Popüler

Özellikle yol kenarlarında araçlardan düşen çeşitli gıdalarla yaşam mücadelesi veren bu hayvanlar İlk bahara kapağı atmak için büyük mücadele veriyor.

Sahipsiz ve dışarıda kaldıkları için de at ve eşeklerin çoğu da kurtlara yem oluyor. Fedakâr at ve eşeklerin bu şekilde dışlanmalarına tepki gösteren hayvan sever vatandaşlar, "bu hayvanların sahipleri bu kadar insafsız olamaz, yaz gelince sürekli yük taşımak, su getirmek için kullanılan bu hayvanlar zemheri aylarında bu şekilde kaderleri ile baş başa bırakılması büyük vebaldir, günahtır ve tam bir acımasızlıktır" dediler.

Yetkililerin bu acımasız insanlara müdahale etmesini isteyen vatandaşlar, "bu hayvanlara sahip çıkılmalı. Bu hayvanlar sahiplerinin rızası alınmadan toplanıp beslenmeli, ilk baharda ise açık artırma ile satılmalıdır" diye konuştular.

Karayollarında sıkça görülen at ve eşeklerin trafiği de tehlikeye düşürdüğünü söyleyen hayvanseverler, ?Doğubayazıt-Iğdır karayolu üzerinde görülen başıboş at ve eşekler trafiği tehlikeye düşürüyor. Bu hayvanları sahipleri kış geldiği için dışarıya salmış. Bu hayvanlar kış mevsimini tamamen doğada geçirecek. Soğuk ve açlıkla baş başa kalıp yırtıcı hayvanların saldırısına uğrama tehlikesi altında olan bu hayvanlara pekala sahip çıkılması gerekir" dediler.

HAYVANSEVERLERE GELİNCE

Yabancı ülkelerde sıklıkla rastladığımız ya sa söz konusu ülkelerde yaşandığını bildiğimiz ve çoğu zaman sosyal medya hesaplarımızdan görüp sevindiğimiz ?kurtarma? videolarının aksine Türkiye´de hayvanseverler, sadece kedi ve köpek seviyor. Türk hayvanseverleri bu nedenden ötürü ?kedi ve köpek sevenler? olarak ?rename? etmek gerekir.

Bilindiği gibi bu ilgi ve sevgi, sadece kedi ve köpeklere dair. Diğer bir hayvana sevgi neredeyse hiç yok. Kuş türlerini bu değerlendirmeye tabi tutmak gereksiz olacaktır. Zira çoğu insanımız evlerine ?süs? olarak kuş almakta.

Türkiye´de faaliyet gösteren onlarca hayvansever derneği ya da kar amacı gütmeyen kuruluş var. Fakat hepsinin de içeriğine baktığımız zaman kahir ekseriyetinin kedi ve köpek olduğunu görüyoruz.

Öte yandan, her mahalleli apartman önlerine kedi ya da köpekler için ?mama? bırakırken bir başka hayvan için ?mama? bırakan var mı? Tabiki de hayır?

ŞİMDİ ASIL MESELE ŞUDUR OLMASI GEREKENİ YAPTILAR?

Muş´ta yaşayan Yasin Becerikli ve babası, kışın sahiplerinin saman vermemek için doğaya saldığı, açlıkla karşı karşıya kalan ve donma tehlikesi altında bulunan atların bakımını yapıyor, beslenmelerini sağlıyor.

Merkeze bağlı Karabey köyünde bazı vatandaşlar, yazın yük taşımada ve günlük işlerde kullandıkları atları, kışın saman vermemek için doğaya salıyor.

Kışın karda yiyecek bulamayan atlar, zaman zaman yaban hayvanlarının da saldırısına uğruyor.

Karabey köyü Ayrancı mezrasında yaşayan 18 yaşındaki Yasin Becerikli, karlı havada telef olmamaları için doğaya salınan atları, babasıyla büyük mücadele vererek yakaladıktan sonra ahıra getiriyor.

Baba ve oğlu, ahırda koruma altına aldıkları atlara saman verip bakımlarını yapıyor.

- "Bulduğumda açlık ve soğuktan bitkin haldeydiler"

Yasin Becerikli, gazetecilere yaptığı açıklamada, atlara dondurucu soğukta telef olmamaları için sahip çıktıklarını söyledi.

Atlar için saman temin ederken köylünün de zaman zaman destek olduğunu anlatan Becerikli, "Atları günde iki kez suya götürüyorum. Ahırda yemlerini veriyorum. Saman konusunda sıkıntı yaşadığımda köylüler bana destek oluyor." dedi.

Kışın başlamasıyla bölgede birçok at ve eşeğin doğaya bırakıldığını vurgulayan Becerikli, "Atların kurtlara yem olmasını istemiyorum. Bu kış 5 at topladım. Bunları bulduğumda açlık ve soğuktan bitkin haldeydiler. Dışarıda birçok at var ama onları yakalayamadım. Onlar da büyük ihtimalle ya kurtlar tarafından yakalanıyor yada açlık ve soğuktan telef oluyor." diye konuştu.

- "Kurda kuşa yem olmaktan kurtardık"

Baba Mehmet Şirin Becerikli ise baharda mandırada ya da hayvancılıkta kullanılan atların, kışın saman vermek istemeyen sahiplerince doğaya salındığını ifade etti.

Bu atların telef olmasına vicdanının elvermediğini belirten Becerikli, şöyle konuştu:

"İlkbaharda bu hayvanları meraya bırakıyoruz. Bunların önceki sahipleri gelip bizden habersiz atları alıp gidiyorlar. Biz karşı çıktığımızda bizi hırsızlık yapmakla suçluyorlar. Oysaki köyün hepsi de biliyor ki bu hayvanları doğadan topladık. Atları kurda kuşa yem olmaktan kurtardık. Bu hayvanlara el birliğiyle bakıyoruz. Biz gidiyoruz samanı topluyoruz getirip atlara veriyoruz. Yazın da dereye götürdüğümüzde sahipleri bizden habersiz alıp götürüyor."(aa)

GERÇEKTEN OLMASI GEREKENDE BU DEĞİLMİ SEVGİLİ OKUYUCULAR?