Yakın zamana kadar Ağrı´nın kalkınması için tek muhatap olarak Ağrı milletvekillerini gördük. Dolayısıyla hep vekillerinden yatırım ve hizmet bekledik. Çünkü seçim sırasında taahhütleri vardı?
Milletvekilleri, Ağrı´nın sorun ve sıkıntıları ile yeterince alakadar olmadıkları zaman, ya da temsil etme noktasında yetersiz kaldıklarında ise her fırsatta eleştiri alıyorlardı.
Seçildikten sonra Ağrı´ya gelmeyerek halkı yalnız bıraktıklarında veya daha çok yakınlarının işlerini takip etmekle yetindikleri ortaya çıktığında ise halkın tepkisi daha da yükseliyordu.
Bundan dolayı birçok kere bazı Ağrı milletvekilleri, özellikle başbakanın huzurunda halk tarafından yuhaladı bile.
Ağrı milletvekilleri, alışılmış imajlarını yitirdikleri için artık en rahat dönemlerini yaşıyorlar. Çünkü vatandaşların vekillere olan güven ve ilgisi çok azalmış. Başka bir ifade ile vekillerden iş çıkmıyor artık.
O sebeple Ağrı için, eskisi gibi her şeyi milletvekillerinden bekleme devri kapanmış durumdadır.
Bundan sonra Ağrı´nın kalkınması için takip edilecek yeni yollar aramak gerekiyor. Artık milletvekillerinden medet ummak yerine, Ağrı´ya özgü yöntemler kullanmak suretiyle kalkınmaya gayret etmek daha mantıklıdır. Geçmişte yapılan benzeri teşebbüslerden başarılı sonuçlar alınmıştır.
Başbakan ya da bakanlardan Ağrı´ya, üretken, müteşebbis, deneyimli ve başarılı yöneticilerin atanmasını istemek, ödenek ya da yatırım talep etmekten çok daha faydalı olur.
Nitekim geçmişte ve halen Ağrı bölgesinde yapılan bazı hizmetlere baktığımızda, hiç birinde siyasi katkı olmayıp, hepsinin altında yöneticilerin imzası bulunmaktadır. Bu itibarla inancım odur ki, başarılı bir mülki erkân kadrosu ile Ağrı´nın birçok sorun ve sıkıntısını aşmak mümkündür.
Dikkat edilirse Ağrı´ya atanan bazı yöneticiler, gerçekten hatırı sayılır izler bırakmışlar ve bırakmaya devam ediyorlar. Dolayısıyla halk yararına olan bu hizmet ve yatırımlar her vesile ile hatırlanmaktadır.
Ağrı´nın, mevcut ekonomik olanaklarını harekete geçirerek, bölgeye iktisadi ve sosyal canlılık getiren yöneticiler gördüğümüz gibi, merkezi bütçeden ödenek kullanmadan, yerinde bir planlama ile her ilçenin durumuna göre etkin ve mütevazi yatırımlar gerçekleştirenleri de gördük.
Bu yöneticiler sayesinde, bir dönem Ağrı Spor 2.ligde oynarken, Doğubayazıt Karabulakspor ise 3.ligde oynamıştır. Yine çok zor bir dönemde kapalı olan köy okulları, köylerdeki lise mezunu gençler görevlendirilerek, okulları açık tutmayı başaran yöneticilerde gördük.
Unutulmaması gerekir ki Doğubayazıt´taki NUH´UN GEMİSİ, Ağrı´da görev yapan bir valinin çabasıyla kabul görmüştür, keza AHMEDE XANİ, yine halen görevde olan valimizin gayretleri sonucu kamuoyuna tanıtılmıştır. Ağrı´da yapılan spor tesisleri, Diyadin Termal yatırımları, Okullar, fabrikalar vs. bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.
Bütün bunları şunun için yazıyorum. Ağrı, zengin kaynaklara sahiptir. Ağrı´ya sorumluluk sahibi, üretken ve girişimci yöneticiler atanırsa, başta milletvekilleri olmak üzere her kes rahatlayacak, dolayısıyla mevcut sorun ve sıkıntılar da azalacaktır.