6'lı masa olarak bilinen ana muhalefet, Parlamenter sisteme yeniden dönülmesinin öncelikli politikaları olduğunu savunurken, 

İktidardaki Cumhur ittifakı partileri ise, mevcut sistemi savunuyor ve bir nevi başkanlık sistemi olan bu idare şeklinin devamını istiyor. 

Her iki sistemdeki amaç, cumhuriyet ve demokrasi ise, vatandaş memnuniyeti hedefleniyorsa, ister başkanlık sistemi, ister parlamenter sistem olsun biz vatandaşlar için çok önemli olmasa gerek.

Halen ülkemizde 85 milyon dolayında insan yaşıyor. Bu insanların yaşayacakları ve çalışacakları koşulları yaratmak, serbestçe düşünüp ve özgürce üretebilecekleri bir ortamın sağlanması amaçlanıyorsa ne ala... 

Önemli bir konu da hukukun üstünlüğü ilkesidir. Bu da tüm kurumlarda sağlandı mı, şahsen benim için bir sorun kalmıyor.  Ha parlamenter sistem olmuş ha başkanlık sistemi, hiç fark etmez.

Bir başka ifade ile hak ve özgürlükler, hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığı olduktan sonra  sistemin adının ne olduğu, yetkinin hangi makam tarafından kullanıldığı, yurttaş için önemli olmasa gerek.

Burada önemli olan Cumhuriyet ile birlikte demokrasidir. Tabi ki ileri bir demokrasi olması çok daha gurur verici olur.

Nitekim dünyada, bu şekilde çok sayıda devlet vardır. Halen bütün uygar devletlerin nerede ise tamamında demokrasi vardır.

Demokrasilerin özelliği halk, yöneticilerini kendisi seçiyor.  Ayrıca bir başka özelliği de  şimdiki Avrupa Birliğinde uygulanan kurallar ve hukuk normları geçerlidir. 

Yasama, Yürütme ve Yargı, ayrı olup üçü de, biri birinden tamamen bağımsızdır. 

Daha da önemlisi bir kurallar rejimi olan Demokrasilerde, temel hak ve özgürlükler anayasal ve yasal güvence altındadır.

Demokrasinin bir diğer güzelliği ise, yönetenler her zaman hesap verme durumunda oldukları için yönetimde şeffaflık da en üst seviyededir. 

Onun içindir ki  demokratik sistemlerde basın,  çok etkin bir şekilde çalışıyor ve kamuoyundan hiç bir şey gizlenemiyor. 

Öte yandan, tam teşekküllü demokrasilerde sadece milletvekilleri yada belediye başkanları seçimle iş başına gelmiyor. Valiler bile halk oyu ile göreve geliyorlar.

O nedenle halk memnuniyeti, elden geldiğince en üst seviyede korunuyor. Aksi durumda bir sonraki seçimlerde yeniden göreve gelememe söz konusu olabiliyor.

Yine demokratik sistemlerde seçimler düzenli aralıklarla yapılıyor. Ayrıca seçimlere birden çok partinin katılması da, keza demokrasinin bir başka güzelliğidir. Çünkü demokrasilerde hiç bir dönemde tek parti hakimiyeti olmuyor.

O sebeple muhalefet partilerinin, iktidar olma şansı her zaman vardır. Onun için de muhalefet, sürekli, yarın iktidar olacakmış gibi bir çaba içinde oluyor.

Binaenaleyh siyasal yönetimlerde önemli olan demokrasidir, cumhuriyettir. 

Çünkü demokratik sistemler evrenseldir. Başkanlık Sistemi yada Parlamenter sistem olması, hiç bir zaman demokrasiye halel getirmez