Tarih: 23.10.2014 10:23

AĞRI İLİNİN POTANSİYELİ NEDİR VE AĞRI İÇİN NE YAPILABİLİR?

Facebook Twitter Linked-in

Ayrıca, az gelişmiş olan bölgemizin devlet tarafından desteklenmesi ve geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu yazımızda, Ağrı ilinin önce ekonomik profilini ortaya çıkarmak, daha sonra yapılması gerekenleri izah etmeye çalışacağız.
1-İLİN SANAYİ YAPISI
Ağrı İli kalkınmada birinci derecede öncelikli iller arasında yer almakta olup, kişi başına düşen milli gelir bakımından en son sıralarda bulunmaktadır. İklim özellikleri bakımından Türkiye’nin en karasal ve sert iklim bölgesinde yer alır. Kışları çok soğuk ve kar yağışlı, yazları sıcak ve kurak geçmektedir. Sanayi yatırımları açısından gelişmemiş bir yapıya sahiptir. Mevcut sanayi tarım sektörüne, özellikle de hayvancılığa bağlı olarak gelişmiştir. İlimizde sermaye yatırımının yeterince gerçekleşmediği, sanayinin gelişmediği ve çoğunluğun uğraşım alanı olmasına rağmen tarımsal hasılanın tatminkar olmamasından dolayı ticari hayat, sert iklim koşulları ve yüksek rakım nedeniyle özellikle hayvancılığa dayanmakta ve yaz aylarında hareketlenmektedir. İlimizin başlıca gelir kaynakları tarım, hayvancılık, sınır ticareti ve turizm’dir. Aktif nüfusun büyük kesimi tarım ve hayvancılık alanında istihdam edildiği gibi, mevcut tarım arazisi içinde sulu tarım yapılan arazi alanı çok düşük düzeyde kalmaktadır. İlimizde kamu ve özel sektöre ait imalata yönelik yatırımlar mevcut olup, sanayi üretim payı çok düşüktür. Şeker fabrikası ve Et Balık Kombinası ilin kalkınmasında önemli bir rol oynamakta ve yaklaşık bin kişiye istihdam olanağı sağlamakla ilimizin en önemli sanayi kuruluşlarıdır. Diyadin ilçemizde termal tesisler mevcut olup kamu binaları ile sivillere ait bazı binalarda jeotermal enerji ile ısıtılmaktadır. İlimiz merkez ve ilçelerinde yaklaşık kamu ve özel sektöre ait olmak üzere 16 sanayi kuruluşu mevcut olup, bunlardan bir kısmı faal olup, bir kısmı ise atıl durumdadır. İlimizde Organize Sanayi Bölgesi mevcut olup alt yapı çalışmaları tamamlanmak üzeredir. Halihazırda OSB içerisinde özel sektöre ait 4 tesisin yatırım çalışmaları devam etmektedir. Ayrıca Ağrı Merkez, Doğubayazıt, Patnos, Diyadin, Eleşkirt, Küçük Sanayi Siteleri mevcut olup, Tutak Küçük Sanayi sitesi ihale aşamasındadır.
2-İLİN TİCARET YAPISI
Ağrı’da sermaye birikiminin yeterince gerçekleşmediği, sanayinin gelişmediği ve çoğunluğun uğraşım alanı olmasına rağmen tarımsal hasılanın tatminkar olmamasından dolayı
ticari hayat canlı değildir. Ticari hayat sert iklim koşulları ve yüksek rakımdan dolayı hayvancılığa dayanmakta ve yaz aylarında hareketlenmektedir. Hayvancılığın yanı sıra genellikle çarşı ve sokaklarda yerleşmiş küçük ticarethaneler, imalat ve tamiratla uğraşan küçük esnaf ve sanatkarlar ticari hayatta etkili olmaktadır. İle bağlı ilçelerin fazla gelişmemiş olması ve köylerde pazar, panayır gibi faaliyetlerin kurulmaması nedeniyle ticari faaliyetler genelde Merkez ilçede yapılmaktadır. Köylerdeki ticaret; canlı hayvan, hayvan ve tarım ürünleri ile çerçi ve satıcıların pazarladığı ihtiyaç mallarına aittir. Sınır ticareti Gürbulak Sınır Kapısından, İran İslam Cumhuriyeti ile yapılmaktadır. İran sınırında bulunması ve Gürbulak Sınır Kapısı sebebiyle Doğubayazıt ilçemizde ticaret daha fazla gelişmiştir.
İlimiz ticari anlamda diğer illere bağlı durumdadır. İlin sanayi ürünleri ve sanayi malları genellikle uzak illerden sağlanmaktadır. Diğer illere canlı hayvan ve hayvansal ürünler, yeşil mercimek, buğday ve ot satılmakta karşılığında sebze-meyve, nebati yağlar, giyim eşyası, sanayi ürünleri, dayanıklı tüketim malları ile bazı hububatlar satın alınmaktadır. İl ticaret hasılasının % 45’ini toptan ve perakende ticaret, % 55’ini ise otel, lokanta hizmetleri oluşturmaktadır. Ağrı’da ticaret hayatına etki eden başlıca kuruluşlar; Ağrı ve Doğubayazıt Ticaret ve Sanayi Odası, Ağrı Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği bünyesinde faaliyet gösteren 15 meslek odası ve çeşitli alanlarda faaliyet gösteren kooperatiflerden oluşmaktadır. İl genelinde 8403 şirket mevcut olup, bunların 6462’si şahıs şirketi, kalan 1941 adet ise sermaye şirketleridir. (Bilim, ,Sanayi ve teknoloji Bakanlığı 2012 verileri.) Gürbulak Gümrük Kapısı, Doğudan yurda girişin ilk basamağı, aynı zamanda Türkiye topraklarının son durak yeri olduğu için, her dönemde önemli bir gümrük merkezi olmuştur. İran sınır ticareti ile Gürbulak’taki ithalat ve ihracat trafiği gün geçtikçe artmaktadır. Asya’yı Avrupa’ya bağlayan, Türkiye’nin en modern gümrük kapılarından biri olan Gürbulak sınır kapısı civarında yaklaşık 10.000 hektar alan üzerinde kurulması planlanan Türkiye İran Ortak Organize Sanayi Bölgesinin çalışmaları devam etmektedir. Çalışmaların tamamlanması halinde bölgenin önemli bir ticari merkezi olacağı düşünülmektedir.
İlin sanayi ve ticaret yapısından bahsederken; özellikle Ağrı’nın medar-ı iftiharı işadamı İbrahim Çeçen’in katkılarından bahsetmemek büyük bir eksiklik olacaktır. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinin gerek fiziki yapısı ve donanımında, gerekse akademik başarılarında İbrahim Çeçen beyefendinin katkıları çok etkili olmuştur. Bu bağlamda sayın İbrahim Çeçen’e bir Ağrılı bürokrat olarak teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum. Keşke onlarca İbrahim Çenenler olsunda Ağrı’nın talihsiz kaderi değişsin. Unutmamak gerekir ki, yaşadığımız çoğu olumsuzlukların temel sebebi; cahillik (eğitimsizlik) ve yoksulluktur. Bu kısır döngüyü eğitimle ve ticaretle kırmanın zamanı gelmiştir.
Sanayi Sicil Kayıtlarına Göre İl Sanayisinin Değerlendirilmesi
Türkiye Sanayisi ve Ağrı İli Sanayisi:
Kayıtlara göre sanayi işletmelerinin, başta İstanbul (%31) olmak üzere, Bursa (% 8), Ankara(% 7), İzmir(% 5), Konya(% 4), Gaziantep (% 3), Denizli(% 3), Kocaeli(% 2), Adana(% 2), Tekirdağ(% 2), Kayseri(% 2 ), Mersin(% 2) olmak üzere, toplam % 71 i, 12 (oniki) ilimizdedir.
Bölgelere göre bir değerlendirme yaptığımızda, sanayi işletmelerinin % 48 Marmara Bölgesinde, %17 İç Anadolu Bölgesinde, % 14 Ege Bölgesinde, % 8 Akdeniz Bölgesinde, %6 Karadeniz Bölgesinde, % 5 Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, % 2 Doğu Anadolu Bölgesinde olduğu görülmektedir. Ağrı İlinde sanayi siciline kayıtlı sanayi işletmesi sayısı 59 dır. Toplam sanayi işletmesi içerisinde % 0,1 lik bir oran ile sanayisi gelişmemiş iller arasında yer almaktadır. Doğu Anadolu Bölgesindeki İllerin sanayisine göre bir değerlendirilmesi yapıldığında, Malatya İlinin % 29 luk bir oran ile bölge illeri arasında birinci sırada yer aldığı görülmektedir. Malatya İlini sırasıyla %18 ile Elazığ, % 13 ile Erzurum, % 9 ile Erzincan, %9 ile Van, %5 Ağrı, %2 Muş, % 3 Kars, % 3 Bingöl, %3 Bitlis, % 2 Ardahan, %2 Iğdır, %1 Hakkari, %1 ile Tunceli ili takip etmektedir.
Devam Eden Küçük Sanayi Siteleri:
1-Diyadin Küçük Sanayi Sitesi: 2011 yılı Yatırım Programında “100 işyeri, altyapı ” olarak ve 650.000.-TL ödenekle yer almaktadır. 100 işyeri üstyapı inşaatı tamamlanmıştır. Altyapı inşaatı fiziki gerçekleşmesi % 67’dir.
2- Tutak Küçük Sanayi Sitesi: 2011 yılı Yatırım Programında “50 işyeri, Altyapı ” olarak ve 300.000.-TL ödenekle yer almaktadır. Yer seçiminin uygun görüldüğü Tutak KSS
Kooperatif Başkanlığına bildirilmiştir. (06.01.2012 tarihi itibariyle)
Genel Değerlendirme:
Ağrı İlinin sanayisi, yerel hammadde kaynaklarına uygun olarak gelişme göstermiştir. Gıda ürünleri imalatı ve diğer madencilik ve taşoçakçılığı imalatı ilin en önemli sektörleridir. Diğer sektörler bu iki sektöre uygun bir kümelenme içerisinde yapılanmıştır. Sanayide çalışanların % 62 si Gıda ürünleri imalatı, % 17 si de Diğer madencilik ve taşocakçılığı sektörlerinde istihdam edilmektedir. İstihdamın % 86 sı işçi, % 2 si mühendistir. Ağrı İlinde bulunan sanayi işletmelerinin % 56 si mikro ölçekli, % 40 si küçük ölçekli, % 2 si orta ölçekli, % 2 si büyük ölçekli işletmelerdir.
İlde Sanayi Sektörüne Yönelik Sorunlar ve Çözüm Önerileri
SORUNLAR
1-Finansman temininde yaşanan güçlükler
2-Hammadde temininde yaşanan güçlükler
3-Yönetim güçlüğü
4-Pazarlama ve organizasyon güçlüğü
5-İç Pazar imkânlarının yetersizliği
6-Dış Pazar imkânlarının yetersizliği
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
1-İlimizde sanayinin gelişimi için teşvik politikaları uygulanırken bölgedeki sanayinin yapısının dikkate alınması gerekmektedir. İmalat yapmakta olan işletmelerin finansal, teknolojik ve kurumsal problemleri masaya yatırılmalı ve uygulanacak politikalar yeni yatırımlara yönelik olmaktan çok var olanı ayakta tutmaya ve geliştirmeye yönelik olmalıdır.
2-Teşvik uygulanırken illerin gelişmişliği göz önünde bulundurulmalı ve az gelişmiş illerde teşvik oranı arttırılmalıdır. Aksi takdirde az gelişmiş yörelerin teşvikten yararlanma düzeyi azalacaktır.
3-İlimizde KOBİ kredilerinden hemen hemen hiç yararlanılmamaktadır. İldeki yatırımcıların KOBİ desteklerinden yararlandırılması ve KOBİ’lerin finansal kaynaklara ulaşabilmesi için ipotek ve teminat problemlerinin çözülmesi gerekmektedir.
4-Markalaşma, kurumsallaşma, bilişim teknolojileri standardizasyonu gibi konularda KOBİ’lerin bilinçlenmesi ve eğitilmesi önem arz etmektedir.
5-İldeki sanayinin hammaddeye, yan sanayiye ve pazara uzak olması gibi faktörlerin etkisiyle ulusal ve küresel alanda rekabet edebilecek boyutta değildir. Dolayısıyla yerel pazarlara yönelik faaliyet gösterilmektedir. Kişi başına düşen gelirin düşüklüğü ve ekonomik krizlerden en çok etkilenen kesimlere yönelik üretim yapan bu işletmeler çoğu kez pazar bulamamakta ve günden güne kapanmaya yüz tutmaktadır. Burada çözüm talep artışını tetikleyici politikalar geliştirmekten geçmektedir.
6-İl sakinlerine yörede oturmaları kaydıyla tasarruflarını değerlendirmede vergi ayrıcalıkları getirilmelidir. Böylece ilde yeni yatırımlar cazibe kazanacak ve yeni yatırımların önü açılacaktır.
7-KOBİ’lerin faaliyetlerine devam etmesi için KDV ve işçi stopajlarının 3,4 aylık dilimlerde alınması yararlı olacaktır. Böylelikle KOBİ’lerin topladıkları KDV’yi en az 3 aylık dilimde sermaye olarak kullanabilme imkanı doğacaktır.
8-İlimizde yeni iş yeri açanlara en az 3 yıl vergi muafiyeti sağlanmalıdır. Bu durum işyerlerinin devamlılığını sağlayacak, istihdam oluşturacak kapasiteye erişmelerini temin edecektir.
9-Endüstri bitkilerinin yetiştirilmesine elverişli olan ilimizde gıda, tekstil ve yöre potansiyeline uygun sanayilerin kurulması yararlı olacaktır.
10-Hayvan sayısının yüksek olduğu ilimizde et, yün ve süt ürünlerine yönelik sanayi tesislerinin kurulması yararlı olacaktır.
11-Hızlanan kentleşmeden doğan inşaat malzemesi ihtiyacını karşılamak üzere yapı malzemesi sanayisinin kurulması yararlı olacaktır.
12-İlimizde yeraltı kaynaklarının rezerve tespitleri yapılmalı ve ekonomik bulunan rezervlerin işletilerek yeni iş olanaklarının yaratılması sağlanmalıdır.
13-Yatırımları teşvik edici kredi ve teşvik sistemlerinin geliştirilmesi ve ilimizde sanayi ve ticaretin gelişmesi için işletme ve imalata yönelik kredilerin tahsis edilmesi ve yatırımcıların kamu güvencesini alabilecekleri desteğin sağlanması gerekmektedir.
14-Özel sektörün imalat sanayinde katkısını arttırabilmek için bölgesel birliklerin kurulmasını desteklemek ve Doğu Anadolulu İş Adamları Birliği gibi örgütlenmelerin kurulması sağlanmalıdır.
15-Bölgesel organizasyonlar finans desteği sağlayabilecek bölgesel bankaların kurulması ve kredi olanaklarının arttırılması faydalı olacaktır.
16-İlimizin Uluslararası ticaret sisteminde yer alabilmesi için Uluslararası fuarlarda malların tanıtımının yapılması sağlanmalı ve ürünlerin pazarlama aşamasında özellikle taşımacılık için sübvansiyonların sağlanması gerekmektedir.
17-İlimizin sınır ticareti olması nedeniyle Gürbulak Sınır Kapısı üzerinden İran ve Türki Cumhuriyetler ile ilişkilerin geliştirilmesi için sınır ticaret kapısının açılması ve ticareti teşvik edici ulaşım altyapısının iyileştirilmesi yararlı olacaktır.
18-İlimizde aracı kurum niteliğinde olacak ve pazar olanakları yaratacak özel sektör girişimlerinin kurulması ve desteklenmesi yararlı olacaktır.
19-İlimizin ticaret sektörünü destekleyecek sanayi sektörü ile entegrasyonun sağlanması ve ihracat ürünlerinin maliyetlerinin düşürülmesi ve kar marjlarının yükseltilebilmesi için yeni kredi sistemlerinin aranması gerekmektedir.
20-Türkiye ile İran arasında yapılması düşünülen Serbest Organize Sanayi Bölgesinin bir an önce kurulması halinde Ülkemiz ve İlimiz ekonomisi üzerinde olumlu bir etki yaratacak aynı zamanda istihdamda büyük bir katkı sağlayacaktır.
Tüm bu önerilerimizin sonucunda, Türkiye’de adil bir gelir dağılımı ve bölgelerarası gelişmişlik farkının en aza indirgenmesi ülkenin ekonomik kalkınmasının sağlıklı, istikralı ve kalıcı bir şekilde sürdürmesine yardımcı olacağı kanaatindeyim.
Orhan KOTAN
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
İş Müfettişi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —