DOĞUBAYAZIT MIRTIPLARI ?BEYZADELER?

DOĞUBAYAZIT MIRTIPLARI ?BEYZADELER?

Fotoğraf Arşivi ve Yazı : Osman Eren

“Derler ki, cinlerin padişahı parmaklarına işemiş, dillerine tükürmüş… Onlar kadar iyi çalan, onlar kadar iyi söyleyen yokmuş”
Mıtrıp (Mıtırb), çalgıcı, müzisyen anlamına gelen Arapça bir sözcük. Mıtrıplar, Anadolu’da savruldukları bölgelerde farklı adlarla anılan Çingene kökenli oldukları düşünülen topluluklardan birisi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da “Kürt Çingeneleri” olarak tanımlandılar. Kimliklerine dönüşen müzisyenlikleri sayesinde yıllarca Doğubayazıt da yaşadılar. Bugün ise olumsuz önyargılardan arınmış bir kimliğin peşindeler… 
Düzgün Kürtçeleri ile dikkatte çeken mırtıplar gelenek ve görenekleri olan kültürel yapı içinde aşiretlere mensuplar 300 yıldan fazladır bu topraklarda yaşıyor ve artık kendilerini Kürt olarak hissediyorlar. Bir Doğubayazıtlı gibi Kürtçe konuşuyor. Kendi aralarında kız alıp verdikleri gibi dışarıdan da kız alıp evlilik yapmıyorlar ve böylece kendi kültürlerini de kurumuş oluyorlar.
Mırtıplar Doğubayazıt da bir kültürün temel taşlarını ören ve günümüze kadar getiren mey, davul, zurna ustalarıdırlar.
“Derler ki, cinlerin padişahı parmaklarına işemiş, dillerine tükürmüş… Onlar kadar iyi çalan, onlar kadar iyi söyleyen yokmuş”
Özel günlerde, nişanlarda, düğünlerde ve yüreğinde mutluluğu ve hüznü istediğin her zaman mırtıpların sesini bazidin her hangi bir sokağında yada evinde duyarsınız…
Acıları yaşamayan türküler acı değildir diyor sezen aksu bence haklı…
“Hiç kimse mırtıp demeye cüret edemez, ortamda onlardan biri varsa eğer sıfatları mutlaka beyzade olur. Çal hele beyzadem, halis çal, dersen hemen makama girer, istenilen kılamı çalar ve söylerler”
Doğubayazıt’ın mırtıpları birer seyyar kültür hamalı aslında çünkü çocukluklarından beri dengbejleri dinleyip büyürler müzik aletlerine çok iyi hâkim olan mırtıplar Doğubayazıt’ın müziğine ve folkloruna gerçekten çok büyük katkıları olmuşlardır…
Bir viran yıkılmışlıktı yaşam ve ardından,
Direnişe geçen yoldu mırtıpların yüreklerindeki mey sesleri.
Acılarla işlenmiş bu coğrafyada Hayatı tekrarlamak ve yaşatmak vardı ellerinde tuttukları ve bağırlarına bastıkları çağlılarından başka hiç bir şeyleri yok.
Çünkü bir mey sesi kadar Tarifsiz ve anlatılmazdı yaşadıkları.
Yüreklerinin güzeligi çaldıkları meyin ve zurnanın sesi… Gerçekten tüm pirleri kıskandırıyordu
“Daldan dala polen taşıyan bir kelebek misali, bu esmer tenli, eli ve yüzü dövmeli, siyah ve pala bıyıklı, cesur, korkusuz insanlar; Kürtler arasında birer örf, anane, gelenek, görenek, kısacası kültür kelebeği, kültür elçisiydiler. Köyden köye, aşiretten aşirete, yayladan yaylaya kültür ve neşe ve kılamlarını götürüyorlardı.”
Davul, zurna, mey ve ney müzik aletleriyle düğünlerin, sohbetlerin, toplantıların vazgeçilmezleridirler beyzadeler.
Mıtrıplık kültürel çeşitlilik içinde bir kimlik ve anlatım biçimi olarak halen sürüyor. 
Mırtıplar Doğubayazıt’ın sadece bir “rengi” değil, aynı zamanda zenginliğidir aslında.

 

 

 



  • BIST 100

    9931,3%2,21
  • DOLAR

    32,44% -0,12
  • EURO

    34,76% -0,54
  • GRAM ALTIN

    2443,26% 0,31
  • Ç. ALTIN

    4004,11% 0,28

Egazete


  • Cumartesi 23.5 ° / 11.2 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazar 23.6 ° / 10.3 ° Güneşli

Ağrı

27.04.2024

  • İMSAK 03:32
  • GÜNEŞ 05:06
  • ÖĞLE 12:10
  • İKİNDİ 15:58
  • AKŞAM 19:05
  • YATSI 20:32