Tarih: 28.06.2014 22:01

AĞRI`DAKİ SEÇİM YENİLGİSİ

Facebook Twitter Linked-in

Mehmet Koç
AKP adayı Hasan Arslan adeta bir hezimetle beş yıl süre ile sürdürdüğü başkanlık seçimini kaybetti. Ağrılı olmayan, belediyecilik konusun da her hangi bir deneyimi de bulunmayan BDP adayı Sırrı Sakık, önemli denebilecek bir farkla Ağrı’ya başkan seçildi.
AKP, seçimden hemen sonra başarısızlığın nedenini araştırdı, sonuçta il başkanını kusurlu buldu ve başkan Abbas Aydın ile yönetimini görevden aldı. Başarısızlığın nedenleri apaçık ortada iken, kabahatin kısa yoldan bir günah keçisine yüklenmesi öteden beri uygulanan bir yöntemdir.
AK Parti iktidardadır, Ağrı’nın üç partili milletvekili vardır, Belediye Başkanlığı beş yıldan beri Hasan Arslan tarafından yürütülüyor, Aslan, devletin bütün olanaklarından yararlanabiliyor, bürokrasi top yekûn arkasında ve buna rağmen seçim kaybediliyor, yenilginin müsebbibi il başkanı kabul ediliyor ve başkan görevden alınıyor, ne de isabetli bir tespit(!)…
Ağrı’daki seçim sonuçlarının AKP tarafından bu şekilde değerlendirilmesi çok amatörce bir yaklaşımdır. İnsan bu kadar da Ağrı’ya yabancı olamaz. Tıpkı mevcut Ağrı milletvekillerinin aday yapılması gibi.
Oysaki seçim döneminde gördük ki yetkililerin içinde en çok didinen, faaliyet gösteren İl Başkanı idi. Milletvekilleri merkezlerin dışına çıkmazken, hatta çoğu zaman kaçamak yapıp seçim bölgesinden ayrılırken, başkan Abbas Aydın, Ağrı’nın her bölgesinde ciddi çalışmalar yapıyordu, bunu her kes gördü ve biliyor. Doğu Beyazıt seçiminde bile çok ciddi çabalar gösterdi.
Kaldı ki İl Başkanının bir yetkisi yok ki seçimlerin kaybına neden olsun. Başkan, sadece kendisine intikal eden sorun ve sıkıntılara aracı oluyor, seçmen taleplerini belediye başkanına veya milletvekillerine aktarıyor hepsi o kadar. O sebeple asıl seçim üzerinde etkili olması gerekenler, milletvekilleridir, görevdeki belediye başkanıdır.
Bütün Ağrı halkı biliyor ki bu dönem seçilen milletvekillerinin kutlama mesajları göndermek dışında halka yönelik bir faaliyetleri bulunmuyor, belediye başkanı ise, beş yıllık dönemi boyunca olumlu bir etki bırakmamış, halktan uzak durmayı tercih etmiştir. Daha da önemlisi AK Parti yetkilileri de bu başarısızlığa tamamen bigane kalmışlardır. Vaziyet böyle olunca seçim kaybını normal karşılamak gerekir.
Bir kere AK Parti tabanı bile Hasan Arslan’ın yeniden aday yapılmasına karşıydı, fakat nedense AKP bunu görmedi. Çünkü Hasan Arslan, başarısız bir belediye başkanıydı, halk ile hiçbir zaman bütünleşemedi, halka karşı bir kamu görevlisi gibi hareket etti.
Ağrı milletvekilleri ise Allaha emanet, halkı için umut olmaktan çıkmışlar, danışmanları bile Ağrı’lı değildir, yandaşları dışında kimse ile alakadar olmuyorlar, o nedenle vatandaşlar, kendilerine karşı mesafeli duruyor, yanlarına gitmeye bile tereddüt ediyorlar.
Eğer, Başbakan Erdoğan Ağrı’ya gelmemiş olsaydı yenilginin faturası çok daha büyük olacaktı. Herkes biliyor ki AK Partiye verilen oylar sadece Erdoğan’ın hürmetine veriliyor. Yoksa iş milletvekillerine ve Hasan Arslan’a kalsaydı tam bir hezimet çıkardı.
Sözün kısası Hasan Arslan’ın yeniden aday gösterilmesi yanlıştı. “Abbas yolcu” misali, seçim kabağının gayet başarılı bir il başkanı olan Abbas Aydın’ın başında patlaması ise bir başka yanlış… 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —