etki, dünki çırakların seni bilmem kaça katlasın sende gerilerde kalmaya devam edesin.

- işte basit ve açık seçik bir vesvese... 

Ruhun ilmi de diyorki;

İleri diye kast ettiğin neresi? Öyle bir yer varsa göster, ki bu nefesten daha kıymetli ve ilerde olsun.

- bu şekilde beni kendinden ayırdığını mı? Zan ediyorsun.

- ne alaka canım.. Sensiz bu bu düzensizlikler olur mu hiç... 

- evet ben senin canınım benden kopamasın. Bak şımarmaya başladın bile.

- bende senin benimle oluşunu ve beni şımartmandan dolayı okuyucudan özür dileyerek yazıyı bitiriyorum. 

- yazıyı bitiriyormuş... 

Yazan senmisin ki bitiriyorsun. He..? 

Sen mi başlattın ben mi? 

Hadi konuşsana...

Madem konuşmuyorsun hükmen yeniksin demekki... 

Üstünlüğümü kanıtlamış oluyorsun. 

Üstün ben olduğuma göre herkes dediğimi yapacak.. 

Güya susmak altın dır'ı oynuyor hadi ordan... 

Senin bu yaşama verdiklerini göreyim...

Sus bakalım... 

Bir daha yazarken susmaya devam edebilecekmisin görürüz...




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —