FIRAT BEYAZIT ÇELİK YAZIYOR
Medyada artık yeni bir habercilik biçimi hakim: "Twitter veya Faceebok gazeteciliği"
Bu gazetecilik türü gündemdeki konular hakkında aklına geleni yazıp, paylaşmak suretiyle edinilen derlemeyi sayfalarda, köşelerde, haber sitelerinde zahmet harcamandan paylaşmaya dayanıyor.
Bir elin parmaklarını geçmeyen sosyal medya diye adlandırdığımız internet siteleriyle aşk hayatımızı düzenliyor, iletişimimizi sağlıyor, dedikodu yapıyor, zaman geçiriyoruz. Zaman zaman şikayetler olsa da çoğumuz bu durumdan memnun.
İnternet kullananlar için varsa yoksa Facebook, instagram ve Twitter? Birkaç yıl önce kimsenin bilmediği bu üç site, hayatımızın tam merkezine oturdu. Meğer yazmayı ne de çok seviyormuşuz da haberimiz yokmuş...
Okumayı sevmeyen bir toplum olduğumuzu bilmeyen yoktur. Kitap okumayız, gazete okumayız. İş internete gelince ise neredeyse 24 saat çevrimiçi olmaya çalışıyoruz. Sürekli bir şeyler yazıyoruz.
Facebook, instagram ve Twitter olmasa medya ne yapacak?
Durum böyle olunca haber mecraları da bu siteleri kaynak olarak kullanmaya başladı. Artık çoğu gazeteler ve gazeteciler Facebook, instagram ve Twitter`dan besleniyor.
Herkes bu siteler üzerinden duyduklarını başkalarına aktarmakla meşgul. Yalan yanlış her şey birbirine karışmış durumda. Doğru mu yalan mı sorgulayan yok? Bir yerden aldığını başkalarına aktarmak son moda... Bilgi hızla kirleniyor kimse sesini çıkarmıyor.
Bakın gazetelerin sayfalarına, televizyonların magazin programlarına? Facebook, instagram ve Twitter´ın adı geçmeyen haber bulmak mümkünü var mı? Facebook, instagram ve Twitter`da şu şöyle yazdı, o buna laf attı, bununla polemiğe girdi falan filan...
Facebook, instagram ve Twitter`da herkes kendi beyliğini kurmuş. Ne kadar takipçin varsa o derece güçlüsün. Ha bir de bunun ticaretini yapanlar var. Veriyorsunuz 30-40 lira size "organik takipçi" gönderiyorlar. İstediğiniz kadar takipçi almanız da mümkün.
Facebook, instagram ve Twitter ile işte böyle bir gazetecilik ortaya çıktı. İnternetten kopyala, kes, yapıştır haber yap günü kurtar. Yarın yine malzeme çıkacak nasılsa...
Facebook, instagram ve Twitter`ı en aktif kullanan ülkelerin başında geliyoruz. Her şeyi yazıyoruz, retweet ediyoruz, abuk sabuk hastag açarak eğleniyoruz. Evden dışarı çıkmak artık zor gelmeye başladı. Dilimizi de son derece yozlaştırdık. Kelimeler hızla kısaldı ve yavanlaştı. 140 satır karakter bize yetiyor.
Sosyal medya gazetecileri köreltiyor.
Bu durumdan en çok zararı gören kesimlerden biri de gazetecilerdir...
Gazeteciler, gazetecilik mesleğinin özünü yitirmeye başladı. Bilgi toplama, analiz etme, arşiv karıştırma yok. Artık en büyük haber merkezi Twitter ve Facebook.
Bu mu gazetecilik, habercilik? Bu mudur bilgi toplama, haber atlatma? ?
Özellikle magazin haberciliğinde haber kaynağı olan ünlüler istediğini yazıyor istemediğini yazmıyor. Facebook´ta, Twitter´da? Yazdıkları al gazetede ya da internette kullan?
Yazılmayan şeyler zaten haber olmuyor ki; kimse bilmiyor çünkü? Aslında ünlülerin basın danışmanları ile iletişim kurmaya bile gerek kalmıyor? Kendi haberciliğini yapıyorlar zaten. İstediklerini yazıyorlar ve fotoğraflarla süslüyorlar. Kendi reklamlarını bedavadan yapıyorlar.
Twitter takipçisi sayısı çoğaldıkça bazı kişilerin egoları tavan yapıyor.
Peki gazeteciliği kim yapacak? Gazetecilere ihtiyaç yok o zaman?
Böyle kolay gazetecilik yapılacaksa, gazetecilik adıyla internetten al kullan şeklinde yapılacaksa gazetecilere ne ihtiyaç var?
Neden binlerce genç iletişim fakültelerinde okuyor? Okumasın o zaman. Nasıl olsa gazetecilere ve gazeteciliğe ihtiyaç yok ya...
Medya artık gerçekten haber üretmekten aciz. Ucuz gazetecilik anlayışı hakim. Bunu anlamak için alim olmaya gerek yok.
Çarpıcı ve özgün haberlere imza atmadıkça, birbirimize haber atlatmadıkça gazeteciliğin ne anlamı, ne heyecanı kalır?
Son olarak bir şey sormak istiyorum: "Yarın kime neyi okutacaksınız ey Facebook, instagram ve Twitter gazetecileri?"
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55
Ağrı
22.11.2024