NEZİR ÇELİK´in Kaleminden

Demokratik yönetimlerde meclis kürsüsü sorun ve sıkıntıların serbestçe dile getirildiği yerdir. Milletvekilleri, bu kürsüde seçim bölgelerindeki sıkıntıları ve memleketin genel sorunları hakkında eleştiri ve açıklamalarda bulunurlar. TBMM kürsüsünde yapılan konuşmalar sonuçta hükümetin de önünde yapıldığı için, yürütme makamları da ister istemez bu taleplerle alakadar olmak durumunda kalıyorlar.

O nedenledir ki birçok milletvekili Meclis Kürsüsünü çok etkili bir şekilde kullanıyor. Kürsünün önemini bilen vekiller, devamlı bölgelerinin meselelerini burada anlatarak hem seçmenlerine mesaj veriyorlar hem de ilgili bakanların yine kürsüde kendilerine cevap vermesini sağlıyorlar.

 Fakat Ağrı milletvekilleri her nedense kürsüyü pek sevmiyorlar.  Son 25 yıldan bu yana Ağrı milletvekillerini ciddi bir konu sebebiyle TBMM kürsüsünde göremedik. Ya da bu güne kadar Ağrı milletvekillerinden biri, Ağrı, ya da Türkiye hakkında bu kürsüye çıkıp bir konuşma yapmadı. Nedendir bilinmiyor, ama TBMM kürsüsünde konuşmak bizim vekillere adeta zor geliyor sanki.

O nedenle eski milletvekillerini düşündükçe, onları, şimdikilerle mukayese etmek gerçekten çok zor oluyor. Sanki eskiler milletvekili idiydi de şimdikiler birer bürokrat gibi.

Belki de tamamen halk iradesi ile seçilmedikleri için böyle davranıyor olabilirler. Mensup oldukları parti tarafından vekilliğe uygun görüldükleri için, halka karşı fazla da bir minnetleri bulunmuyor. Vatandaş da bunun farkında, dolayısıyla onlardan fazla bir şey beklemiyor.

Ağrı Milletvekilleri yaklaşık 650 bin Ağrı´lıyı temsil ediyorlar. Düşünülürse çok büyük bir sorumluluktur. Realiteye göre hareket etmek durumundadırlar. O nedenle Ağrı´lı bile olmayan danışmanları ile hemşerilerimizi oyalamaktan vazgeçip halkın beklentileri doğrultusunda çalışmaları lazım.

Birde Bereket versin ki Ağrı´nın son iki valisi olan Sayın Mehmet Tekinarslan ve Sayın Musa Işın, vatandaşlara çok yakın durdukları için, vekillerin yaratmış oldukları boşluğu devletin imkanlarıyla kapatmaya gayret ediyorlar. 

Demekki Ağrı Valileri de olmamış olsaydı. Ağrı´nın hali nice olurdu?...