Aşı olmuyoruz...

Halen bazı çevreler çeşitli nedenlerle aşı olmaktan çekiniyor.

 Sırası gelen mutlaka aşı olmalı.

‘Biraz daha dikkatli olalım, vaka sayısı azalsın’ diye çağrıda bulunuyoruz.

 Ne yazık ki, bahar mevsimiyle birlikte rehavete kapıldık ve vaka sayımız arttı…

Geçen hafta denetimlerle bu rakam aşağıyla çekilmeye çalışıldı ama durum ortada...

Peki çarşı-pazarda denetim yaparak virüsün yayılımını engellemek mümkün mü?

Bence değil.

Başka tedbirler de almak lazım.

Evet, bu süreçte biz de çağrılar yaptık.

“Biraz daha dikkatli olalım, vaka sayısı azalsın” dedik.

Doğubayazıt’’ı tekrar ‘mavi’ gruba taşımak için her bireyin, her kurumun üzerine düşeni yapması çağrısı yapıldı.

Biz iyileşme umarken, önceki akşam son haftanın raporlarını görünce tam bir hayal kırıklığı yaşadık.

Ağrı ve Doğubayazıt Bölgedeki illerin vaka yoğunluğu sıralamasında ilk sıralara yükseldi.

Yeni rakamlarla ‘KIRMIZI’ ile ifade edilen riskli grubundaki ŞEHİRLER arasına girdi.

HEPİMİZİN SORUMLULUĞU VAR
Son dönemlerde vakalardaki oranın sorumlusu o, bu, şu değil...

Hepimizin bunda büyük sorumluluğu var.

Hepimiz üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmiyoruz.

Hepimiz tedbirlerden çok sıkıldık ve tedbirlere uymakta zorlanıyoruz.

Sıkıldık ama bu tedbirlerden kurtulmanın yolu biraz daha sabır.

Gidişat iyiye gitmiyor.

Böyle giderse karantinaya alınan evler, apartmanların sayısı artacak.

Belki ilerleyen günlerde sokak, sokak, mahalle belki ilçe bazında karantinalar da gelecek.

SIRASI GELEN AŞI OLMALI

Peki aşılamada ne durumdayız?

İyi başladık. Henüz arzu edilen yerde değiliz.

Aşı olmuyoruz.

Bir çok insan çeşitli nedenlerle aşı olmaktan çekiniyor.

Artık sırası gelen aşı olmalı.

Şunu unutmamalıyız.

Bir kez daha ısrarla belirtiyoruz.

Aşı sırası gelen mutlaka ve mutlaka aşısını olsun.

Bu kendi sağlığımızı korumak açısından ne kadar önemliyse başkalarının sağlığı için de çok önemli…