Popüler

Eleştiriler güzel bir lisanla kişinin eksiğini gidermek adına yapıldığında karşılık görür. Aksi takdirde sırf eleştiri olsun, yazı ses getirsin, tartışmalara girip isim yapayım derdine düşenlerin akıbeti ise belli.

Hem muhatap bulamadıkları gibi hem de okuyucu onlara hiç rağbet etmedi. ışte bu iki dalda yazılar yazıldı. Okuyucu da yazarın yazısını yorumlarken her şeyi ortaya koyuyor zaten. Yazarın değindiği noktada gerçekler mi dile getirilmiş yoksa şişirme haber türü malzemelere mi başvurulmuş olduğunu dile getiriyor. Hani bir söz vardır ya: ?Söze bakarım söz mü adama bakarım adam mı?? diye. O misal.

Tüm bunları yorumladıktan sonra biz de bu köşeden dilimiz döndüğünce bazı sorunlarla ilgili birkaç kelam arz edip memleketimizin gelişmesi, değişmesi ve bu değişimle birlikte sağduyuyu elden bırakmaması adına bir fikir ortaya koymaya çalışalım.

Sağduyu diyorum, çünkü bu sözü ilke edinmeden, vatandaşları bilgilendiriyorum diyerek yazı yazanlar kendi özel çıkarları doğrultusunda sözde sorunları dile getirmek amacıyla bir cümleyle -Allah muhafaza- insanları birbirine düşürebiliyor. O açıdan bir problem varsa makul bir şekilde ilgili yetkililere duyurmak gerekir. Bu yolla yani sağduyuyla problemleri dile getiren yazarlara çok ihtiyacımız var. Yerel basının önemi burada yatıyor.

şimdiye kadar gelen ve giden Bürokrat?larla ilgili hiçbir yazı yazmadık. Fakat yeri geldi öneriler sunduk. Bu memleketin inşası ve gelişmesi için duvara kim bir tuğla koymuşsa ona teşekkür ederiz. Dolayısıyla buraya gelen ve buradan ayrılan tüm mülki amirlerin ?her birisinin kendisine göre bir yoğurt yiyişi vardır? düşüncesiyle çalışmalarını takip ettik. Hepsinin gayesi memleket içindi. Kimisi bariz bir şekilde şehrin ve ilin kalkınması için çalışmalarını ortaya koydu kimisi yerinde saydı.

Biz de bugün ilimize birkaç ay önce teşrif eden Milli Eğitim Müdürü Fatih Başak?a tekrar hoş geldiniz, diyoruz.

Beklentiler çok. Zira Ağrı nüfus bakımından kalabalık, altyapı yönünden gelişmekte olan, eğitim yönünden eksiği çok, tarıma dayalı bir ekonomiye sahip bir ildir. Tüm bunlara bakarken sorunları sıralamak zor değil.

Önlemler alınması için temelde eğitim gerekir şüphesiz. Okullaşma oranının arttırılması gerekir. Kırsal alana acilen lise düzeyinde okul lazım. Özellikle kız çocukları için kız meslek liseleri kurulursa bazı yerleşim merkezlerine kız çocuklarının okullaşması oranında yüzde yüz artış olacağını size garanti verebilirim.

Köyden şehir merkezine gelen lise öğrencileri için barınma yeri yok. Kayıt yaptırıp kalacak yeri olmadığından okuluna gelemeyecek öğrenci mevcut şu anda.

şehir merkezinde belli bir iki okulun dışında Anadolu, Fen Liselerine yerleştirme alanında başarı gösteren okulumuz yok. Bunun altında sebep ailelerin eğitim yönünden yetersiz olmaları, maddi sıkıntılar içinde olmalarıdır. Tüm bu problemlerin çözümünü tabii ki sadece devletten beklemek doğru olmaz. Sivil toplum kuruluşları, işadamları, esnaf, öğretmen, doktor? Herkes bir ucundan tutup sorunun üstesinden gelmesi gerekir bizce.

Kenar mahallelerde bir iki dernek ve vakıf tarafından birkaç okuma salonu açılsa problemlerin bir kısmını da olsa gidermeye çalışacaklarına inanıyorum. Bu tür çalışmaların da hem Valilikten hem de Belediyeden desteğe ihtiyacı vardır. Dolayısıyla bir iki salonla yetinmeyip her bir kenar mahallemize onlarca etüt merkezi kuralım. Temennimiz odur. Önce eğitimden başlarsak diğer problemler kendiliğinden çözülür.

şehrimize Özel okul ve üniversitenin kurulması için çaba gösterenlere kucak açmak, onlara her konuda yardımcı olmak, girişimcilere rehberlik yapıp ilimize yatırım yapılması için telkinde bulunmak gerekir.

Aklımda kalan birkaç meseleyi hatırlatıp çözüm için herkesin yeni Milli Eğitim Müdürünü beklediğini belirterek çalışmalarınızı yakından takip edip halkımıza duyurmaya çalışacağımızı belirtmek isteriz.