-İHH İnsani Yardım Vakfı Ağrı Şubesi Başkanı Anığı: "Bu adım yıllarca sürdürülmüş bir savaşın sonucunda oluşan acının, akan kanın, dökülen gözyaşının ve yitirilen canların bir daha olmaması adına atılmış büyük bir adımdır"

Ağrı Ziraat Odası Başkanı Yavuz Aydemir, "Barış süreci, hem kardeşliğimizin iyice yerleşmesine hem de ülkemizin dünya sahnesinde daha iyi yerlere gelmesinde büyük bir etkendir" dedi.

Aydemir, PKK`ya silah bırakma çağrısına ilişkin yaptığı açıklamada, bu işin bitimine sebep olacak kişilerin kendilerine cennetin kapılarını aralayacaklarına inandığını belirtti.

Barış sürecinin geleceğe bir umut ışığı olduğunu ifade eden Aydemir, şöyle devam etti:

"İnanıyoruz ki bu iş en kısa sürede tamamıyla bitecek. Barışın ve kardeşliğin dağlarımızda çiçeklerin yetişmesinde, halayların, ortak sevinç ve acıların yaşadığı bu coğrafyanın eski haline gelmesine sebep olacaktır. Dünya ekonomisinde 20 sıradan ilk 10`a taşınması içinde çok önemli bir süreçtir. En önemlisi can gitmeyecek. Ölümden öte bir şey yoktur, gençlerimiz ölmeyecek. En büyük muradımız da budur. Allah her iki taraftan da razı olsun. İki tarafta samimidir. Yapılan silah bırakma çağrısı tarihidir. Çiftçiler adına olsun ve diğer Ağrı`daki STK`lar olarak her iki tarafa hayır dualarımızı gönderiyoruz. İnşallah en kısa sürede muradımıza ereceğiz."

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Ağrı Şube Başkanı Kerem Anığı da bugün gelinen aşamanın barış adına oldukça önemli bir gelişme olduğunu söyledi.

Barışa, kardeşliğe ve adalete dair umutların daha fazla güç kazandığını vurgulayan Anığı, "Toplumda oluşan ümitsizlik, karamsarlık ve belirsizlik daha çok zayıflamıştır. Bu adım yıllarca sürdürülmüş bir savaşın sonucunda oluşan acının, akan kanın, dökülen gözyaşının ve yitirilen canların bir daha olmaması adına atılmış büyük bir adımdır" dedi.

İnsaf ve vicdan sahibi tüm insanların barışa ve huzura dair umutlarını yeniden yeşertecek bir adım olduğunu anlatan Anığı, şöyle devam etti:

"Bugüne kadar ateş düşen ocakları, yakılan, yıkılan köyleri, ciğeri yanan tüm anneleri, hatta bombalanan dağları, taşları dahi sevindirecek. Bu süreci hem bölge halkı hem de STK`lar olarak yakinen takip etmeliyiz. Barış ve kardeşlik ikliminin bir sağlam adımlarla ilerlemesi ve bir daha bu topraklara nifak tohumlarının ekilmemesi için her birimiz elimizden gelen gayreti ve hassasiyeti göstermeliyiz. Siyasetçiler de çözüm sürecini yaralayacak, sekteye uğratacak bir üslup kullanmaktan kaçınmalıdırlar. Bu saatten sonra halkın çözüme, barışa ve kardeşliğe olan umutlarını hiç kimsenin kırmaya hakkı yoktur."

Kentte esnaflık yapan Rıfat Aslan ise sürecin önemli bir gelişme olduğunu belirterek, "Cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. Türkiye için faydalı ve başarılı bir sonuç olacağına halk olarak inanıyorum. Bizim için Türkiye bir bütündür. Bu ülke hepimizindir. Biz etle tırnak gibiyiz ayrılmamız çok zor" ifadelerini kullandı.

Esnaf Mustafa Buğur ise silah bırakma çağrısının millet arasında en büyük bayram olduğunu belirtti.

"Halkın üzerindeki bu stres kalkarsa bu iller de gerçekten çok güzel şeyler olur" diyen Buğur, "Birbirimizi kırmaya kime ne faydası var. Türkü, Kürdü Laz`ı ve diğerleri yani Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkes zarar görüyor" dedi.

 Bu sürecin olumlu şekilde bitirilmesini umut ettiklerini vurgulayan Buğur, "Barış süreci sonuçlanınca artık herkes rahat eder. Kimse memleketini bırakıp başka yerlere gitmez. Dua ediyoruz inşallah bundan sonra gözyaşları ortadan kalkar. Kardeşlik geldiği zaman çocuklarımızı askere ve üniversiteye gönderdiğimizde rahat bir şekilde yatacağız. Silah bırakma çözüm sürecine çok büyük katkısı var. Buna gönülden inanıyoruz" diye konuştu. (AA)