Bir kent düşlüyorum sokakları tertemiz...

Bir kent düşlüyorum cadde ve sokakları beton veya asfalt...

Bir kent özlüyorum park ve bahçesi bol olan...

Bir kent düşlüyorum trafik sorunu olmayan...

Bir kent düşlüyorum mesire alanları olan...

Bir kent özlüyorum tozu toprağı olmayan...

Bir kent düşlüyorum ne sokağında ne caddesinde ne de kaldırımında çöp görebileceğiniz...

Bir kent düşlüyorum toplu taşıması olan...

Bir kent özlüyorum geniş siteleri olan, geniş aralıklı düşük katlı binalara sahip...

Bir kent düşlüyorum üst geçitlerin bol olduğu ve bu yüzden insanların trafik kazasına maruz kalıp ölmediği...

Bir kent düşlüyorum şehir içi minibüslere yolcuların tıka basa binmediği...

Bir kent özlüyorum insanların yere tükürmediği, sümkürmediği...

Bir kent düşlüyorum insanların trafikte saygılı davrandığı...

Bir kent düşlüyorum İnsanlarının birbirini kandırmadığı...

Bir kent düşlüyorum İmar sorunu olmayan...

Bir kent düşlüyorum sosyal tesisleri ve sosyal imkânları bol olan...

Bir kent özlüyorum temiz kaynak sularının evlere ulaştığı...

Bir kent düşlüyorum çöp kutularından çöplerin taşmadığı...

Bir kent düşlüyorum yolların çukur ve tümsek olmadığı...

Bir kent özlüyorum çocukların oyun parklarında oynadığı...

Bir kent düşlüyorum insanlarının Piknik alan sıkıntısı çekmedikleri...

Bir kent düşlüyorum insanların yürüyüş parkurlarında rahatça yürüyebildiği...

Bir kent özlüyorum insanların rahat dolaşabildiği...

Bir kent düşlüyorum yöneticilerinin yazılanlara ve söylenenlere duyarlı olduğu...

Bir kent düşlüyorum insanların kahve ve kıraathane köşelerinde boş vakit geçirmediği...

Bir kent özlüyorum havası temiz, suyu temiz, toprağı temiz, çiçeği ve ağacı bol olan...(EKREM IŞIK)