Hadi Turan, Keban ilçesinin Göldere köyünde yaptırdığı evin bir katında anne ve babasından kalan eşyaları sergiliyor.
İstanbul'da yaşayan 49 yaşındaki iş insanı Turan, fırsat buldukça memleketine gelerek Göldere köyündeki evinde zaman geçiriyor.
Burada çocukluğunu ve geçmişteki yaşantısını yad eden Turan, anne ve babasına duyduğu özlemi gidermek için onlardan kalan eski mutfak eşyaları ve tarım aletlerini bu evde sergilemeye karar verdi.
Turan, 25 yıl boyunca yakın akrabalarından toplayarak biriktirdiği, geçmişte kullanılan bakraç, sini, bakır tabak, tırpan ve orak gibi mutfak eşyaları ile tarım aletlerini iki katlı evin birinci katında sergilemeye başladı.
Köye her geldiğinde eşyaları inceleyerek geçmişe yolculuk yapan Turan, eşyaları zaman zaman köylülerin de ziyaretine açıyor.
"GEÇMİŞİMİZİ UNUTMAMAK ADINA BU EŞYALARI SAHİPLENİYORUZ"
Turan,aile yadigarı eşyaları atmaya kıyamadığını, anne ve babasından kalan bir hatıra olarak biriktirmeye başladığını söyledi.
"Amacım anne ve babamın bizi ne yokluklarla büyüttüğünü, ne şartlarda hayatta kalma mücadelesi verdiğini hatırlamak." diyen Turan, evin duvarlarını bu eski ve anısı olan eşyalarla süslediğini belirtti.
Turan, her sene köyünü ziyaret ettiğinde bu eşyaları görerek geçmişini anımsamak istediğini dile getirdi.
Çocukların ve gençlerin eski eşyaları tanıması, teknolojik ürünlerle eskiyi mukayese etmesi açısından bu eşyaların önemli olduğuna işaret eden Turan, "Geçmişimizi unutmamak adına bu eşyaları sahipleniyoruz. İnşallah bizden sonraki nesillere de hepsini bırakacağız." ifadelerini kullandı.
Geçmişte ekin ekerken, çift sürerken, yemek yaparken şimdiki gibi gelişmiş eşyaların bulunmadığını anlatan Turan, önemli olanın geçmişi unutmadan ondan bir ders çıkarabilmek olduğunu aktardı.
Turan, "Çocuklarımıza mal, mülk, para değil; güzel ahlak, kültürünü yaşatabilmeyi, geldiği yeri unutmamayı miras bırakmalıyız." dedi.(aa)
