Beni Ardahan'ın en kuytu sokağının üzerinde bulunan evinden aradığını belirtip karanlıkta kaldığını ve bu nedenle hırsızların üç atını, tavuk ve kazlarını çaldığını ağlayarak anlatan Kura nehrinin yanı başındaki ev sahibi kadını düşünürken karanlığı aydınlatacağını söyleyip özelleştirme adı altında aldığı devletin elektrik şirketinin adını Aras nehriyle süsleyen firmanın kestiği elektrik faturalarının adeta akçeye döndüğünü belirten Doğubayazıt’tan bir mesaj aldım.
"Gazeteci Ağrı dağının eteklerinde bulunan bizlere Ağrı dağı rakımlı rakamlarla kesilen faturaları da yaz" diyen mesaja baktığımda bölgenin elektrik enerjisini özelleştirme yoluyla adeta bedavadan alan firmanın yani Aras elektrik a.ş ye ait faturaların onbin olmadı kırkbin ve üstü rakamlarla doldurulduğunu görüp şok oldum.
Ardahan gibi yoksul ve sanayinin olmadığı yoksul Ağrı'da nasıl olur böyle yüksek faturalar kesilir diye düşünürken gelen 2.mesajla iyice şok oldum.
Çünkü aynı firmanın bölgedeki çalışanlarının vatandaşa dağıttığı bu yüksek rakımlı pardon rakamlı faturaları adeta "ölümü gösterip sıtmaya razı etmek"misali" hallederiz abi" diyerek birden bu faturaları sildiklerini, silemeseler de %35 ine razı ettiklerini öğreniyordum. Ama "hele sen bin lira ver bakayım" "diyerek.
Tabi bunlar iddia ama her iddianın altında bir gerçek yatar. Bu söz" ateş olmayan yerden duman çıkmaz" deyimini akıllara getiriyor. Ardahan'da lambaları karanlık sokağa değil aya baktığı söylenen Aras elektriğin faturalarının akçeye döndüğü ileri sürülen kapısı kayıp sarayı bulunan Doğubayazıt'ında bulunduğu bölgenin yavaş yavaş üşümeye başladığı bu günlerde Arası dondurduğu gibi insanları da donduracağa benzer.
Tabi akçeyi verip yüksek rakımdan düşürülerek küçültülen rakamlarla ısınmayı ışık görüp ısınabilirlerse..