Yılın son ayı olan Aralık; bireysel, sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal açılardan geçmiş on bir ayın değerlendirildiği, muhasebesinin yapıldığı önemli bir eşiktir.
Mehmet Koç
Aralık aynı zamanda anlamlı ve önemli özel gün ve haftaları da içinde barındırıyor: "Kadın Hakları Günü", "Dünya Özürlüler Günü","Dünya İnsan Hakları Günü" ve "İnsan Hakları ve Demokrasi Haftası" gibi gün ve haftalar yine bu aydadır.
O nedenle bu özel gün ve haftalar Türkiye?nin hala kanayan yarası durumundaki birçok sorunu da gündeme taşımamıza zemin yaratıyor.
Ne yazık ki; 2012 de bittiği halde hala Demokrasi ve İnsan hakları noktasında kayda değer bir ilerleme sağlanmamış, bu gün de insanları kendini güvende his etmiyor, kişi hakları konusunda demokrasi ile bağdaşmayan uygulamaların yaşandığı bir toplumda yaşıyoruz halen...
Birçok yasal değişiklik yapıldığı halde, çıkarılan yasa ve diğer mevzuat tepeden inme emirlerle yapılmakta, sivil toplum kuruluşları ve diğer demokratik kitle örgütleri ile müzakere edilmeden çıkarıldığı için halkın istek ve ihtiyaçlarına cevap vermemektedir.
2012 yılında Siyasette rahatlık getirecek Seçim Barajı düşürülmediği gibi nispi temsil sistemi konusunda da bir çalışma gerçekleşmedi. Sadece Büyük Şehir statüsündeki il sayıları artırılmak suretiyle kırsal kesimdeki insanların da belediye hizmetlerinden yararlandırılması olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesi gerekir.
Siyasal ve sosyal sorunlar dışında ekonomideki sıkıntılar da tam aşılmış değil. Nitekim bu konuda çeşitli uyarı ve eleştiriler zaman zaman basına yansımaktadır. IMF ve Dünya Bankası, Türkiye?nin hala kırılgan bir ekonomik yapıya sahip olduğunu, cari açığın büyüdüğünü buna karşın iç tasarrufun ise düşük seviyelerde olduğunu dile getiriyorlar.
Kürt sorununun çözüm yoluna girdiği, İnsan Haklarının en değerli hak olduğu demokratik Türkiye özlemi ile Yeni Yılınızı Tebrik eder esenlikler dilerim.
