MEHMET KOÇ


NEREDEN NEREYE


12 Eylül öncesinde Iğdır?da Azeriler ile Kürtler arasında zaman zaman kavgalar oluyordu. Öyle durumlarda yerel devlet yetkililerinin Azeri vatandaşların yanında yer aldığına inanılıyordu. O sıralar, Azeriler devlet katında en makbul ve meşru sayılan MHP milliyetçisi, Kürtler ise CHP?li ve solcu idi. Iğdır?da tam anlamıyla bu iki görüş hakimdi.


        Yine o zaman Iğdırlı Kürtleri temsil eden çok etkili ve saygın ağalar vardı. Merhum Mecit Hun ve Hüseyin Karadeniz (şeyh Hüsso) gibi.  Mecit Hun, eğitimli, müzakereci ve bilge kişiliği ile hak ve hukuk noktasında Kürtlere sözcülük yaparken, şeh Hüsso ise iri cüssesi ve yürekli kişiliği ile bütün kavga ve çatışmalarda Kürtlere önderlik yapıyordu. Çünkü her iki sosyal taraf da büyük gruplar halinde karşı karşıya geliyordu.


        Hatırlanacağı gibi 12 Eylül öncesinde ne yazık ki Devlet tarafsız davranmıyordu. Onun için Kürtler devamlı devlet yetkililerinden şikâyetçiydi. Dolayısıyla Kürt yurttaşlar bu durumlarda açıkça taraf tutan devlet yetkililerini sürekli üst makamlara şikayet ediyordu.


        Fakat şikâyetlere rağmen taraf tutan bu yetkililer hakkında her hangi bir inceleme ya da soruşturma yapılmadığı gibi, bu yetkililer ceza ya da uyarı alacakları yerde, adeta taltif edilircesine çok güzel yerlere tayın ediliyorlardı. Nedeni de, sırf solcu Kürtler tarafından şikâyet edildikleri için.


        Tam o sıralar bir yetkiliye gidip kendilerine haksızlık yapıldığını söyleyen şeyh Hüsso?ya, yetkili diyor ki ?beğenmiyorsan beni şikayet et? Bu konularda hayli deneyimli olan şeyh Hüsso, o zamana kadar yapılan uygulamaları bildiği için yetkiliye demiş ki ?seni şikayet etmem.  Çünkü şikayet edersem çok iyi yere tayın olursun?


        Yaşım gereği zaman tünelinde yürürken bu anı aklıma geldi ve sizlerle paylaşmak istedim. Merhum şeyh Hüsso?dan bu yana ne değişti acaba? Gerçekten devlet yetkilileri bütün yurttaşlara karşı aynı mesafede mi, yoksa yine kayırılan kesimler var mı? Görünen manzaraya balkırsa fazla bir şey değişmemişe benziyor. 12 Eylül?ün üzerinden 32 yıl geçmekle birlikte, aynı durum biraz kılık değiştirerek devam ediyor.


        O zaman güvenlik güçlerinin MHP kontrolünde olduğu söyleniyordu ki, öyleydi de. Hatta o durum 90?lı yılların sonuna kadar devam etti. Daha sonra MHP etkinliği zayıfladı, bu kere cemaat etkinliğinden söz edilmeye başlandı.


        Yine darbe öncesinde Kürtler solcu oldukları için, Kürtlerin büyük çoğunluğu diğer etnik gruplar gibi CHP de siyaset yapıyordu.  Çünkü merhum Ecevit söylemlerinde zaman zaman ?halklar? sözcüğünü kullanmak suretiyle ezilen ve horlanan grupları CHP çatısı altına toplamayı başarmıştı. O sebeple Kürtlerin büyük çoğunluğu CHP?li idi.


        AKP?nin gelişi ile birlikte roller yine değişti. CHP ulusalcı bir milliyetçilik çizgisi izleyerek MHP?nin sağına yerleşirken,  yeni kurulan AKP bu boşluktan yararlanarak, mazlumlara ve kimsesizlere kucak açtı ve tek başına iktidara gelmeyi başardı. Anlaşılan tam bir kısır döngü


        Uzun bir süre halkçı davranan AKP, ne yazık ki bunu fazla sürdürmedi ve ıdris Naim şahin gibilerin vitrine çıkması ile birlikte kendisini milliyetçilik rayında buldu. Böylece AKP milliyetçilik nidaları atarken, aynı yolda daha fazla gidemeyeceğini anlayan CHP ise ulusalcı milliyetçiliğe rağmen Kürt sorunu ile yüzleşmeye başladı.


        CHP?nin bu atağının toplumda yaptığı rahatlamayı anında gören Başbakan Erdoğan ise, karşı bir hamle yaparak Kürtçe eğitim atağıyla yine bir adım ileriye geçmeyi başardı.

        Bekleyip görececeğiz. Roller daha çok değişeceğe benziyor.
  • Salı 4.1 ° / 0.2 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Çarşamba 3.5 ° / 0.1 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 3 ° / -0.2 ° Orta kuvvetli yağmurlu

Ağrı

19.03.2024

  • İMSAK 04:42
  • GÜNEŞ 06:06
  • ÖĞLE 12:21
  • İKİNDİ 15:45
  • AKŞAM 18:25
  • YATSI 19:43