Doğubayazıt´a bağlı Gürbulak Sınır Kapısı´nda araç kuyruğunda bekleyen tır şoförleri, birlikte hazırladıkları sofralarda oruç açıyor.
- Tır şoförü Kayhan:
"Şoförlüğün en güzel yanı, farklı insanlar tanıyoruz, farklı kültürler ve yemek çeşitleri tanıyoruz. Dün iftar soframda başka arkadaşlar vardı, bugün başka arkadaşlarla oruç açacağım"
- Tır şoförü Er:
- "Ne kadar evden memleketten uzakta olsak, imkanlarımız ne kadar kısıtlı da olsa gümrük sıralarında orucumuzu tutuyor, ibadetimizi çok şükür yerine getiriyoruz"
Avrupa ve Türkiye´den aldıkları yükü İran, Türkmenistan ve Afganistan´a götürmek için sınır kapısına gelen ve geçişlerin yavaşlaması nedeniyle sınır kapısında bekleyen tır sürücüleri, birlikte hazırladıkları sofralarda oruç açıyor.
Ramazanda ailelerinden kilometrelerce uzakta zorlu mesailerinin ardından sınırda oruç açan şoförler, iftar yemeğinin ardından demledikleri çaydan içerek sırada bekliyor.
Sınır kapısında bekleyen tır şoförlerinden Yusuf Kayhan, yaptığı açıklamada, Gaziantep´ten yüklediği yükü İran´a götüreceğini söyledi.
Gürbulak Sınır Kapısında 15 kilometre kuyruk olduğunu belirten Kayhan, "Burada sırada bekliyoruz. Orucumuzu tutuyor, yemeğimizi sandığımızda yapıp yiyoruz. İki gündür geldik, daha sıradayız. Ne zaman geçeceğimiz belli değil. 3-4 gün sürer herhalde." dedi.
Ramazan ayından dolayı tedbirli geldikleri anlatan Kayhan, şöyle konuştu:
"Sandığımıza gıda maddesi, içeceğimizi her şeyimizi doldurup geliyoruz. İhtiyacımızı karşılayacak her şeyimiz var. Biz şoförler ailelerimizle bir araya gelemiyoruz. Ramazan olsun, bayram ve düğün olsun. Bütün ömrümüz yollarda geçiyor. Ailemizle birlikte pek sosyal yaşantımız olmuyor. Onlarla birlikte aynı sofrada olmak isterdik. Ekmek parası işte. Ailemizin rahatlığı için buradayız. Şoförlüğün en güzel olan yanı farklı insanlar tanıyoruz, farklı kültürler ve yemek çeşitleri tanıyoruz. Dün iftar soframda başka arkadaşlar vardı, bugün başka arkadaşlarla oruç açacağım. Her gün farklı kişilerle oturup kalkıyoruz."
- "Tırımızın dolabı mini mutfak"
Şoförlerden Hakkı Kılıç, 30 yıldır tır şoförlüğü yaptığını ve ömrünün yollarda geçtiğini söyledi.
Ramazan ayını ailesinden uzakta geçirdiğini anlatan Kılıç, şu değerlendirmede bulundu:
"Ramazan ayındayız. Çoluk çocuğumuzdan uzak sırada bekliyoruz. Tırımızın dolabı mini mutfak. Evimizin mini mutfağı yani. İçerisinde her şeyimiz olur, yoksa zaten rezil oluruz. Yıllardır böyle. Allah´a şükürler olsun ramazan ayındayız. Rabbim bugünleri gösterdi bize. Orucumuzu tutuyoruz. Allah´ın verdiği imkanlarla iftar ve sahurumuzu yapıyoruz. Her gün farklı bir arkadaşla birlikte sofra kuruyoruz. Pilavı başka biri yapar, yemeği başkası, çorbayı da başkası yapar. Her gün değişik insanlarla sofranızı paylaşıyorsunuz. Saatlerce muhabbet edip çayınızı yudumluyorsunuz. Bizim hayatımız da böyle."
Şoförlerden İhsan Er, 4 gündür sınır kapısında kuyrukta beklediğini ve iftar yemeklerini tırdaki sandıklara doldurdukları gıda maddeleriyle hazırladıklarını anlattı.
Oruç ibadetini yerine getirdiklerini söyleyen Er, "Orucumuzu tutuyoruz ve elimizden geldiğince arkadaşlarla ortaklaşa kendi çabamızla yapıyoruz. Bu da ramazanın verdiği ayrı bir duygu. Ne kadar evden, memleketten uzakta olsak, imkanlarımız ne kadar kısıtlı da olsa gümrük sıralarında orucumuzu tutuyor, ibadetimizi çok şükür yerine getiriyoruz." sözlerine yer verdi.(AA)
