Bir ağaç gibi tek ve hür...

Bir ağaç gibi tek ve hür...

Bugün Türkiye şiirinin sembol isimlerinden Nâzım Hikmet Ran`ın ölümünün 50. yıldönümü. Aradan geçen zamana rağmen memleketine getirilip bir çınar ağacının gölgesine gömülemese de şiirleri ve fikirleri belirleyici olmaya devam ediyor.

Haber: SENNUR SEZER Nâzım Hikmet, benim için her şeyden önce yaşamın her dönemi ve dönemeci için benzersiz güzellikte dizeler yazmış bir şairdir. Babıâli denilen yokuştaki basın emekçilerinin çelişkileri de ondan okunabilir: ?Ve ben şair musahhih ve ben her gün iki liraya 2.000 kötü satır okumaya mecbur olan adam...? (Yarıda Kalan Bir Bahar Yazısı) Türkçenin konuşulduğu her iklimde Nâzım Hikmet?in dizelerinin güzelliğini kabul etmeyecek insan yoktur. Ancak onun dile ve şiir tekniğine verdiği emeği de hatırlamak gerekir. Memet Fuat, Nâzım?ın Hamidiye Kruvazörü?ndeki bir gece nöbetini anlatmıştı. Nöbet tutarken, güvertede bütün gece, Yahya Kemal?in: Dün kahkahalar yükseliyorken evinizden Bendim geçen ey sevgili sandalla denizden dizelerini tekrarlayarak yürümüş. Memet Fuat, gülümseyerek ?dayanılır şey mi? diye eklemişti. Bu anıyı Nâzım?dan mı, Piraye?den mi dinlediğini soramadım. Belki de ara sıra söylediği (son günlerindeyse yazdığı) ?yazmadığım şeyi benim ağzımdan yazıp bana mal etmeyin? uyarısından korktuğum için. (Dinlediğim Nâzım öykücüklerinin çoğu yazılmadı, onun bana anlattığı biçimiyle yalnızca belleğimde kaldı). Nâzım?ın bütün nöbeti boyunca bu dizelerin istifiyle nasıl oynayabileceğini de düşündüm. Bu istif çözümlemesinin sonuçları değiştirilemez bir yapı kurmaktır. Nâzım?ın dizelerinde bu değiştirilemezlik vardır ama göze batmaz. (Orhan Veli?nin Şu şairler sevgililerden beter; Nedir bu adamlardan çektiğim? Olur mu böyle, bütün bir geceyi Bir mısranın mahremiyetinde geçirmek? dizelerini bu olay için yazdığını sanırım nedense. Oktay Rifat, Nâzım?la akraba olduğundan belki. ) Benim Nâzım?la ilgili bir başka hatırladığım olay ?Mor Menekşe, Aç Dostlar ve Altın Gözlü Çocuk? şiiriyle ilgili. Seçkin aile kızlarından biri (belki de bir kadın yazar) Nâzım?ın bu şiirindeki: ?EEEEEEEEEY... kızım, annem, karım, kardeşim sen başında güneşler esen altın gözlü çocuk, altın gözlü çocuğum benim; deli çığlıklar atıp avaz avaz burnumun dibinden gelip geçti de yaz, ben, bir demet mor menekşe olsun getiremedim sana! Ne haltedek, dostların karnı açtı kıydık menekşe parasına! ? bölümüne itiraz etmiş: ?Aman Nâzım, amma büyütüyorsun. Kaç para ki bir demet menekşe beş kuruş mudur, nedir?? Nâzım gülümsemiş: ?Siz de dünyadan habersizsiniz. Beş kuruşa bir simit alınır ve koca bir adam doyar.? Nâzım Hikmet?in şiirlerinde bir yaşam çözümlemesi vardır. Yaşadıklarını biraz alaycı bir tonla özetler ?Otobiyografi? şiirinde, ? (...) ve on dördümden beri şairlik ederim kimi insanlar otların kimi insan balıkların çeşidini bilir ben ayrılıkların kimi insan ezbere sayar yıldızların adını ben hasretlerin hapislerde de yattım büyük otellerde de açlık çektim açlık grevi de içinde ve tatmadığım yemek yok gibidir? Bunları söyleyen bir şairin sevdasını bir açlık krizi gibi anlatması iç acıtır: ?Seviyorum seni ekmeği tuza banıp yer gibi Geceleyin ateşler içinde uyanarak ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi? Nâzım?ın anadilini halkı gibi konuşmayı sevişini yansıtan bir anıyı da anlatmam gerekir. Fahri Erdinç?le Bugaristan?a geçmiş grup ağız alışkanlığıyla yineledikleri ?inşallah?, ?maşallah?, ?maazallah?, benzeri sözcükleri kullanmanın komünistlere yakışıp yakışmayacağını tartışıyorlarmış boyna. O sıra Nâzım Hikmet?in Sofya?ya geleceği haberi gelmiş. Tartışmayı Nâzım?a taşımaya karar vermişler. Nâzım biraz dinlemiş ve ellerini kaldırıp haykırmış, ?Bırakın böyle saçma tartışmaları Allah aşkına.? Nâzım Hikmet?in şiiri sevdanın ve yurt özleminin sözcüklerden kurulu anıtlarıdır. Sonsuzluğa uğurlanan Güzin Dino da artık şu dizelerle anımsanacak: .... Saint-Michel rıhtımından çıkar yola Yüzer bacaların üstünde Dino?ların tavan arası Burası ölümsüz dostlukların gemisi (...) Ve duvarda ?Ah?ın iki gözü iki çeşme Ve Güzin ablam zeytin dalıdır ( ...) Abidin dümeni Güneydoğuya kıvır Varalım Emirgan?a Bu günlerde Emirgan?da kıyıda bir görünüp bir kaybolacak Dinoların tavan arası:Ve Nâzım?ın Abidin?in, Güzin?in gölgeleri..

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor