Elbette ki açılan marketlerin birçoğunda vatandaşın alım gücü düşünülüyor olsa da bazı gözde marketler açtıkları kampanyalarla ne yazık ki hiç de samimi olamıyorlar.
İndirim yaptıklarını kocaman pankartlarla halka duyuranların market içine girdiklerinde bunun ne denli aldatmaca olduğunu görmektedirler.
Bir marketin kafesinde oturur dinlenmek isterseniz Ağrı’da normal çay evlerinde bir bardak çay fiyatı 50 kuruştur ancak burada oturup bir çay içerseniz 1 lira ödemek zorunda kalırsınız. E pes doğrusu bir bardak çaya 1 lira, bir pet su şişesine 1 liraya satmanın insafsızlık olduğunu nasıl izah ederler anlamak mümkün değil.
Bu tutum ve davranış halkı bu marketlerden uzak tutmaya gereksinim olmayacak mı? Bunun yanı sıra bir cafede bir dondurmayı 10 liraya satma gibi bir fırsatçılık söz konusu buraya gelip bir su bile içseniz 1 lirayı gözden çıkarırsınız.
Bir arkadaşım geçenlerde ailesiyle bir kafeye gitmiş 4 dondurma 3 suya tam 54 lira hesap ödemiş, bu nasıl bir iştir ki bir cafede sanki boğaz manzaralı bir mekanmış gibi bu kadar fahiş bir hesabı müşteriye yüklemeyi göze alıyorlar yine anlamak mümkün değil.
İşte bu ve buna benzer mekanlar ne yazık ki vatandaşı sömürdükçe sömürüp vatandaşın bir kez gittiği yere bir daha gitmeme kararı almasına neden olunuyor.
Ağrı’da ne yazık ki denetim mekanizması işlemediği için açılan her mekan ne yazık ki vatandaşın canına okuyor ve vatandaşın şikayet mekanizmasını işletmeye neden oluyor. İşsizin, fakirin, yoksulun çok olduğu bir ilde yaşamaktayız. Böylesine mekanlara bunlar gitmesin demek mi isteniyor? İlla ki paralı insanlar mı gelsin deniliyor?
Ne yazık ki böylesi bir tutumla karşı karşıyadır Ağrı insanı. Halkımızın alım gücü malum ama her nedense bu marketlere rağbet her geçen gün artmaktadır. Hal böyle iken paralarına trilyonları katanlar doyumsuzluk içinde biraz da halkı düşünüp gerçek manada halka hizmet etme gibi bir düşünce içine girseler. Ağrı halkı bilindiği gibi istihdamın olmadığı bir ilde yaşamanın acısını çekmektedir. Devamlı şekilde tüketime dayalı mekanların açılması karşısında ne yapacaklarını şaşırmış haldeler.
Küçük esnafın neredeyse bitme noktasına geldiği günleri yaşıyoruz. Tüketime dayalı mekanlar ne yazık ki bu garibanları da bitirmiştir. Marketler bilindiği gibi peşin para ile ürün satmakta bunun doğal sonucu olarak ta sıcak paraya kavuşmanın yolunu bulmuşlar ya ne koparsak kardır hesabı içindedirler ve diledikleri ürünü diledikleri fiyata satma fırsatçılığı içindedirler.
Tıpkı kocaman pankartlarla indirim yaptıklarını duyuranların mekanın içine girdiğinizde bu indirimlerin ne denli aldatıcı olduğunu gördüğünüz gibi.
Nasıl olsa bu ilde denetim diye bir mekanizma işlemiyor ya vurun abalıya demek isteniliyor. Allah tüketicilerimize sabırlar versin demekten başka bir şey gelmiyor elimizden. Son sözümüz de paragözlerin gözünü toprak doyursun diyor ve halkımızın alım gücünü düşünmeyip sadece kazanmak daha çok kazanmayı düşünenleri de ıslah etsin...