Ağrı Dağı Simgemizdir

Ağrı Dağı Simgemizdir

Seyişan KAYA Mali Müşavir

Ağrı Dağı Simgemizdir


            Gazetemizin 23 şubat 2010 tarihli sayısında, Mehmet Koç (Ağrı Dağı Kimin) ve Nezir çelik ( Ağrı Dağı Sonunda Iğdır Dağı oldu.) beylerin Ağrı Dağı hakindeki yazıları, yılar önce bu konu ile ilgili tartışmaları hatırlattı.


            Bilindiği üzere Ağrı Dağı uzun süredir Iğdır ile Ağrı arasında paylaşılamıyor. Yani yıllardır Ağrı Dağı kimin tartışması uzayıp gidiyor. Bu tartışmalar uzayıp giderken, Iğdırlılar hem konuşuyor hem dağa büyük yatırım ve hem de güzel bir tanıtımı yapıyor. Ağrılılar ise yalnız konuşuyorlar. Çalışmadan konuşan Ağrılıların Zamanın Sayın valisi, aşağıya aldığım 21.08.2001 tarihli gazetemizde yayınlanan yazımdan dolayı beni şiddetle eleştirmişti. O yazıyı sizinle paylaştıktan sonra konuya döneceğim. Yazı aynen şöyle;


            <


            ısmini bölge insanın ağrılardan, sızılardan, acılardan, alan ve bu sıfatları ile ismi yöre insanıyla özdeşleşen Ağrı dağı Ağrı?lıların kara sevdasıdır, efsanesidir. Varlık sebebidir.


            Amma bu efsanevi dağ şu sıralar sahipsiz ve korumasız bırakılmış ve bir kurtarıcı el bekliyor.


            Çarşıdaki bulgura giderken evdeki pirince ten olacağız galiba.


            Ağrı dağı üniversitesi dedik, Doğubayazıt il olsun dedik, tüm bölgeyi Harana çevirecek yukarı Murat barajı dedik, Diyadin-Doğubayazıt mesafesini üçte ikisine indirecek Diyadin-Doğubayazıt yolu dedik. Hiç birinin yapımını gerçekleştiremedik. Hatta projeye bile aldırmadık. Bunlar olamadığı gibi Ağrı?lıların simgesi ve gururu olan dağımızı da kayıp etmek üzereyiz.


            Siyasilerimiz, bürokratlarımız, iş adamlarımız ve Ağrı?lılar olarak sahip çıkmazsak elbette efsanevi dağımıza birileri sahip çıkacaktır. Gidemediğin, sahip çıkamadığın, hizmet götürmediğin, yatırım yapamadığın yer senin değildir. Bu yerler üzerinde hak idea etme hakkına bile sahip değilsin. Biliyorsunuz yönetim boşluk kabul etmez. Çünkü bir yerde en ufak bir yönetim boşluğu bırakırsan birleri hemencik o boşluğu dolduruverir.


            Bu arada Sayın Iğdır valisini kutlamak istiyorum. Çünkü bu işlerin nasıl yapılacağını ve istenirse coğrafi bölgelerinde bile değiştirilebileceğini, gösterdiler. Bu çalışmaların ve hizmetlerin nasıl yapıldığını Yöneticilerimize bir anlatsalar ve onlarda bu örnek çalışmayı anlayabilseler bizi ihya etmiş olurlar.


            Sizi tekrar, tekrar kutlarım sayın valim. Çünkü bu işler masa başında oturarak olamayacağı,  ancak özverili, cani gönülden çalışmakla, Kilometrelerce yaya yürüyerek, şantiye şefi gibi her adımı ve her kürek harcını tartarak ve bu harca alın terini katarak, kısacası hizmetti ibadet anlayışı çerçevesinde ve bunu sevda haline getirmekle ile olur. Bunu gösterdiniz.


            Siyasilerimize sesleniyoruz; sizler yüzümüze bakacak halde değilsiniz, bunu biliyoruz ve anlıyoruz. Çünkü seçim meydanlarında hızınızı alamadınız. Seçim heyecanında olacak ki atıp tutunuz, aklınıza ne geldiyse onu vaat ettiniz. Amma günü geldiğinde bu vaatlerin altında ezildiniz. Bu nedenle de Seçmenden hep köşe bucak kaçtınız.


            şunu biliniz ki; Seçmen olarak bu vaatlerinizi hiç birini ciddiye almadık, almıyoruz çünkü biliyorduk ki bunlar hep boş laflar ve bunları çok dinlemiştik. Yinede âli caniplik göstererek oy verdik (gerçi başka çaremizde yoktu ya). Biz kandırılmadık bunun için üzülmüyoruz. Çünkü yıllardır bu hikâyeleri çok dinlemiştik. Nenelerimizin dizinin dibine oturarak o Kaf dağının arkasındaki peri masalları defalarca dinlediğimiz gibi. Amma siz kendinizi kandırdınız. Çünkü kandırıldığımızı sandınız hayır beyler kimseyi kandıramadınız.


            Yukarı Murat barajı, Ağrı dağı üniversitesi Diyadin-Doğubayazıt yolunu, Doğubayazıt?ın il olması vesaire sözünü verdiniz. Neyse Ağrı?lılar olarak bunları hiç duymamış olalım.  Sizlerde hiç söylememiş olun. Yani baraj, Üniversite, Yol gibi şeyleri istemiyoruz. Biliyoruz ki kabul olmayan duaya âmin denilmez. Çünkü Bu saydıklarımızın hiç birisi bu uygun adımlarınızla olamayacağına göre hepsinden vazgeçtik. Bari dağımıza sahip çıkın, bir şeyler yapın.


            Siyasilerimiz kadar varlıklarını bu bölge ve bu insanlara borçlu olan iş adamlarımızda sorumludurlar. Çünkü bu iş adamları şu anda sahip oldukları servetlerini, yatlarını, katlarını bu bölgede bu insanların sırtından kazandılar. Amma bu bölgeye tek bir çivi bile çakmadılar (birkaç istisna dışında). Hep bu topraklarda kazandılar amma başka yerlerde bu servetleri toprağa ve beton yığınına gömdüler.


Aslında basiretli bir iş adamı üretken olmalıdır. Yoksa milyon dolarları gömdüğü yatlar ve katlarla oyalamamalıdır.


            Belki birleri çıkar efendim; << Bu paralar onların. Onlar kazanmış ve ıstedikleri yerde yatırım yapabilir, harcayabilir.>> diyebilir. Doğru, Paralar, servetler onların ama bölgede, Ağrı dağı da onların. Onlar bu toprağın cocukları. O beton yığınına gömdükleri milyon dolarının yüzde on veya on beşi ile Ağrı dağında ne yapılmazdı ki.


Bir Turizm cenneti olan bölgemiz de ne yok ki; Dünyanın sayılı Türkiye?nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı, Nuhun Gemisi, büyüklük bakımında dünyada ikinci sırada olan Meteor Çukuru, Buz Mağarası, Diyadin Trevertan şelalesı, Maya Antik Kent, ıshak Paşa Sarayı, Keşiş Bahçesi, Tokluca Kalesi, Diyadin kalesı, Havaran Kalesi, Kan Kalesi, Anznavur Kalesi, Hamur kümbetı balık gölü, Diyadin kanyonlu vadisi ve ayrıca şifa bakımında Avrupa da üçüncü, dünyada yedinci sırada yer alan Diyadin kaplıcaları ve onlarcası.


            Acaba iş adamlarımız bu yerlerden yalnız bir tanesine turizme yönelik bir yatırım yapsalardı bölge ve kendilerinin ne kazanacaklarını farkındamıdırlar?


Galiba bu işi çözümünü, siyasilerimizden iş adamlarımızdan ve bürokratlarımızdan beklemek nafiledir. Güzel dağımızın galiba tek umudu önce Allah sonra Ağrı dağı sahibi Sayın Ahmet Ağrılı (Çoktin) ağabeyimiz kaldı. Ahmet ağabeyimizde sahip çıkmazsa korkarım ki çok yakında soyadını Iğdırlı olarak değiştirmek zorunda kalacaktır.


            Ahmet beyin, Fadime şahin ve Banu Alkana gösterdiği ilgi, alaka ve çabayı inşallah Ağrı Dağı içinde göstererek hem dağımızı hem de soyadını kurtarmış olur.


Her neyse zararın neresinden dönülürse kardır. Onun için zaman kaybetmeden siyasilerimiz, bürokratlarımız, iş adamlarımız, etkili ve yetkili çevrelerimiz bu konuya eğilmelidir. Tarihi ve turistlik yerlerimize ve özellikle Ağrı Dağımıza, sahip çıkmalıdırlar ve en azından Iğdır Valiliğinin çalışmaları örnek alınarak işe koyulmalıdırlar.>>





Anahtar Kelimeler:
  • BIST 100

    9515,84%-0,15
  • DOLAR

    32,49% 0,14
  • EURO

    34,74% 0,08
  • GRAM ALTIN

    2489,49% 1,12
  • Ç. ALTIN

    4169,39% -0,68

Egazete


  • Cuma 20.8 ° / 7 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 20.2 ° / 7.6 ° Güneşli
  • Pazar 18.5 ° / 7.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı

Ağrı

19.04.2024

  • İMSAK 03:47
  • GÜNEŞ 05:17
  • ÖĞLE 12:12
  • İKİNDİ 15:56
  • AKŞAM 18:57
  • YATSI 20:21