MEHMET KOÇ


ÇEVRE( MINTIKA) TEMİZLİĞİ

ÇEVRE( MINTIKA) TEMİZLİĞİ


Bir yerleşim yerinin saygınlığı ve güzelliği, ilk etapta çevre temizliği ile anlaşılır. Dışarıdan gelen yabancı bir kişi, ilk önce düzen ve temizliğe bakarak geldiği yere gerekli notu verir.

Çevre, insanlarla birlikte diğer bütün canlıların yaşamı ile doğrudan alakalıdır. Onun içindir ki Avrupa Birliğinin de kabul ettiği bir ÇEVRE politikası vardır, belirlenen bu standartların üye olmak isteyen ülkeler tarafından taviz verilmeden yerine getirilmesi isteniyor, aksi durumda AB'ye üye olunamıyor.

O nedenle günlük yaşamımızdaki sosyal olaylar ne kadar heyecan verici olursa olsun, hayati bir öneme sahip olan ÇEVRE ile alakadar olan yetkililerin bu vazifelerini hiç aksatmamaları, yurttaşların da kendi yararlarına olan bir sosyal hizmete özveri ile katkı sunmaları gerekir.

Ancak görülüyor ki ÇEVRE ile doğrudan sorumlu olan yetkililer, bunun gereğini yapacaklarına sadece günü kurtarmaya çalışıyorlar. Bir başka ifade ile göz önündeki yerleri temizliyorlar, buradan aldıkları çöp ve atıkları ise görünmeyen yerlere atıyorlar. Bu kadar basit.

Kusura bakılmasın, böyle temizlik olmaz, ayrıca rüzgar da buna müsaade etmiyor zaten. Açık araziye yayılan çöp poşetlerinden bunu anlamak zor değil. Evdeki çöpleri süpürüp halının altında gizlemek veya çöpleri pencereden dışarıya savurmak insanı da çevreyi de temiz tutmaz.

Karabulak, Gültepe ve Sağlık Suyu kırsalında çevreye yayılan çöplerden, ilçe içindeki derelerin çöplük haline gelmesinden, bir araba geçtiğinde yükselen top bulutundan, yaya kaldırımlarının bazı uyanık esnaf tarafından işgal edilmesinden, sokak ve caddelerin adeta otopark haline gelmesinden, ÇEVRE'nin durumunu net bir şekilde görmek mümkündür.

 ÇEVRE konusundaki bir başka eksiklik ise yetkililerin bu husustaki sıkıntıları görememesinden kaynaklanıyor. Çünkü sorun ve sıkıntılar bizzat görülmediği vakit giderilmesi de uzun zaman alır. O sebeple bir gazetecinin ya da çevreye duyarlı bir vatandaşın gördüğü aykırılıkları yetkililer çok daha iyi gözlemleyebilmelidir.

 ‘ÇEVCRE de neymiş'  mantığı ile bu hayati meseleye bakılamaz. O zaman Doğu Beyazıt, Ağrı yaşanmaz bir hale gelir. Nasıl ki sağlığımız için kapalı yerlerde sigara içemiyorsak ve bu uygulamayı aşağı yukarı her kes kabul etmişse ÇEVRE duyarlılığının da aynı mantıkla topluma enjekte edilmesi gerekir.

Aslında ÇEVRE temizliğine çok da yabancı değiliz. Askerlik yapanların her sabah yaptıkları ilk iş mıntıka temizliğidir. O nedenle yetişkinler bunu az çok biliyorlardır. Zira orada uygulamalı olarak o işin eğitimi de veriliyor. O sebeple ÇEVRE alışkanlığının yaşam biçimi haline getirilmesi herkesin yararınadır.

Bu da, ÇEVRE konusunun okullarda ve camilerde düzenli bir şekilde işlenmesiyle mümkün olur. Gerekirse örnek olsun diye; öğrenciler kendi okullarının çevresini, cami cemaati de mabetlerin etrafında öğretmen ve imamların nezaretinde pek ala temizlik yapılabilir.

 Öğretmenler öğrencilere, imamlar ise cami cemaatine ÇEVRE temizliği konusunda düzenli ve uygulamalı bir şekilde eğitim vermelidir. Bu, halk için çok yararlı bir hizmet olur. Böylece mevcutlar ile birlikte gelecek nesillere de ÇEVRE temizliği alışkanlığı kazandırılmış olur.

Önceleri bazı duyarlı öğretmenler, öğrencileriyle sokağa çıkıp çevredeki çöpleri topluyorlardı. Tabi ki bu sembolik bir davranıştı fakat önemi çok büyüktü. Ama şimdi görülüyor ki okul çevreleri de cami çevreleri de sokaklardan farklı değildir. O nedenle her şeyi belediyeden beklemek yanlıştır. Belediyenin asli görevi bu olsa bile bizim çevreyi kirletmek gibi bir hakkımız olamaz

Çağdaş yaşam, her kesin çöplerini belli saatlerde çöp toplama yerlerine bırakılmasını gerektiriyor. Kimse çöpünü gelişi güzel sokağa atamaz, çünkü bu toplumsal bir kabahat olur. Hatta ve hatta hiç kimsenin içtiği sigaranın izmaritini bile yere atma gibi bir ayrıcalığı olamaz. Nasıl ki her kes kendi evini temiz tutmaya çalışıyorsa, aynı hassasiyet sokakta da geçerli olmalıdır.

Bu alışkanlığı sağlamak için de yönetenlerin örnek olmaları gerekir. Eğer Hükümet Konağının ya da Belediyenin çevresi tertemiz değilse temizlik konusunda atılacak nutuklar hiçbir zaman etkili olamaz, dolayısıyla bu konuda kimseye örnek olmak da mümkün olmaz. Okulların ve camilerin çevresi temiz tutulmaz ise ne çocuklara, ne de yetişkinlere ÇEVRE temizliği alışkanlığını kazandırılamaz.

Binaenaleyh, Ağrı İl Çevre Müdürlüğü nasıl vakit geçiriyor bilemiyorum, ama yerel yetkililerin talimatıyla cami ve okullarda başlatılacak bir ÇEVRE kampanyası ile temizlik konusu çok etkili bir şekilde halka enjekte edilebilir.

  • Salı 4.1 ° / 0.2 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Çarşamba 3.5 ° / 0.1 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Perşembe 3 ° / -0.2 ° Orta kuvvetli yağmurlu

Ağrı

19.03.2024

  • İMSAK 04:42
  • GÜNEŞ 06:06
  • ÖĞLE 12:21
  • İKİNDİ 15:45
  • AKŞAM 18:25
  • YATSI 19:43