Merkez Bankası faiz düşürürken, Sayın Cumhurbaşkanı da asgari ücreti net 4250 TL olarak açıkladı.
Bu iki kararın içeriğine bakıldığında bir erken seçim ihtimalini akla getiriyor. Kanaatimce en geç yaz aylarına doğru seçim gündeme gelebilir.
Çünkü mevcut ekonomik durum, uzun süre devam edemeyecek hale gelmiştir.
Öyle ki Merkez Bankası, döviz yükselişi karşısında adeta teslim olmuş durumda. İpin ucu kaçmış ve bir türlü tutamıyor.
Dolar artık 20 mi olur 30 mu olur piyasanın insafına kalmıştır.
Şu da var ki yapılan çağrılara uyularak parasını TL’de tutan yatırımcılar, çok ağır zararlara uğradılar.
Diğer bir ifade ile kim ki tasarrufunu TL’de tutmuşsa; cezayı yemiş ve servetinin en az yarısını kaybetmiştir . Bunun sonuçları ilerleyen günlerde daha iyi anlaşılacaktır.
Çünkü kur artışına dayalı olarak fiyatlandırma yapamayan esnaf ve tüccarın hali gittikçe zorlaşacaktır.
İşin bir diğer ilginç yanı ise MB faiz indirdi ama tahvil faizleri de yüzde 22’nin üzerine çıktı. Bu da ayrı bir çelişki olarak ortaya çıkıyor.
Öte yandan, Asgari Ücrette Gelir ve damga vergisinin de kaldırılacağı açıklandı. Net asgari ücret 2825 liradan 4250 liraya yükseltildi. Kabaca yüzde 50 net artış sağlandı.
Burada işveren için maliyet artış oranı yüzde 40’da kalıyor. Çünkü devlet asgari ücretten vergi almayı kaldırmış oluyor.
Mevcut durumdan anlaşılıyor ki artık herkes asgari ücretli olacaktır. Çünkü asgari ücret her türlü vergiden muaftır.
Öte yandan asgari ücreti özel sektör öderken, memur ve emekli maaşlarını ise kamu kurumları ödenmektedir.
Bu durumda siyaset kurumu özel sektörün ödeyeceği ücret üzerinden en büyük seçim vaadini gerçekleştirmiş oldu. Bakalım emekli ve memur için kendi kasasından aynı cömertliği yapacak mı.
Destekleyici önlemler alınmadığı takdirde bu kararların sonrasında çok geçmeden asgari ücret artışını karşılamakta zorlanacak olan özel kesim, işçi çıkarma yollarına başvurabilecektir.
Zira ekonomik sıkıntılar yaşanırken yüksek ücret giderini karşılamak zorlaşabilir.
Bir diğer konu bugün doğalgaz olsun elektrik olsun maliyetin çok altından vatandaşa satılıyor. Her ikisinde de kur artışından dolayı yüksek zam gelebilir. Bunun da vatandaşa yansıması büyük sıkıntılar yaratacaktır.
Şu anda konutta 1400 liraya tükettiğimiz doğalgazı sanayici 4000 liraya kullanıyor. O nedenle elektrik ve doğal gaza en az yüzde 100 zam yapılması her zaman muhtemeldir.
Bütün bu ekonomik kararlar gösteriyor ki resmen olmasa bile seçim kararının verilmesi an meselesi. Çünkü bu ekonomik dengeler artık fazla sürdürülemez bir noktada bulunuyor.
Binaenaleyh bu olasılıklar nazara alındığında yakın zamanda bir seçim görünüyor.
